Translate.vc / French → Turkish / Pratt
Pratt translate Turkish
1,225 parallel translation
- Pratt, 2 blessés, reste dans le coin.
- Pratt iki hasta geliyor. Kalıyor musun?
- Il a quatre-vingts ans.
- 80 yaşında Pratt. - Ne olmuş?
- Pratt! Non!
Pratt!
Dr. Pratt est soucieux de ne pas vous faire développer une tolérance aux narcotiques.
Dr. Pratt yalnızca uyuşturucuya tolerans geliştirdiğinizden endişeli.
- On se demande pourquoi. Pratt, tu as trois pouces.
Pratt, üç baş parmağı var.
Pratt a des problèmes pour savoir où mettre son doigt?
Pratt konuya parmak atmakta zorlanıyor.
Pratt, trouvez un brancard avec quatre sangles et mets-le sous oxymètre et prévenez la psy.
Bir sedye getir Pratt. El ve ayak bileklerine restraint, Onu satürasyona bağla ve psikiyatriyi çağır.
- Je vous console.
Pratt. - Seni teskin ediyorum
- Qui est, qui est "G"?
G. Kim? - Pratt.
Qui est-ce? - G Pratt!
- G. neyi simgeliyor?
G Pratt!
- G. Pratt.
On peut faire venir Pratt, par ici, s'il vous plaît?
Biri Greg Pratt'i bulabilir mi?
Il n'y a pas de "moi" dans une équipe. C'est fréquent ce genre de phrases, ici?
Ekip çalışmasında "ben" diye bir şey yoktur Pratt.
Tu veux voir l'hypotension en salle 3? - Pourquoi c'est à lui que tu demandes?
Pratt, üçüncü muayene odasındaki hastanın kan basıncına bakar mısın?
Pratt, tu fais les constantes,
Hepimiz yardımcı olalım.
Gallant, tu poseras les perfs.
Pratt temel göstergelerine baksana.
Demandez au Dr Pratt.
Dr. Pratt'e sor.
- Une minute.
Ben acil servisten Dr. Pratt.
- Pratt, Pratt, viens ici!
Tanrım! Pratt.
- Dépêche-toi!
Pratt içeri gir.
Je n'ai pas le temps pour t'enseigner ces trucs-là.
Durup sana bir şeyler açıklamaya vaktim yok Pratt.
- L'Urologie sur la une. Prenez le message.
- Pratt. üroloji birinci hatta.
- Le Dr Pratt s'en charge.
- Pratt ilgileneceğini söylemişti.
Je voulais contacter sa mère, mais le Dr Pratt a dit non.
Evet. Annesini aramak istedim ama Dr. Pratt istemedi.
- Pratt, T. C sans P.C.
- Hey, Pratt. Kafa derisi yırtığı, bilinç kaybı yok.
- Greg Pratt.
İş yerinde bayılmış
- Oui, enchanté.
- Greg Pratt. - Evet.
Cela dit, je voudrais que tu t'occupes de Pratt et de son orientation.
Ama Pratt'in buraya alışması ile senin ilgilenmeni istiyorum.
- Il faut faire un bilan complet,
Ne yapmak istiyorsunuz Dr. Pratt?
Un certain Pratt.
Weaver mı? - Pratt diye biri.
Pratt, je suis avec un patient, je ne peux pas vous parler.
Şu anda bir hastaylayım Pratt konuşamam. Kalp atışları yavaşladı.
Il a vomi sur les pompes de Pratt et s'est évanoui.
Pratt'in ayakkabılarının üstüne kustu ve bayıldı.
- Non, Pratt s'en charge.
Hayır. Pratt halleder.
- Oui, Pratt disait être ravi de bénéficier de l'expérience du Dr Greene.
- Evet. Pratt, Dr. Greene'in tecrübelerinden ne kadar faydalandığını anlatıyordu.
Comment se débrouille Pratt?
Pratt nasıl?
Carter, Weaver, Pratt, je suis pas difficile.
Herhangi biri olur. Carter, Weaver. Pratt.
- Elle était où?
- Mektubun Pratt.
Donnez-le à Pratt, il a besoin d'apprendre l'humilité.
Pratt'e devret. Tevazuya ihtiyacı var. Hayır.
Pratt est affecté à County.
Pratt, County'de çalışacakmış.
Pratt.
Pratt.
- Rentrez chez vous, Pratt.
- Evine git Pratt.
- Ici Dr Pratt des urgences...
Merhaba.
N'infectons pas le patient de Pratt.
Pratt'in hastasına da bulaşmasını istemeyiz.
Ca fonctionne peut-être mal.
Pratt. Yeniden 200.
- Où est sa fille? - Pratt est avec elle.
Onu Pratt tedavi ediyordu.
- Pratt.
- Pratt.
- Dr Pratt?
Hala sonuçları almadım.
- Je vous présente le Dr Pratt.
Peki. Dr. Pratt ile tanış.
Pratt sera là à minuit.
Pratt gece çalışıyor.
- Pratt, votre lettre!
Bir daha fikrini değiştirmeyeceğine emin misin?
- Pratt?
Sorun ne Pratt?