English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / French → Turkish / Orrin

Orrin translate Turkish

49 parallel translation
- Merci, Orrin.
- Teşekkür ederim Orrin.
Pas tout à fait.
Pek sayılmaz. Orrin...
Je connais les flics. La note est dans la voiture.
Orrin, polislerin nasıl düşündüğünü bilirim.
- Orrin!
- Lotte!
Je ne savais pas qu'Orrin Hatch était sorti de sa cage.
Orrin Hatch'in kafesinden çıktığını bilmiyordum.
Aucune meuf de 20 ans veut tailler une pipe à Orrin Hatch.
Yirmi yaşında bir kız Orrin Hatch'a oral seks yapmak istemez.
Dis à Orrin Spence que Brad Stand veut me piquer la Coalition.
Şimdi bakanlığı aramanızı istiyorum telefonla. Orrin Spence'i arayın ve ona Brad'in koalisyonumu çalmaya çalıştığını söyleyin.
Orrin Spence.
Sadece denemeye devam et.
Là, il veut me déstabiliser pour que je flanche devant Orrin.
Ve bugün cesaretimi kırmak için burada ve böylece Orrin geldiğinde bundan vazgeçeceğim.
Je vais flancher, Orrin va me rayer de la charte, et il fera ce qu'il veut de la Coalition.
Tamam, Orrin geldiğinde, bundan vazgeçeceğim. Tekmelendim, ve şimdi koalisyonla ne yapmak istiyorsa yapabilir.
- Qui est Orrin?
- Orrin kim?
- Notre directeur national.
- Orrin Açık Alanlar'ın ulusal yöneticisi.
Soyez sympas. Merci, Orrin.
- Ona bir fırsat verelim.
- C'est moi, Roger, Orrin!
- Benim, Roger, Orrin!
Eh bien, nous pouvons tous remercier le sénateur de l'Utah, Orrin Hatch.
Utah'lı senatör Orrin Hatch'e teşekkür edebiliriz.
Merci, Orrin.
Teşekkürler, Orrin.
Aujourd'hui, c'est ton jour de chance.
Pekâlâ Orrin, bugün senin şanslı günün.
Orrin, c'était plutôt idiot.
Orrin, bu çok aptalcaydı.
Tu peux demander un avocat quand tu veux.
Orrin, istediğin anda avukat talep edebilirsin.
Attrape, Orrin.
- En iyisi, Orrin.
Plan B. Emmène-moi au Ministère des Sciences.
Orrin, planlar değişti. Beni Bilim Bakanlığına götür.
J'avais ordonné à Orrin de...
Orrin'e kesin talimatlar vermiştim.
- Orrin, ça va?
- Orrin, iyi misin?
Orrin, on va passer du temps ensemble.
Orrin, görünüşe göre bugün beraber takılıyoruz.
Bravo, Orrin!
Çok iyisin, Orrin! Adamım sensin.
Ne m'appelle plus Monsieur, Orrin.
Artık bana efendim diye hitap etmeni istemiyorum, Orrin.
Puisqu'on en parle, ton pote Orrin, ongles noirs, un manteau? - Il m'inquiète.
Hazır lafı açılmışken uzun, siyah tırnaklı ve palto giyen arkadaşın Orrin beni endişelendiriyor.
Orrin en fait tout un plat dans la presse locale.
Orrin yerel basında kıyameti koparıyor.
Désolé de vous interrompre mais il ne s'agit pas seulement d'Orrin.
Bölmek istemezdim efendim ancak mesele Orrin değil.
Non, vous savez exactement ce que vous faites, Oren.
Hayır, ne yaptığının tamamiyle farkındasın Orrin.
Même si vous me méprisez, Oren, si vous aviez de la classe, vous nous auriez au moins invités à boire un thé glacé.
Beni hor görüyor olabilirsin Orrin ama bizi o buzlu çaydan içmeye davet etmen şık bir hareket olurdu.
Quand Oren fera pleurer les jurés des rivières de morve devant la fille morte, quand Gaffney fera faillite parce que vous ne pouvez pas payer des dommages et intérêts de sept chiffres, quand vous serez tous virés de vos postes et que Chase me piquera le mien, alors là vous pourrez me parler de vos principes parce qu'on n'aura tous rien de mieux à faire que d'en parler.
Orrin jürinin bu ölü kızın ardından salya sümük ağlamasını sağladığında Gaffney milyon dolarlarda olacak tazminatı ödeyemeyip sermayeyi kediye yüklediğinde, hepiniz koltuklarınızdan olup ben Chase'e karşı mağlup olduğumda işte o zaman prensipler konusunda başımın etini yiyebilirsiniz çünkü buna bol bol zamanımız olacak.
C'est pas tout, Orrin.
O kadarla kalmıyorum Orrin.
Et j'attends de vous voir au congrès Orrin.
Kongreye katılmanı da dört gözle bekliyorum Orrin.
Peut-être que le directeur a dit que c'était d'accord, mais le président pro-tem du sénat américain, Orrin G. Hatch, ne l'est pas.
Baş müfettiş "olur" demiş olabilir Birleşik Devletler Senatörlüğü'nün başkanı Orrin G. Hatch tam tersini savunuyor.
Orrin, peux-tu laisser ça ouvert?
Orrin, sadece açık bırakabilir miyiz.
- Merci, Orrin.
- Teşekkürler, Orrin.
Orrin Hatch, de la minorité républicaine, a pris le contrôle de la Commission.
Cumhuriyetçi kanadın azınlık tarafı, bir süreliğine Komitede söz sahibi oldu.
Les républicains déplorent amèrement que, comme le dit Orrin Hatch, on puisse interpréter les résultats de ces tests.
Cumhuriyetçiler, kızgınlıkla şikayet etmekteler. Orrin Hatch'in de dediği gibi, Test sonuçlarını istediğiniz gibi, alabilmek mümkün..
Orrin... tu devrais quitter cette partie.
Orrin bundan sonrası için sen ayrılabilirsin.
Appelle Orrin Bach et Lara.
Orrin Bach'ı ara. Lara'yı ara.
[Orrin] Votre honneur, notre argument est simple et directe.
Sayın Yargıç, davamız basit ve anlaşılır.
Les rêves deviennent réalité... quand on travaille dans le rêve, comme à Wonder World.
Biliyorsunuz, Wonderworld gibi güzel bir yerde çalışırken pek çok güzel şey oluyor, özellikle Orrin Sanderson ve Dave Thornton Amca gibi müdürleriniz varsa.
Il faut arrêter Brad.
Orrin Spence.
Orrin, je vous en prie!
Afedersin.
- Orrin.
- Orrin.
- Il est obscène.
- Orrin.
Orrin Bach.
Evet, Orrin Bach.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]