Translate.vc / French → Turkish / Rpg
Rpg translate Turkish
166 parallel translation
Mettez vos meilleurs hommes en groupes, avec les lance-roquettes.
En iyi adamlarını RPG'li avcı gruplarına yerleştir.
Pas de RPG?
Geri tepmeyen tüfeklerle RPG'lerden ne haber?
Le RPG, envoie!
RPG'yi bana ver!
Parce qu'ils pourraient nous faire un trou maous avec leur RPG.
O RPG ile bizi delik deşik edebilirler de ondan.
Un RPG... coup au but!
RPG. Doğrudan isabet.
- Ils sont a portée du RPG
- RPG menzili içindeler.
Et ils ont un RPG.
Ve RPG'leri var.
C'est un RPG.
Bu bir RPG.
J'ai besoin d'Enfield pour réparer le RPG.
RPG'yi tamir için Enfield gerek.
RPG... kaboom... tank.
RPG bum tank.
RPG, kaboom, tank.
RPG bum tank.
Da... RPG... kaboom... tank.
Da RPG bum tank.
On est a portée de RPG!
RPG menzili içindeler!
La RPG7 est une arme antichar.
RPG 7 Sovyet yapimi zrh delici bir silahtir.
Roquette!
RPG!
Trois types avec lance-roquettes, de ton côté!
RPG'li üç adam size doğru geliyor!
Squelettes avec lance-roquettes à 12 h!
Art, saat 12 yönünde RPG'li cılızlar var.
Il va tirer. Toits ouest, lance-grenade.
Batı tarafındaki çatılar, RPG timi.
C'est un livre de jeux de rôle avec des fiches de personnages et des dés.
Fantezi RPG kitabı. Karakter kitapçıkları ve zarlar da var.
Oui, mais c'est la bonne taille pour un RPG-7.
Ama tam RPG-7 roketatarlara göre.
Chacune est de la taille d'une caisse pour un lance-grenades.
- Hepsi RPG sandığı ölçülerinde gibi. - Evet ve hepsi boş.
Une attaque au lance-grenade?
RPG saldırısı mı? Neredesin?
On a tiré la grenade d'ici.
RPG şuradan ateşlenmiş.
Et ça correspond au rejet d'un RPG-7.
RPG-7'nin çıkardığı gazlarla tutarlı bunlar.
Oui mais ils ont plein de RPG.
Adamlarda RPG bol ama kullanmıyorlar
Ils les gardent pour le convoi Ils ne vont les dépenser pour nous,
Konvoy için saklıyorlar RPG roketlerini
Ils ont des lance-roquettes sous leur robe.
Elbiselerinin altında RPG var.
et crée un GR c'est quoi?
Ve RPG'yi yaratmamızı. Neyi?
- un jeu de rôle - certes.
- Rol Yapma Oyunu ( RPG ) - Doğru.
La nuit, on avait peur qu'ils débarquent pour nous arroser au RPG.
Adamlar her gece gelip bize RPG'lerle saldırıyorlardı.
Je peux compléter par des mortiers, des RPG, et une poignée de lance-missiles portables à bord du Raptor.
Raptora havan topu, roketatar, hatta birkaç mobil uçaksavar yükletebilirim. Sinyal verildiğinde, bizimkiler havaalanına, nezaret merkezine elektrik şebekesine ve başka önemli yerlere saldıracaklar. Harika.
Des flingues et des bombes et des lance-roquettes qui tuent des soldats américains et des marines dans chaque trou à rats de Mogadiscio à Bagdad.
Mogadişu'dan Bağdat'a kadar her delikte Amerikan askerlerini ve denizcilerini öldürmek için silahlar, bombalar, RPG'ler kullanılıyor.
Je joue à un MMORPG avec des gens du monde entier, et je gagne de l'experience avec mon groupe en utilisant teamspeak!
Tüm dünyadan katılan insanlarla bir MMO-RPG oyununda ekibimle birlikte deneyim puanı kazanıyorum.
Non, ringard, c'est un MMORPG.
Hayır geri kafalı, MMO-RPG
Ouais, on était tous les deux dans un Hummer, quand un tir de roquette y a foutu le feu.
Evet, beraber jipdeydik, RPG bizi vurdu ve alet patlayarak, alevler içerisinde kaldı.
C'était un JDR typique.
Bildiğimiz RPG oyunu.
JDR?
- RPG mi?
C'est un MMO JCJ avec un ARG intégré dans ses dernières 72 heures.
Son 72 saatinde ARG ile tümleşmiş bir PVP RPG.
Les AK, les lanceurs de grenades RPG-7 et les mortiers de 82 mm arrivent au Pakistan par air et par mer, puis sont transportés à la frontière.
AKler, RPG-7 roketatarlar ve 82 milimetrelik havan topları havadan ve denizden Pakistan'a ulaşıyor daha sonra kamyonlarla Afgan sınırına taşınıyor.
Il faut des lanceurs de grenades RPG-7 contre les chars, des fusées Katyusha 107 mm, des mines, des bombes, des fusils de tireurs d'élite, des munitions en accompagnement et des radios à saut de fréquence pour que les gars ne soient pas si faciles à localiser.
Mücahitlerin RPG-7 tanksavar silahlarına 107 mm'lik Katyusha roketlerine, mayınlara plastik patlayıcılara, bisiklet bombalarına keskin nişancı tüfeklerine tüm bu silahlara ait cephaneye ve yerlerinin tespit edilememesi için frekans değiştiren telsizlere ve anlık yayın vericilerine ihtiyaçları var.
Sinon un connard arrive avec un lance-grenades et vous bute.
Durursan, bok kafalılar birden çıkageliyor ve RPG'leriyle herkesi gümletiyordu.
Roquette!
RPG! RPG!
Le van faisait diversion pour le lanceur de roquettes.
Her neyse, RPG'yi ateşleyen adamı yakaladık.
J'ai pas bien vu les cadavres. Avant l'explosion. Ça pourrait être l'un d'eux.
RPG vurmadan önce cesetlere çok iyi bakamamıştım ama onlardan birine benziyor.
Un enfant avec un lance-roquettes.
Elinde bir RPG olan çocuk gördüm.
Tu as dit ne pas te souvenir d'avoir été dans le verger où était apparu l'enfant avec le lance-roquettes.
En başta RPG'li çocuğun bulunduğu meyve bahçesinde olduğunuzu hatırlamadığınızı söylemiştiniz. Eve dönmek gibi dostlarınızla sohbet etmek gibi o zamandan kalan olaylar size o zamanı hatırlatabilecek herhangi bir şeyler falan? Diğer şeyleri hatırlayabiliyor musunuz?
Ils tiraient des roquettes, le bruit rappelait les flèches indiennes.
Yığınla RPG atıyorlardı, ve sanki Amerikan Yerlileri'nin ok atış alanı gibiydi.
Avant d'exploser, une roquette RPG émet un sifflement.
Bir RPG patlamadan önce, ıslık gibi bir ses çıkarır.
RPG-7.
RPG-7.
Matt, lance-roquettes!
Matt, RPG!
Descends-le avec le lance-roquettes!
RPG ile hakla onu!