English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / French → Turkish / Putt

Putt translate Turkish

84 parallel translation
Cet affreux petit moteur à deux temps a tourné toute la matinée.
Şu putt-putt motoru da sabahtan beri susmadı gitti.
- On est en plein putt.
Oyunun en heyecanlı yerindeyiz.
Un putt de près d'un mètre.
Bir ayak mesafede diyordu. Ama üç ayaktan da fazlaydı.
- À un putt de 10 mètres du birdie.
- Deliğe 10 metrelik atış.
Joli putt.
Güzel vurdun.
Je vais sûrement manquer le putt.
Şimdi muhtemelen şu lanet vuruşu kaçıracağım.
Putt!
Atış!
Ca ne t'aidera pas à améliorer ton putt.
Oyunun sana ne faydası olacak?
Tu louperas le putt, minable.
Onu asla sokamayacaksın, seni göt kafa.
Reste dans la ligne du putt, ne regarde pas le trou.
Sadece topa vur. Sakın deliğe bakma.
Il a amélioré son putt d'une façon impressionnante.
İkisinden birisi bu oyunun sonunda kazanmak zorunda.
- Excellent, ce putt.
- İyi bir vuruştu.
Le coup du putt!
Atışı yapacaksın.
C'est juste un bon putt. Pas le putt.
Şanslı bir vuruşun nesi bu kadar garip?
Ce même putt... ira dans un sens, le matin, et dans un autre, l'aprês-midi.
Aynı vuruş... sabah başka yöne gidecek, akşamüzeri başka.
Le parc d'attractions de Bob? L'adulte en moi va bien s'amuser ici.
Bob's Funland ve Putt Putt Golf.İçimdeki yetişkin eğlenme fikrinden hoşlanıyor.
Mon putt est nul.
Ama bir türlü deliğe sokamıyorum.
Fais un putt, pas un coup droit.
Hafifçe vur. Hafifçe, hızlı değil.
Je n'arrive même pas à faire un satané putt!
Deliğin dibinden bile sokamıyorum.
J'avais un putt de 10 m pour l'eagle.
Dokuz metre uzaktaki deliğe atış için duruyordum. Bir kartal için şansım var.
Pourtant, je golfe toujours le mercredi à 8h15 et je me fais un bon sauna après le dernier putt.
Fakat her çarşamba saat 8 : 15'de ilk vuruşun yapılmasından, son top deliğe girene kadar oradayım.
On peut faire un putt... ou un putt.
senin bir atış... ya da bir atış hakkın var
Un putt, et on a ce trou.
Hafif bir vuruş ve bu deliği geçiyoruz.
Ray a besoin de ce putt pour mener.
Ray'in liderlik için o vuruşa ihtiyacı var.
Joli putt!
İyi atış!
Tu te mets en position pour faire un putt et ta main tremble.
Vurmak için yerini alırsın ve ellerin titrer.
Il est anxieux quand il fait un putt.
Vuruş sırasında tedirginleşiyor.
Oh, j'avais jamais remarqué ce mini-golf!
Bak yeni bir "Putt-Putt" golf merkezi açılmış.
J'ai compris, pas de magasin d'usine, mais on fait toujours le mini-golf, hein?
Tamam, toptancıya gitmiyoruz ama "Putt-Putt" golf merkezine gideceğiz değil mi?
C'est pas un putt impossible.
İmkansız bir atış değil.
Votre dernier putt à la finale des Masters... De la pure poésie.
Masters'taki son vuruşunuz... resmen şiirseldi.
Je peaufinais mon putt, vous le croyez, ça?
İnanılmaz gelecek ama, golf alıştırması yapıyordum.
J'ai vu ton putt.
Karavana attığını görüyorum.
Je ne louperai pas son putt au 17 e.
17. deliğe vuruşunu kaçırmayacağım.
C'est un putt célèbre, Emily.
Bu çok meşhur bir vuruştur Emily.
Avec ce putt, je fais le par.
Buradan vurarak deliğe sokabilirim.
Justin Leonard aligne son putt.
Justin Leonard hafif vuruşunu hizalıyor.
Ce putt marquera le début de mon retour.
Bunu deliğe sokunca, dönüşümün başlangıcı olacak.
Le seul putt que je vois est debout devant moi.
Gördüğüm tek sokulmuş delik, tam karşımda duruyor.
Au Putt-putt ( parc d'attraction )? Cathouse de Nevada?
Araba yarışı, fanfini finfon?
L'assistant-procureur Jay Pollack?
Ve Jay Putt'la aynı hukuk fakültesinde beraber okuduk.
Je suis à un putt de vous virer, mon garçon.
Seni kovmama ramak kaldı, evlat.
Maintenant, "Michael a fait un putt".
Michael, tek vuruşta deliğe sokuyorsun.
Je travaillai au King Putt Mini-Golf.
King Putt golf kulübündeki vardiyamda çalışıyordum.
Est-ce que King Putt offre toujours un ticket deux pour le prix d'un?
King Putt, süresi geçmiş ikisi bir arada kuponunu kabul eder mi? Evet veya hayır.
Oui, c'est un parcours pour les enfants
- Evet, o çocuklar için putt-putt oyunu.
Lucien, on doit vérifier votre alibi avec le responsable de King Putt
Lucien, King Putt yönetiminden senin orada olduğunu doğrulamalıyız.
Mais ce putt est pour la victoire.
Ama bu seferki kazanmak için.
Joli putt!
Baya iyi bir atış ihtiyar.
Si Pacey réussit ce putt, il sera le plus jeune champion de l'histoire.
Pacey Witter bu topu sokarsa en genç Ustalar şampiyonu olacak.
Joli putt.
Mükemmel.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]