Prèsident translate Turkish

8 parallel translation

Hè, doyen, ou sont toutes les super nanas dont parlait le prèsident?

Baksana dekan efendi... rektörün sözünü ettiği o fıstıklar nerede hani?

- C'est la fille du vice-prèsident, le vice-prèsident des Etats-Unis.

- Başkan yardımcısının kızı. Hani ABD başkanının yardımcısı oluyor ya.

Des invitations pour la fête des étudiants à laquelle assistera le vice-prèsident.

Mezunlar kutlamasının davetiyeleri. Başkan yardımcısı da geliyor.

M. le prèsident. Je vous appelle M. le prèsident car je sais que vous allez gagner cette élection.

Sayın başkan, size sayın başkan diyorum, çünkü bu seçimden başkan çıkacağınız belli.

Alors que le monde entier attendait une intervention militaire, le prèsident français François Mitterrand a atterri à Sarajevo, une ville déjà en état de siège.

Tüm dünyanın askeri müdahale beklediği bir anda Fransız lider Mitterand kuşatma altında olan Saraybosna'ya geldi.

- Les Hommes du Prèsident, Herzog...

- All the President's Men, Herzog...

Vous vouliez me voir, Prèsident Snowbama?

Beni mi görmek istemiştiniz Başkan Snowbama?

Meroi, M. Ie Prèsident.

Teşekkür ederim sayın başkan.