Translate.vc / French → Turkish / Shelly
Shelly translate Turkish
1,240 parallel translation
- Et Shelly?
- Peki ya Shelly ne olacak?
- Shelly?
- Ne demek ne olacak?
Shelly?
Shelly?
Shelly, allez.
Shelly, hadi ama.
! - Shelly!
- Shelly!
Shelly?
Shelly? Leo!
Shelly Johnson a appelé.
Shelly Johnson aradı.
Sauvez Shelly.
Shelly'yi kurtar.
Sauvez Shelly.
Kurtar Shelly'yi.
La reine Shelly.
Kraliçe Shelly, aman ne güzel!
Shelly l'a enmené voir le Docteur Heyward pour son problème d'audition.
Shelly işitme sorununu göstermek için Dr. Hayward'e götürdü.
Qu'est-ce que tu faisais dans la maison de Shelly, la nuit dernière, Bobby?
Dün gece Shelly'nin evinde ne yapıyordun Bobby?
J'ai été victime d'une tentative de meurtre, et vous me demandez ce que je faisais?
Shelly az kalsın öldürülüyordu, siz hala benim ne yaptığımın derdinde misiniz?
Qu'est ce que tu faisais dans la maison de Shelly?
Shelly'nin evinde ne yapıyordun?
Shelly et moi, on est ensemble, OK?
Shelly ve ben birlikteyiz, tamam mı?
J'ai été chez Shelly la nuit où la scierie a brûlé, parce que je m'inquietais pour elle.
Fabrikanın yandığı gece Shelly'nin evine gittim çünkü onun için endişelenmiştim.
Eh mec, je peux m'occuper de la protection de Shelly, inutile d'envoyer des agents.
Dostum, Shelly'i koruma işini ben hallederim. Senin memurların zahmet etmesin.
Shelly, ne t'inquiète pas, on va garder un oeil sur toi.
Shelly, merak etme, gözümüzü senden ayırmayacağız.
Allons-y, Shelly.
- Hadi gidelim Shelly.
Je me sens tellement plus rassuré!
Kendimi nasıl da güvende hissediyorum, ya sen Shelly?
Salut, Shelly.
- Merhaba Shelly. - Merhaba.
Shelly.
Shelly.
Shelly, j'ai réfléchi.
Shelly, düşünüyorum.
Je t'aime, Shelly.
Seni seviyorum Shelly.
Shelly, téléphone.
Shelly, telefon.
Dépêche-toi, Shelly. Il dit que c'est important.
Önemli olduğunu söylüyor Shelly.
Shelly, regardez de plus près.
Shelly, şuna bir bakabilir misin?
Sa perte imminente.
Shelly'nin yakında olması muhtemel ölümü.
Si Shelly est couronnée Miss Twin Peaks, elle mourra.
Shelly, Bayan İkiz Tepeler yarışmasını kazanacak ve ölecek.
- Aime Shelly.
- Sev.
Tu es très belle, Shelly.
Sen çok güzelsin Shelly.
Shelly, ne discute pas.
Shelly, bana itiraz etme.
Shelly, montrez-moi ce poème.
Shelly, o şiiri hemen görmem gerekli.
Envoyé à Shelly Johnson, Audrey Horne et Donna Hayward de la part de Windom Earle.
Shelly Johnson, Audrey Horne ve Donna Hayward'a gönderilmiş. Windom Earle yollamış.
- Shelly, on peut partager?
- Sakıncası yoksa paylaşalım mı Shelly?
Shelly, vous faites des miracles.
Shelly, sen nelere kadirsin.
Shelly, vous vous sous-estimez.
Shelly, kendi kıymetini bilmiyorsun.
Shelly, regardez-moi avant que je n'aie le trac.
Shelly. Cesaretimi kaybetmeden önce, bana dön ve yüzüme bak.
Shelly, voici ma sœur, Annie.
Shelly, bu kız kardeşim Annie.
- Shelly fait un peu partie de la famille.
- Shelly bizdendir.
- Shelly?
- Shelly. - Efendim?
Qu'est-ce que c'était?
Shelly...
Je vais te dire, Shelly.
Sana bir şey söyleyeyim, Shelly.
Je ne peux pas, Shelly.
Yapamam, Shelly.
Shelly Johnson.
Shelly Johnson.
SHELLY JOHNSON!
Shelly Johnson.
Shelly!
- Shelly!
- Shelly.
- Shelly.
Qui est ce type?
- Shelly. - Ha? - Adam kim?
Comment dois-je...
Shelly, nasıl olur da...
Tu sors vendre ce soir, Shelly?
Bu gece dışarı çıkacak mısın, Shelly?