Translate.vc / French → Turkish / Slide
Slide translate Turkish
105 parallel translation
"Kid Shelleen et le Massacre de Whiskey Slide."
"Kid Shelleen ve Whiskey Slide Katliamı."
" La Whiskey Slide and Tuskegon avait un wagon... anti-desperado.
" The Whiskey Slide ve Tuskegon demiryolunun haydut giremeyen bir arabası vardı.
As-tu rangé les diapos?
Slide çerçevelerinin hepsini bir araya mı koydun?
Le nom du policier pris en otage est Maxwell Slide.
Otoyol devriyesinin ismi Maxwell Slide.
- Slide ne risque rien, vous êtes sûr?
- Slide'ı vurmayacağın garanti mi?
Ici l'agent Slide, de la Sûreté publique du Texas.
Ben Teksas Toplum Güvenlik Departmanından Devriye Slide.
Par votre faute, Slide va y rester.
Adamınızı öldüreceksiniz!
On relâchera Slide dès qu'on aura notre fils.
Bebeğimi alınca, adamını bırakacağım.
Slide va vous dire quelque chose.
Çünkü sana bir şey söyleyecek.
Ici l'agent Maxwell Slide.
Ben Devriye Maxwell Slide.
Je vous présente mon père et ma mère, Horace et Mavorene Slide.
Bunlar annem ve babam, Horace ve Mavorene Slide.
- Bientôt, faudra dire "lieutenant Slide".
- Teğmen Slide olacaksın.
Y a mon téléphone et mon adresse.
Maxwell Slide, telefon ve adres.
Faites gaffe à Slide!
Slide'ı vurma.
De leur côté, Tanner et Slide poursuivent leur office au sein de la Sûreté publique du Texas.
Yüzbaşı Tanner ve Memur Slide Teksas Toplum Güvenlik Departmanında görevdeler.
Je vais aller voir Slide. Tu veux jouer un chiffre, Earl?
Slide'e gitmek üzereyim.
- Je ne t'ai jamais aimé, Slide. - Tu as besoin de dix cents?
- Seni hiç sevmedim, Slide.
- Slide, tu vas en cabane? Ecoutez.
- Slide, hapse mi?
Coupe quelques centimètres de ce tube là et fais-toi un bottleneck.
Şu tüpü biraz kısaltıp sana bir slide yaparız.
Si tu veux jouer du Delta blues il t'en faut un.
Delta blues çalacaksan slide kullan.
Les gars comme Son House, Charlie Patton, Robert Johnson étaient les meilleurs joueurs de bottleneck au monde.
Son House, Charlie Patton, Robert Johnson çok iyi slide çalarlardı.
- Le "slide"?
- Slide?
Un bal des débutantes avec alcool et chenilles à gogo.
Alkollü punç ve electric slide'Iı bir Kotilyon gibi düşün.
/ / So slide overhear / /
/ / Soslide overhere / /
/ / So slide over here / / - Et bien, ton père n'a pas de problème de peur de la scène.
- Babanın sahne korkusu olmadıgı açık.
Vous avez oublié la suite de la danse où on fait la "Electric slide", hein...
Dansın bir sonraki kısmını unuttunuz elektrik akımı yapacağız, biliyorsunuz...
Une audition chez Slide Records?
Slide Plakçılık yarışması?
Beaucoup - actuellement, la pluspart - de vos larbins ont choisis pour le tour d'autobus en 36 heures aux pays des merveilles
Bazı - - aslında çoğu - - sınıf arkadaşımız 36-saat otobüs yolculuğuyla Water-slide Wonderland'a gitmeyi tercih ettiler.
Kate et toutes ses petites amies au sourire dentifrice... allant au pays des merveilles.
Kate ve mezuniyeti mahvettiğim için benimle alay edecek tüm küçük diş parlatıcısı arkadaşları Water-slide Wonderland'a gittiler.
L'année prochaine, je me joins les reniflards de bouche au Pays des Merveilles.
Gelecek sene, Water-slide Wonderland'de ahmaklara katılacağım.
- Slip'N Slide. Attrape-souris.
- Suda Kaymaca, Fare Kapanı.
Bon, Etranger Danger, ceci est un Slip'N Slide.
Pekala, Tehlikeli Yabancı, bu Suda Kaymaca.
Je sais que tu sais faire l'electric slide.
Elektrik kaymanın nasıl olduğunu bildiğini biliyorum.
J'ai apporté la piscine gonflable.
Slip'n Slide'ı da getirdim.
Tu sais ce qui se passe quand on a une piscine gonflable et une robe dos nu?
Slip'n Slide, askılı bluzlu birine neler yapabilir, biliyor musun?
le Power Slide.
Yerden kayma.
Fais-moi un Power Slide.
Şimdi kay bakalım.
Le Power Slide...
Yerden kayma!
Power Slide!
Yerden kayma!
"But I, I can feel this narcolepsy slide"
( But I, I can feel this narcolepsy slide )
# Put your back foot forward # # Now switch your tail in reverse # # Slide to the side # # But you gots to do it right #
Sevdiğimiz insanları bu kadar az tanımamız inanılmaz bir şey.
High Slide Creek, c'est ici que vient Cameron pour se vider l'esprit.
Cameron kafasını boşaltmak için derenin bu tarafına gelirmiş.
- Une slide.
Biliyorum, ve bunu sana da kanıtlayacağım.
Cours une slide.
Hepsini yaparsan, düşüneceğim. Hepsi bu.
Beyoncé va chorégraphier les danses.
Beyoncé, Electric Slide için koreografi yapacak.
Jim apprécie tellement son jeu "slide guitar", qu'il veut l'utiliser dans chaque chanson.
Jim, Robby'nin "bottleneck slide" ını o kadar çok sever ki her şarkıda kullanmak ister.
C'est un slide de guitare.
"Gitar slide" ı.
Mac, j'ai une correspondance sur l'empreinte du slide.
Mac, "gitar slide" ındaki parmak izinden bir isim buldum.
Une pièce de slide de guitare avec vos empreintes a été retrouvée dans sa tête.
Üzerinde senin parmak izin olan bir "gitar slide" parçası ile.
J'ai donné ce slide à Eleanor il y a deux jours.
O "gitar slide" ı birkaç gün önce Eleanor'a ben verdim.
180 Bertslidé, power slidé,
- Önden 180 derece dönüş.