Translate.vc / French → Turkish / Serenity
Serenity translate Turkish
75 parallel translation
- Sérénité Khalsa?
- Serenity Khalsa?
Sa Sérénité a besoin d'aide.
Serenity'in İhtiyaçları için yardım etsin.
C'est un guide pour les Wayists.
Serenity Wayists'in arasındaki bir ışık.
Y a t'il un endroit calme où je puisse aller prier pour la santé de Sa Sérénité?
Oradakini sustur ben gidip Serenity sağIığı için dua edeyim?
Votre Sérénité, s'il vous plaît, nous sommes là pour vous aider.
Serenity, Iütfen, bize burada yardım et.
Je vous fais des excuses, Sérénité.
özür dilerim, Serenity.
Cpt Hunt, je ne vous remercierai jamais assez d'avoir répondu à notre appel... pour sauver Sa Sérénité.
Kaptan Hunt, ben size yeterli kadar teşekkür edemedim benim çağrıma cevap verdiğiniz için... Serenity için.
J'amenais Sa Sérénité aux pourparlers de paix avec le Restoriens.
Ben Serenity'yi barış görüşmelerine götürüyordum
Sérénité?
Serenity?
Que savez-vous vraiment de votre acolyte, Sérénité?
Siz Acolyte hakkında ne bilirsiniz, Serenity?
Maintenant, je suggère de larguer cet insipide swami, sa Sérénité Khalsa, à la prochaine station et de faire une sortie gracieuse avant de se faire tirer dessus.
Ve şimdi, Düşük lezzetsiz bir şey teklif ediyorum Serenity Khalsa, geleceğe sürüklüyorsun ve bir zarif çıkış yap birisi başlamadan önce vur bize.
Sérénité, vous êtes debout.
Serenity, sizin.
~ There's no place I can be ~
~ Bulmadan önce Serenity'i ~
~ Since l've found serenity ~
~ Ben olabileceğim bir yer yoktu ki ~
On sera sur Serenity avant d'arriver à Paradiso.
Malları alırız.Tren Paradiso'ya ulaşamadan önce Serenity'e dönmüş oluruz.
Serenity a plein de morceaux en céramique.
Serenity'de birden çok seramik parça var.
Ça devrait nous laisser le temps de ramener la marchandise sur Serenity. Je sais pas.
- Malları alıp, Serenity'ye dönecek kadar vakit sağlamalı.
Wash, fais chauffer Serenity.
Wash, Serenity'nin motorlarını çalıştır.
J'ai ordonné au contrôle des ports d'enlever le verrou de Serenity.
Liman idaresine iptal emri yolladım, Serenity'ye koydurduğun kilidi kaldırdım.
J'aime ce vaisseau. Serenity.
Bellerophon semtindeki tüm evler, bu otomatik çöp toplama sistemini kullanıyor.
Serenity n'est pas contente du tout.
Durran, tatlım.
Serenity?
Heinrich güvenlik programcısı.
Notre Père nous a raconté des histoires de prêtre.
~ Bulmadan önce Serenity'i ~
"Serenity", ça avait... un coté vaguement funèbre.
Bu benim uzmanlık alanım. - İki haftaya kadar Beaumond'da olacak mıyız? - Tam olarak emin olamıyorum.
En tout cas plus que ce qui reste sur Serenity. - Suffisamment pour allez quelque part?
Bunu istiyorum.
Ça équilibre les chances. Je reste sur Serenity.
Ben- -
Elle est spatiale, comme le reste de Serenity. Ne vous inquiétez pas, capitaine. Je préfère ce qui est déjà rodé.
Ve yıldızlar yüzeyinden içeri... doğru sızarmış- - okyanusları heyecanla kaynatarak.
- Je ne laisserai pas Serenity.
Bir kiralık bir dostun hayatı cazibeli ve gariptir.
Qui est ce diabolique maître du déguisement qui remplace Simon?
~ Bulmadan önce Serenity'i ~
Ça devrait nous laisser le temps de ramener la marchandise sur Serenity. Je sais pas.
Benim ne hissettiğimi hissedebilecek biriyle.
Wash, fais chauffer Serenity.
Bizi sıkı karıştırmış. Onun yaptığından daha çok iş- -
J'ai ordonné au contrôle des ports d'enlever le verrou de Serenity.
Saffron... hala benimle oynamayı mı düşünüyorsun?
L'Alliance disait que récuperer Serenity Valley serait une promenade de santé.
Alliance, Serenity Vadisi boyunca vals yapacaklarını söyledi.
Serenity, ici Navette Une.
Serenity, bu uzay mekiği 1.
Et voilà Serenity... et c'est la balade la plus tranquile jusqu'a Boros pour qui peut se le permettre.
Ve burası da Serenity... buradan Boros'a sorunsuzca gidebilen ve herkesin ödeyebileceği ucuzlukta olan tek gemi.
~ Since l've found serenity ~
~ Ta ki Serenity'i bulmadan ~
Je commande un vaisseau du nom de Serenity.
Serenity isimli geminin kaptanıyım.
De plus, pourquoi voudrais-je quitter Serenity?
Bir de, neden Serenity'i terk etmek isteyeyim ki?
~ There's no place I can be ~ ( Je n'ai nulle part où aller )
~ Bulmadan önce Serenity'i ~
~ Since l've found serenity ~ ( depuis que j'ai trouvé la sérénité. )
~ Ben olabileceğim bir yer yoktu ki ~
Serenity est un vaisseau de contrebande.
- Serenity kaçakçılık gemisidir.
Tu parles à Serenity.
Serenity ile konuşuyorsunuz.
Et Early... Serenity n'est pas du tout contente.
Ve Early Serenity son derece mutsuz.
Serenity?
Serenity?
- Retourner sur Serenity, et dégager de ce caillou aussi vite que possible.
- Plan, Serenity'ye dönüp mümkün olduğunca çabuk bu kayadan gitmek.
On charge Serenity, et on laisse Burgess dans la poussière.
Serenity'ye yükleriz ve Burgess'ı geride bırakırız.
Serenity est un vaisseau de contrebande.
- Ulaşamıyorum.
- Serenity ne bouge plus.
Biri seni öldürmek isterse, sende onu öldürmeye çalışırsın.
Firefly Serenity... recevez...
Sen kurban edildin, Wash tekmelendi... ve Inara seni burada buldu.
- Serenity ne bouge plus. - Mal! Viens avec nous.
Mekeğin ulaşabileceği kadar yakın olan sadece bir kaç yer vardı.
Serenity.
Güzel bir gemi.