Translate.vc / French → Turkish / Rowley
Rowley translate Turkish
180 parallel translation
- Vous souvenez-vous de Rowley?
- Rowley'i hatırlıyor musunuz?
- Rowley?
- Rowley mi?
Je contacte M. Rowley sur-le-champ pour lui donner ses instructions.
Bay Rowley'i bulup talimatları vereceğim.
Si c'est M. Rowley, dites-lui d'attendre dehors.
Bay Rowley ise, dışarıda beklemesini söyle.
Dites-lui que M. Rowley est arrivé.
Bay Rowley'in geldiğini söyler misin?
- Bien vu, M. Rowley.
- Çok akıllıca bir hareket Bay Rowley.
Félicitations pour votre bagarre avec Rowley.
Rowley ile olan kavgandan ötürü tebrikler.
Que savez-vous de lui?
Rowley hakkında ne biliyorsun?
Demain soir... la veuve du sénateur Rowley reçoit l'ambassadeur soviétique.
Yarın gece... merhum Senatör Rowley'nin eşi... Sovyet büyükelçisi için bir davet veriyor.
Rowley!
Rowley!
C'est une robe Cynthia Rowley?
Bu elbise Cynthia Rowley'nin mi?
Betty Buckley, et Martha Stuart et Cynthia Rowley!
Betty Buckley ve Martha Stewart ve Cynthia Rowley.
On ne s'est pas touchés depuis l'achat de la vaisselle signée Cynthia Rowley.
- Cynthia Rowley porselenlerini aldığımızdan beri Marcus'la hiç seks yapmadık.
Cette vieille barbe de Rowley.
Yaşlı Rowley sıkıcı. Biz seni seviyoruz, Johnny.
Des gens comme Cynthia Cooper, de Worldcom, Coleen Rowley, du FBI, et Sherron Watkins, d'Enron.
Worldcom'dan Cythia Cooper, FBI'dan Coleen Rowley ve Enron'dan Sherron Watkins gibi insanları.
Je suis Eric Rowley, professeur de gym.
- Teşekkürler. - Selam ben Eric.
J'ai eu un appel de Brett Rowley du Dr Scholl.
Az önce telefonda Dr. Scholl'den Brett Rowley ile konuştum.
Rowley l'a trouvé assommant et triste.
Rowley çok yavan ve esprisiz olduğunu söyledi.
Rowley a fait ça?
Rowley mi yaptı?
- Rowley ne me fait pas peur.
Rowley beni korkutmuyor.
Il a assommé Rowley.
Evet, Rowley'in işini bitirmişti. Neden sordun?
- Rowley utilise du catgut.
- Rowley çalgı teli kullanıyor.
{ \ pos ( 192,240 ) } Rowley te cherche. Rejoins-le!
Rowley seni arıyordu, aşağıya in.
Peu importe, j'ai Rowley.
Umurumda değil, Rowley hâlâ benimle.
Rowley est mort.
Rowley öldü.
Mes neveux. Yousef et Rowley.
Bunlar da yeğenlerim Yousef ve Rowley.
Je m'inquiète pour mon meilleur ami, Rowley Jefferson.
Ben asıl en yakın arkadaşım Rowley Jefferson için endişeleniyorum.
Enfin bref, ça parle de moi, pas de Rowley.
Her neyse bu film benimle ilgili, Rowley'le değil.
Qu'on ne te voie pas avec Rowley.
Sakın Rowley'le takılma.
Vous vous rappelez que je disais que Rowley n'était pas prêt?
Rowley'nin ortaokula hazır olmadığını söylemiştim ya.
Rowley, si tu devais situer ta popularité de un à 200, tu te placerais où?
Rowley, en popülerlik listesinde iki yüz kişi arasında olduğunu söylesem kendini kaçıncı sıraya koyardın?
Je veux éviter les coups de soleil.
Güneşten yanmak istemiyorum, öyle değil mi Rowley?
"Jouer", Rowley? "Jouer"?
"Oynamak mı," Rowley? "Oynamak" mı?
- Rowley.
- Rowley.
Rowley, ce truc est une bible. Tu vois?
Rowley, bu kitap İncil gibi.
Greg et Rowley seuls dans un coin Se roulent des P-A-T-l-N-S
Greg ve Rowley ağaçta oturmuşlar birbirlerine aşık olmuşlar...
Rodrick a peut-être raison au sujet de Rowley.
Belki de Rodrick Rowley'le ilgili doğru söylüyordu.
Le problème avec Rowley, c'est qu'il ne me ressemble pas.
Rowley'nin sorunu benim kadar yeterli olamaması.
- Rowley, Joshie n'est pas cool.
- Rowley, Joshie havalı değil.
Qui vas-tu écouter, Rowley?
Kimin sözünü dinleyeceksin?
Rowley, ce soir, c'est Halloween, notre soirée préférée de l'année.
Bak, Rowley, bu gece Cadılar Bayramı en sevdiğimiz bayram.
C'est dans ces moments que je réalise que Rowley a beaucoup de chance que je sois son ami.
Böyle zamanlarda bazı şeylerin farkına varıyorum. Arkadaşım olduğu için Rowley çok şanslı.
D'accord, Rowley.
Tamam, Rowley.
Rowley, tu es trop drôle.
Rowley, çok komiksin.
Rowley mangeait à une vraie table, à cause d'un truc que j'avais fait!
Benim yaptığım şey sayesinde Rowley gerçek bir masada oturuyordu.
J'ai réalisé que la blessure de Rowley était une bonne arnaque.
Rowley'in sakatlanması aklıma iyi bir fikir getirdi.
Une carte pour Rowley?
Rowley'ye kart mı aldın?
Je passe à autre chose et je pardonne à Rowley d'avoir profité de sa main.
Kırık koldan popülerlik sağladığı için affetmeye karar verdim.
Où est Rowley?
Rowley nerede?
Rowley Jefferson, c'est toi?
Rowley Jefferson, sen misin?
maison DE ROWLEY MA maison
- Söz.