English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / French → Turkish / Rincon

Rincon translate Turkish

86 parallel translation
D'après ce que j'ai lu, tu as quitté Rincon trop tôt.
Söylentiye göre Rincon'da durum pekte iç açıcı değilmiş.
Je Le remplace jusqu'à Son arrivée dans le coin.
Ben sadece Rincon gelene kadar boşluğunu dolduruyorum.
Ça sort de Rincon Creek.
Bu Rincon Creek'den çıktı.
- Le journal parle de Rincon?
- Rincon'a olanlardan haberin var mı?
Une bonne raison de ne pas revenir à Rincon, si c'était dans tes plans.
Rincon'dan uzaklaşman için yeterli bir neden, tabi eğer dönmeyi düşünüyorsan.
Si tu vas à Rincon, il choisira même le lieu.
Rincon'a geri dönemezsin adam zaten orada.
T'en sauras pas plus à Rincon. Il ne portera pas de pancarte.
Ama Rincon'da da bilemeyeceksin, adamın boynunda tabela yok ya.
Si vous écoutez Nick Evers, Rincon finira en champ de bataille.
Gettysburg'da daha fazla ölü olması için Nick Evers ve Rincon'u dinliyorsunuz.
"Cet homme a été lynché à Rincon, dans le Colorado," il y avait écrit.
Bu adam Rincon Colorado'da linç edildi, söyledikleri tek şey bu oldu.
- Qui joue? - Mon ami Dean. - Dean?
- Babam birkaç sene önce Rincon'da sörf yaparken başını çarptığı için muhakeme yeteneği biraz zayıfladı.
Vous allez où?
Hey, nereye gidiyorsunuz? - Rincon.
- A Rincon.
Yanıyor!
Il y a de beaux sets.
- Rincon'a mı?
- Rincon? L'océan est ta maîtresse.
Deniz senin metresin Skip.
Javier Rincon, un gangster salvadorien derrière les barreaux.
Javier Rincon. Şu an hapiste, Salvadorlu çete üyesi.
- Rincon est en taule?
- Rincon hapiste mi?
Ronnie va se renseigner sur Rincon et moi, sur Orozco.
Ronnie Rincon'ı araştırır, ben de Orozco'ya bakarım.
Rincon a pris 6 mois pour coups et blessures.
Rincon saldırıdan altı ay yemiş.
- Parle-nous de Rincon.
Bize Rincon'u anlat.
Rincon racontait à un mec qu'il les avait découpés vivants.
Rincon birine onları canlı doğradığını söyledi.
Rincon a dit pourquoi il les avait tués?
- Niye öldürmüş, söyledi mi?
En taule, tu pouvais dire aux Mexicains de liquider Rincon.
- Meksikalılara söyleyebilirdin. Rincon'u haklarlardı.
Du nouveau sur Rincon?
Hey, Rincon ne oldu?
Rincon doit balancer les autres tueurs. Suivez-moi.
Öbür iki katilin adını verecek, beni izleyin.
Alors, laissez-moi faire parler Rincon.
Bırak Rincon'u konuşturayım.
C'est pas Rincon.
Rincon yapmadı.
Laisse passer un jour, oublie Rincon et justice sera faite.
Bir gün bekle, Rincon'u elleme adalet yerini bulacak.
Rincon nous a baisés.
Rincon atlattı.
L'innocence de Rincon, c'était bidon.
- Rincon masum filan değil. - Yalan mı söyledin?
On a tout fait pour aller aux îles Channel, mais le moteur a lâché et on a fini à Rincon, juste avant la nuit.
Channel Adaları'na ulaşmaya çalıştık o gün, ama motorumuz bozuldu. Karanlık basmadan Rincon'a gidebildik.
Rincon devait être bondé.
Rincon kalabalıktı herhalde.
Même un zoo comme Rincon, avec des vagues de six mètres, ça écrème le troupeau.
Rincon gibi bir mezbelede bile üç insan boyundaki dalgalar fazlalıkları eleyebilir.
Du genre : "Barrons-nous à Rincon."
Sürekl kaçalım, Rincon'a gidelim diyordu.
1297 Rincon, à l'angle de la 12ème.
1297 Rincon, 12. köşe.
Il entre dans une résidence abandonnée au sud de Rincon et de la 12ème.
Rincon'un güney köşesinde terkedilmiş bir apartmana girmekte.
A toutes les unités entre la 12ème et Rincon.
Ajan PARK : Bütün birimler 12 ve Rincon'a yardıma gitsinler.
Entre la 12ème et Rincon.
12 ve Rincon rapor verin.
Il s'appelle Rincon.
Adı Rincon.
Rincon savait qu'il allait être inculpé, alors il a mis en scène sa mort... et j'ai retrouvé ce salaud à Miami.
Rincon dibe battığını biliyordu bu yüzden kendini ölü gösterdi. Ve o şerefsizin Miami'ye kadar izini sürdüm.
Comment sais-tu que Rincon va se pointer ici?
Peki, Rincon'un burada ortaya çıkacağını Nereden biliyorsun?
Rincon importait de la drogue du Mexique... et j'ai gardé ses anciens contacts à l'oeil.
Rincon Meksika'dan uyuşturucu getiriyordu Ve ben onun eski bağlantılarını takip ediyordum.
Si Rincon pense que la police est là, il va fuir.
Eğer Rincon polislerin burada olduğunu bildiğini düşünürse, gider.
Eh bien, on n'est pas exactement passé inaperçu dans le quartier de Rincon.
Ee, Rincon'un saklandığı çevreyle Tam olarak uyum sağlayamadık
- Rincon pourrait se montrer ailleurs? - Non.
Rincon'un pat diye çıkıp gelme şansı nedir?
Quelqu'un qui connaît bien la place, que Rincon ne soupçonnera pas.
Yerin altında kulağı olan biri Rincon'un, geldiğini göremeyeceği biri.
Il pourra trouver Rincon.
O Rincon'u bulabilir.
Tu dis qu'on va convaincre le chef de la gang locale de nous aider?
Bekle, Yerel çete liderinin Rincon'u bulmakta bize yardım edeceğini mi söylüyorsun?
Le convaincre de nous trouver Rincon ne sera pas facile.
Bizim için Rincon'u bulmasını sağlamak çok zor olacak.
Un homme nommé Rincon se cache dans ton quartier.
Rincon isimli biri sizin çevrede saklanıyor.
Le diable veut l'âme de Rincon.
Şeytan Rincon'un ruhunu istiyor.
On veut parler à Javier Rincon.
Javier Rincon'la konuşacağız.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]