Translate.vc / French → Turkish / Poppie
Poppie translate Turkish
48 parallel translation
Surveille ton ventre, Poppie!
Sen kendini iyice saldın babacık.
Sers-le, Poppie.
Sen hazırlar mısın babacık?
Tu te souviens de Poppie?
Poppie'yi hatırlıyor musun?
Du restaurant?
- Poppie'nin restoranını mı kastediyorsun?
Je dînais chez Poppie, et j'ai parlé de ma vieille idée.
Poppie'nin orada yemek yiyordum derken bu fikri anlattım ve baktım ki gözleri :
C'est bon, là-bas.
- Poppie'nin yeri güzelmiş diye duydum, gidelim.
Poppie se débrouille très bien... très bien!
Poppie çok iyi kazanıyor. Çok iyi.
- Oui. Et si... Poppie pensait comme lui?
Peki, ya Poppie de aynı şekilde düşünüyorsa?
Je me demande quel est votre avis sur l'avortement?
Poppie, sadece merak ediyorum. Çocuk aldırma konusunda ne düşünüyorsun?
Moi, je ne suis pas de votre avis.
Hmm, Poppie, ben farklı düşünüyorum.
Vous avez raison, Poppie!
- Senin yanındayım, Poppie.
Ils veulent tuer Poppie?
Bunlar Poppie'yi öldürmek mi istiyor?
Adieu, Poppie!
Sonra Poppie'nin kimseye faydası olmaz.
C'est une blague de mauvais goût!
Poppie'ye yapılmış çok çok kötü bir şaka bu.
Poppie est chez moi.
Poppie de bana gelmişti.
Salut, Poppie.
Selam Poppie.
Tu devrais t'asseoir. Tu es convalescent.
Neden oturmuyorsun Poppie, henüz iyileşme sürecindesin.
Tu es fatigué?
Yoruldun mu Poppie?
Dis, Poppie, tu y crois, pour les pizzas?
- Poppie, sence hakikaten insanlar kendi pizzalarını yapmak ister mi?
Allez, salut.
- Tamamdır Poppie, güle güle?
Poppie a pissé sur mon canapé!
Poppie kanepeme işemiş!
Poppie a pissé dessus!
Poppie üzerine işemiş!
Oh, Poppie.
- Oh, Poppie.
Poppie, voici Jerry.
Poppie, bu Jerry.
- Bonsoir, Poppie.
- Merhaba Poppie.
Elle est parfaite, Poppie.
Poppie, mükemmel olmuş.
Poppie a des ennuis, c'est sûr.
Yakalanmak istiyor. Bence Poppie'nin bazı problemleri var.
Et il n'est pas près d'en sortir.
Poppie'nin bambaşka bir olayı var.
Et Poppie a des ennuis.
Evet. Ve Poppie'nin sorunları var.
Chez Poppie.
Poppie'ye.
Poppie est sur la 77 e.
Poppie's 77. caddede.
Tu as intérêt à éviter Poppie.
Poppie seni burada görmese iyi olur.
Je cherche un certain Poppie.
Tamam, Poppie diye birini arıyorum.
- Vous êtes Poppie?
- Poppie sen misin?
- Je suis Poppie.
- Poppie benim.
Que lui veulent-ils à Poppie?
Poppie'den ne istiyorlar?
Poppie n'est pas très net.
Poppie biraz dikkatsiz.
Mais Poppie risque de passer quelques années derrière les barreaux.
Ama artık Poppie uzun bir süre aramızda olamayacak.
Avec la tache? Oui!
- Poppie'nin işediği koltuğu mu?
Poppie!
Poppie.
- Je dois m'asseoir!
Oturmalıyım. - Hayır, Poppie, hayır!
Poppie vient de Toscane.
Poppie Tuscanyli değil mi?
Poppie m'a dit d'aller voir son cousin, à Little Italy.
Poppie kuzeniyle konuşmamı istedi. İtalya'da yaşıyormuş.
C'est Poppie qui m'envoie.
Poppie gönderdi beni Bay Ciccio.
Poppie, je vous présente Elaine.
Merhaba Poppie. - Bu da Elaine.
Enchantée.
- Tanıştığıma memnun oldum Poppie.
Que lui avez-vous fait?
- Yeter, Poppie'ye ne yaptınız?
- Non, Poppie!
- Hayır, Poppie!