Translate.vc / French → Turkish / Rizzo
Rizzo translate Turkish
282 parallel translation
- Pete Rizzo.
Pete Rizzo.
- Qui devait s'en occuper?
Kim ilgilenmiştir? - Rizzo.
- Rizzo. Il connaissait le receleur?
- Rizzo satıcıya doğrudan mı ulaşmıştır?
- Je vais pincer Rizzo.
- Gidip Rizzo'yu tutuklayayım. - Hayır, rahat bırakın.
On croira que Rizzo les a donnés.
Böylece çeteye, öten Rizzo'ymuş ve biz de onunla anlaşmışız gibi görünecektir.
Tu n'aimes pas Rizzo?
- Rizzo'yu bilhassa sevmiyorsun, değil mi?
Je voyais Pete Rizzo.
Pete Rizzo ile takılırdım.
Oui.
Rizzo ortağımdı.
Rizzo est parti.
- Rizzo kaçtı.
Et qu'est-il arrivé à sa mère?
Rizzo'nun annesine olanları hatırladın mı?
C'est ce qu'a dit Richie Rizzo.
Richie Rizzo'yu gördüm. Yapmak istemesinin sebebi bu.
- Rizzo.
- Rizzo.
Rizzo est en vie.
Rizzo hayatta. Güçlükle.
Mais d'abord, pouvez-vous réveiller brièvement l'enseigne Rizzo?
Öncelikle, Teğmen Rizzo'nun bilincini bir dakikalığına getirebilir misin?
Capitaine, un rapport sur l'enseigne Rizzo.
Kaptan, Teğmen Rizzo ile ilgili raporum hazır.
Vous connaissiez Rizzo?
Rizzo'yu tanır mıydın?
- Enrico Rizzo, du Bronx.
Enrico Rizzo, Bronx'luyum.
Il se trouve que chez moi, mon nom est Enrico Salvatore Rizzo.
Kendi yerimde adım Enrico Salvatore Rizzo'dur.
Voici mon ami Ratso Rizzo et moi.
Bu arkadaşım, Ratso Rizzo, ve ben. - Rico.
- Rico. Rico Rizzo.
Rico Rizzo.
Ça me rend malade. Quand j'ai fait Midnight Cowboy, avec le vicaire dans le rôle de Rasto Rizzo, John Schlesinger a vite fait sa version qui est sortie quand la mienne était encore au labo.
Ratso Rizzo rolünde papazı oynattığım Midnight Cowboy yeni bitmişti ki John Schlesinger kendi versiyonunu yetiştirip benimki banyodayken prömiyerini yaptı.
- Passez-moi Rizzo! C'est moi.
- Rizzo'yu çağır bana.
C'est Rizzo, Paul.
- Benim Rizzo. Benim Paul.
Je veux te voir à la mi-temps.
- Rizzo, ara olunca buraya gel!
Je t'appelle quand ça me chante.
- Rizzo, seni istediğim an ararım!
- Rizzo?
- Koç.
D'accord, Rizzo, laissons tomber.
Boşver Rizzo, boşver.
Monsieur Rizzo?
Koç Rizzo?
Je cherche M. Rizzo.
Affedersiniz. Koç Rizzo'yu arıyordum.
Voici Jan, Marty et Rizzo.
Bunlar Jan ve Marty, bu da Rizzo.
Voilà Rizzo.
Bakın. Rizzo geliyor.
- Ça va, Rizzo?
- Selam, Rizzo. Nasılsın?
De la part de Rizzo, coco!
Benden sana, sevgilerle.
Rizzo!
Rizzo.
Rizzo est enceinte.
Rizzo hamile.
Rizzo a une brioche au four.
Rizzo çocuk bekliyor.
Rizzo est en cloque.
Rizzo hamileymiş.
Rizzo, tu es enceinte?
Rizzo, hamileymişsin.
Rizzo et Kenickie se sont réconciliés.
Rizzo ve Kenickie barışmış.
Je suis le lieutenant Rizzo.
Neden? Komiser Liseu.
Rizzo, où est Jenny?
Rizzo, Jenny nerede?
Rizzo, je suis là.
Rizzo, döndüm.
Rizzo, ces blinis à la crème, prêts?
Rizzo, kruvasanla kaçar peyniri.
- C'est prêt.
- Rizzo, hazır.
Rizzo, viens.
Haydi, Rizzo.
Rizzo.
Rizzo.
Rizzo conduisait.
Rizzo arabayı kullanmış.
La mère de Rizzo!
Rizzo'nun annesinden.
- Comment va Rizzo?
- Rizzo nasıl?
- C'est Rizzo.
Benim adım Rizzo.
J'ai pensé que M. Rizzo pourrait le faire.
Sanırım Bay Rizzo tanığınız olabilirdi.