Translate.vc / French → Turkish / Peak
Peak translate Turkish
113 parallel translation
C'était le 3 septembre, je suis arrivé une semaine avant la rentrée, alors je "suis" escaladé Pike's Peak.
3 Eylül olduğunu hatırlıyorum çünkü tren okuldan bir hafta önce kalkıyordu, ben de Colorado'ya gidip, Pike Tepesine dırmandım.
L'échange aura lieu demain à 9 heures au parc Peak.
Peak Park ta yarın 9 da. Tamam. gidelim.
On est prés de la tour radio au sud de Dome Peak.
Dome Zirvesi'nin güney tarafındaki radyo vericisinin oradayız.
L'Atlantique à l'époque, c'était qu'une flaque, hein?
Eski günleri hatırladım şimdi... Pike's Peak dağı daha tepeydi o zamanlar.
Écoutez-moi bien, la seule loi que Zhang connaisse, c'est celle d'un revolver dont il n'a pas hésité à se servir pour abattre M. Wagner.
Sana bir şey söyleyeyim, Zhang'ın bildiği tek yasa, 12 kalibrelik av tüfeği yasası, Bay Wagner'ı, Victoria Peak Yolu'na dağıttığı tüfek.
Peak flow, avant et après.
Sonra tekrarlayın.
Dr Ross, le peak flow est passé de 190 à 300.
Dr. Ross, veriler 190'dan 300'e yükseldi.
Désolé de t'embarquer là-dessus, mais on a détecté de l'activité près du Pic de Dante.
Seni apar topar getirttiğim için kusura bakma. Dante's Peak'in etrafında bir hareketlenme sinyali alıyoruz.
Le Pic de Dante?
Dante's Peak mi?
Le Pic de Dante Journée des Pionniers
DANTE'S PEAK ATILIM GÜNLERİ FESTİVALİ
Le Pic a été élu 1re... 2e ville la plus agréable des USA.
Dante's Peak, Birleşik Devletler'de... yaşanacak en iyi ikinci yer seçildi.
Mesdames et messieurs, le maire du Pic de Dante, Rachel Wando!
Bayanlar ve baylar, karşınızda Dante's Peak'in Belediye Başkanı Rachel Wando.
Mesdames et messieurs, c'est un grand jour pour le Pic de Dante.
Bayanlar ve baylar, bu Dante's Peak için çok özel bir gün.
Le Pic de Dante, 2e ville la plus agréable des USA, des moins de 20000 habitants.
Dante's Peak, Birleşik Devletler'de nüfusu 20.000'in altında olan yaşanacak en güzel... ikinci kasaba seçildi.
Pour répondre aux dangers que présente le Pic de Dante, j'appelle tous les habitants à se réunir au lycée à 18 heures, et discuter de l'évacuation de la ville.
Dante's Peak'teki olası bir volkanik patlama tehlikesine karşı... şehrimizi boşaltma konusunu tartışmak üzere bütün hemşehrilerimizin saat altıda... lisede düzenlenecek toplantıya katılmasını rica ediyorum.
Une réunion se tiendra au gymnase du lycée à 18 heures pour discuter de l'évacuation de la ville.
Saat altıda lisemizin spor salonunda Dante's Peak'i boşaltma konusunu... tartışmak üzere bir toplantı düzenlenecek.
Nous sommes en direct de la ville du Pic de Dante qui a été évacuée...
Dante's Peak'ten canlı olarak bildiriyoruz. Bütün kasaba boşaltılıyor.
Observatoire de Kitt Peak Tucson, Arizona
"Adrian Tepesi Gözlemevi Tucson, Arizona"
Je pense aux maisons, dans la rue d'Héritage Peak.
Daire için, caddenin ilerisindeki siteyi düşünüyorum.
On est encore en tarif peak.
Şarjı bitmek üzere.
- Moi, j'ai regardé Peak Practice.
- Ben'Peak Practice " i izledim.
C'est chiant de rester chez soi à regarder Peak Practice.
Sıkıcı değil mi? Evde oturup'Peak Practice'seyretmek.
Nous montons au Pic-sans-Tête.
Half Peak'e kadar gideceğiz.
Celui-là, si. Et je le conduis au Pic-sans-Tête.
Ama bu yapıyor, ve ben ona Half Peak'e kadar yol gösteriyorum.
Voilà le Pic-sans-Tête.
Half Peak orada.
Au pied du Pic-sans-Tête, une embuscade vous attend.
Half Peak'in dibinde, sizi bekleyen bir tuzak var. - Ne?
On est là pour les meurtres au temple bouddhiste.
Crystal Peak Yolu'ndaki Budist tapınağında işlenen cinayetler için geldik.
Il faut que vous alliez à Crystal Peak.
Kristal Tepesi, Kristal Tepesi'ne gitmek zorundasınız.
Ici John Connor, à Crystal Peak.
Ben Kristal Tepe'den John Connor.
Je peux trouver du terrain à Castle Peak.
Castle Peak'te birkaç 4 hektarlık arsa alabilirim.
- Tu te souviens, en 88? - South Peak Street.
Güney Peak Caddesi.
Le district de Peak n'est pas Brighton, et il y a peu d'officiers sur le terrain, ce qui pourrait influencer votre choix.
Peak District, Brighton değil. Askerlerin sayısı azaldı ve bu kararını etkileyebilir.
Viens avec nous au district de Peak, Lizzie, pour prendre l'air frais.
Bizimle Peak District'e gel Lizzie ve biraz temiz hava al.
Il était là-bas, à Borracho Peak.
Borracho tepesinde yalnız başınaymış.
La route la plus rapide... est par la montagne.
Oraya varmanın en hızlı yolu Dew Peak Dağı'nı geçmektir.
Peak District.
Peak civarında.
Son projet d'écoute cosmique à Kitt Peak implique les fréquences.
Onun Kitt Peak'teki kozmik dinleme projesi üst üste eklenmiş frekans çalışmalarını da içeriyor.
Et ils ont vu un peak sur la bande Ils veulent vérifier. Est-ce qu'ils croient que...
Orada bir sıçrama falan görmüşler, incelemek istiyorlar.
La propriété de Peak Road de la très fortunée famille Li a été cambriolée hier soir.
Şimdi yerel haberleri sunuyoruz Tycoon Li's Peak malikhanesinde.. .. dün bir soygun oldu
A 2h au nord d'ici, à côté de shawnee peak.
Buranın 2 saat kuzeyinde, Shawnee Tepesi denilen bir yerde.
Au nord de la 159, Turtlehead Peak.
159'un kuzeyinde, Kaplumbağa Kafası tepesinde.
Appelle-moi quand tu sauras aimer quelqu'un, au lieu de le tromper au bahut de ton frère, parce que tu avais bu 4 vodkas et une bouteille de Snow Peak Peach!
İyi. O halde sırf 4 tane Smirnoff Ice ve şeftali aromalı şarap içtin diye abinin üniversitesinde çapkınlık yapmak yerine gerçekten birini sevmeyi öğrendiğinde beni ara.
Il parait que le Snow Peak c'est vraiment délicieux.
Aslında özellikle şeftali aromalı şarabın tadı çok iyiymiş diye duydum.
Volcano, Dante's Peak, Deep Impact, Armageddon, n'est-ce pas?
Volcano, Dante's Peak, Deep Impact, Armageddon, değil mi?
Après, je vais lui apprendre le deltaplane à Cathedral Peak.
Ve Katedral Tepesi'nden planörle uçmayı öğreteceğim.
Il survole Pikes Peak.
Pike's Peak'i aşıyor.
Towlen Morning est le médecin de Janet et Carter Peak.
Towlen Morning, Jane ve Carter Peak'in aile doktoruydu.
Sa troisième et sa quatrième victime.
Peak ailesi Red John'un üçüncü ve dördüncü kurbanlarıydı.
Elle était dans le Peak District.
Peak taraflarında yürüyordu.
Enterré près de Borracho Peak.
Boracho tepesinin oraya gömmüşler.
Trad By Bart
Çeviri : oberst [Castle Peak Toptan Balık Pazarı]