Translate.vc / French → Turkish / Shack
Shack translate Turkish
301 parallel translation
Shack, débarrasse-toi bien gentiment de ton arme.
Gayet yavaş silahlarınızı bırakın.
On est prêts, Shack.
Hazırız, Shack.
Et Shack, j'vais lui botter le cul!
O Shack bir elime geçerse, kıçını tekmeleyeceğim onun.
Lmagine, du jamais vu pour Shack.
Ben söyleyeyim : Shack'e daha önce yapılmamış tek şeyi, Düşün, Leach.
Tu connais pas le Shack?
- Shack'i hiç duymadın mı?
Le train part à quelle heure?
Shack'in treni ne zaman yola çıkıyor?
Tu t'es fait le Shack.
Shack'i alt etmişsin. - 19'a bindin demek?
T'as eu le Shack, t'as dormi sous toutes les étoiles, tu peux te poser.
Shack'i yendiğine... gökyüzüne tırmanıp yıldızlarla uyuduğuna göre neden artık bir yere yerleşmiyorsun?
J'ai vu Casey Giant sous les roues.
Shack'in Casey Shine'yi tekerleklerin altına fırlattığını gördüm.
Aucune cloche ne voyage avec le Shack.
Hiçbir serseri Shack'in trenine binemez.
Il a voyagé sur le 19.
- Shack'i altetti. 19'a bindi.
Un sale môme s'est payé le Shack.
- Hayta bir çocuk Shack'i altetmiş. Şimdi depoda.
Y a que Numéro 1 pour battre le Shack.
Bir numaradan başka kimse Shack'i yenemez.
Mais c'est le train de Shack!
Ama - Ama o Shack'in treni.
Tu dis que personne n'est jamais monté sur le train de Shack.
Shack'in treni daha önce kimsenin binmediğini mi söylemeye çalışıyorsun?
Dis-lui si Jack s'est payé un tour de Shack.
Skysail Jack hiç Shack'in trenine binmişmi söyle ona.
Pas avec ces deux-là.
Shack'inkine olmaz - bu adamlar binemez.
C'était couru, mais personne roulera Shack jusqu'à Portland.
Çocuk bir tesadüftü. Garanti bahisti, ama Portland'a kadar hiçbir berduş Shack'in treninde gidemez.
Je le hais autant que vous mais ce gars passera pas la gare et j'en rajoute 5.
Ben de en az sizin kadar Shack'den nefret ederim... ama o berduş depoya kadar bile gidemez, ve beş dolarına buna bahse girerim. Bakın. - Beş daha mı?
600 $ contre N ° 1 sur le Shack jusqu'à Portland.
Cottage Grove, Bir numaranın üstüne yada ona karşı... Shack'le Portland'a gitmesine 600 dolara kadar tüm bahisleri görecek
85 $ pour North Plains sur le Shack.
- Cottage Grove'nun dikkatine. - North Plains 85 dolar Shack'e, 78 dolar Bir numaraya oynuyor.
Les gars, la paye de la semaine sur la tête de Shack.
Pekala, beyler. Shack'in büyük burnuna oynanacak bir haftalığım var.
Cracker et Shack, ils resserrent le filet.
Cracker ve Shack bugün gerçekten zokayı yutacaklar.
Shack tuerait plutôt que d'offrir la balade.
Shack beleş yolculuk ettirmektense adamı öldürmeyi tercih eder.
Shack se souviendra de cette journée.
Kahrolası Shack bugünü kötü günler defterine yazacak.
Sûrement pas!
- Kahretsin, Shack.
Jusqu'au bout, Shack!
- Tüm yol boyunca, Shack.
Tu vas perdre, Shack!
Kaybedeceksin, Shack!
T'auras N ° 1 sur le dos jusqu'au bout!
Unut gitsin, Shack. Bir numara tüm yol boyunca trende olacak!
La loco est vieille.
Shack! Shack, tren eski.
Shack, les cylindres sont usés!
Shack, silinder kaplaması deliniyor!
Shack, les bielles cognent!
Shack, yan çubukları zorla gidiyor!
Shack, tu les entends?
Shack, duymuyor musun?
Elle tiendra pas le coup, Shack.
Dayanamaz, Shack. Dayanamaz.
Regarde qui est là, Shack!
Bil bakalım kim, Shack.
Un bon gros clodo, Shack! Et il va te botter ton gros cul!
Büyük kötü serseri, Shack... ve kıçına tekmeyi basacak!
Où il est passé?
Shack nerede?
Shack, tu fais moins le fier, hein?
Shack, o kadar da yukarılarda ve dokunulmaz değilmişsin, değil mi?
Il sait pas qu'on est pressés?
- Zamanımızın tükendiğini Shack bilmiyor mu?
T'as laissé ton arrière-train à l'air!
Hey, Shack, Treninin takılıp kalmış!
J'espère que t'as assuré ta retraite!
Umarım emekli maaşını alırsın, Shack.
N ° 1, c'est pas une vieille cloche, Shack.
Bir numara sıradan bir serseri değil, Shack.
On te garde une ration de pain, Shack!
Senin için ekmek kuyruğunda bir yer tutacağız, Shack.
A la prochaine.
Görüşürüz, Shack.
Je t'ai blessé?
Shack sana zarar verdi mi?
Non, pas celui de Shack.
Hayır, hayır.
Vas-y, Shack!
Haydi Shack.
Ecoute, Shack!
Dinle, Shack!
Vas-y, Shack!
Haydi, Shack!
On t'a pourri la journée?
- Hey, Shack, gününü berbat mı ettik?
T'inquiète... on te garde une place!
Tasalanma, Shack. O kadar da kötü değil.