Translate.vc / French → Turkish / Sloan
Sloan translate Turkish
1,383 parallel translation
Sloan, même si Sally Michaels ne vit que sur le papier, Sophie vit dans le monde réel.
Esas konu şu ki Sloan, Sally Michaels kağıt üzerinde olsa da Sophie sahici.
Le pire, c'est qu'il a toujours un certain pouvoir sur moi.
En kötüsü Sloan'un hâlâ üzerimde bir çeşit gücünün olması.
- Je dis que Sloan Cates a raison.
- Sloan Cates haklıymış diyorum.
Le film Les vraies aventures de Sally Michaels, écrit par le célèbre auteur Sloan Cates, est pour Rolling Stone "le pire film de tous les temps".
Sally Michaels'ın İnanılmaz Gerçek Hikayesi, ulusal ödüllü Sloan Cates'in filmi. Rolling Stone, film için : "Bu yılın ve her yılın en berbat filmi" diye yazdı.
Elle était tout temps à poil dans l'appart, ça gênait Sloan.
Hayır geçirmedik. Evin içinde sürekli çıplak gezdi ve bu Sloan'ı rahatsız etti.
- Sloan a dit ça?
- Sloan rahatsız olduğunu mu söyledi?
Lindsay, que j'ai rencontrée au gala de Sloan.
Lindsay, Sloan'ın yardım severlik gecesindeki.
- Tu crois que Sloan l'aimera pas?
- Sloan'ın onu sevmeyeceğini düşünüyorsun?
- C'est pas ça, mais Sloan voudra pas qu'on parte avec un premier rencard.
- Sloan'ın onu sevmesiyle ilgisi yok, Sloan ilk buluşmaya senin kızınla gitmek istemiyor.
- Ça l'a fait flipper.
- Bu Sloan'ı korkuttu.
Bien que ce soit Sloan qui ait commandé tous ces verres.
Hemde tüm o fondipleri sipariş eden Sloan olmasına rağmen
J'avais pas réalisé que Sloan était coincée.
Sloan'ın bu kadar tutucu olduğunu bilmiyordum.
Et si Sloan n'aime pas Lindsay, pas grave, on se casse.
Ve Sload Lindsay'i herhangi bir sebepten dolayı sevmezse sorun değil, gelmeyiz.
Elle est horrible, Sloan, arrête.
O berbat Sloan, boşver
C'est parce que Sloan est gentille.
Çünkü Sloan iyi bir kız.
Vince, pourquoi tu ne m'as pas dit que Sloan a vécu en Italie?
Vince, Sloan'ın İtalya'da yaşamış olduğunu bana nasıl söylemezsin?
- Pas vrai, Sloan?
- Öyle değil mi, Sloan?
- Ça va, Sloan?
- İyi misin, Sloan?
- Merci, Sloan.
- Teşekkürler, Sloan.
Alors, Sloan, je suis un génie ou quoi?
Dahiyim değil mi Sloan?
"Lauren Sloan."
Lauren Sloan.
Dr. Sloane, je suis désolé.
Doktor Sloan, özür dilerim.
Lauren Sloan.
Lauren Sloan.
Lauren Sloan?
Lauren Sloan mu?
Il s'avère qu'ils sont mariés, et c'est son, euh, nom de jeune fille.
Anlaşılan evlilermiş ve Sloan kızlık soyadıymış.
Vous nous avez fait des cachotteries Mademoiselle Sloan.
Bize karşı pek açık sözlü davranmadınız Bayan Sloan.
Mais je vais abandonner la gynécologie.
Ama jinekolojiden ayrılmalıyım. Sloan'a dönmeliyim.
Sloan!
Sloan!
- Vous avez fait chier qui?
Kimi kızdırdınız? Sloan.
- Sloan. - Super.
- Oh, harika.
Ecoutez, Sloan me fait changer des pansements toute la journée. Je préférerais assister à l'une de vos opérations. Mais si vous continuez à m'éviter, je ne pourrai pas le faire.
Bak, Sloan bütün gün bana pansuman yaptırıyor, ve bunun yerine senin ameliyatlarından birine girmeyi tercih ederim, ve benden kaçmaya devam edersen ameliyatlara giremem.
- Tu l'as dit à Sloan?
Sloan'a mı söyledin?
Tu lui as dit que le chef démissionnait et que je voulais le poste?
- Mark Sloan. Ona şefin işi bırakacığını ve benim işi istediğimi söyledin.
Mark Sloan, chef de chirurgie.
Mark Sloan, şef cerrah.
Il y a une rhytidectomie au tableau.
"platysmaplasty" ameliyatı var. Sloan'ın beni ameliyata alması için bütün hazırlıkları yapmıştım.
- Dr Sloan, vous voulez y aller en premier?
Dr. Sloan, önce sen gitmek ister misin?
Sloan, donnez-lui les protections.
Sloan, ona tamponları ver.
Dr Sloan, allons voir notre patiente.
Dr. Sloan, hastalarımızı kontrol edelim.
Le prélèvement d'os crânien que vais faire sur l'inconnue de Sloan tout à l'heure.
Sloan'ın hastası için kemik grefti hazırlamak.
Sloan va te laisser faire un prélèvement... toute seule?
Sloan bunu tek başına yapmana... izin mi verecek?
Depuis quand Mark Sloan autorise-t-il ses internes à faire quoique ce soit
Yapamayacağımı mı düşünüyorsun? Ne zaman Mark Sloan bir internin bırak kemik grefti yapmayı, herhangi bir şey yapmasına izin verdi?
Si vous voulez savoir, vous gagneriez tous à prendre exemple sur le Dr Sloan.
Bana sorarsanız, hepiniz Dr. Sloan'dan biraz ders almalısınız.
Sloan?
Sloan'dan mı?
Le Dr Sloan m'a dit que je dois subir une intervention à l'oeil gauche.
Dr. Sloan gözümden ameliyat olmalıymışım, dedi.
Dr Sloan, le coeur du bébé ralentit.
Dr. Sloan, bebeğin hareketleri yavaşladı.
- Sloan et moi, on fait une pause.
Biz bi ara verdik!
Vous voulez paralyser le bébé d'Emma Sloane?
Emma Sloan'ın bebeğini paralize mi edeceksin?
Alors vous ne saurez rien du pari entre le Dr Montgomery et le bien trop sexy Dr Sloan.
O zaman, Dr. Montgomery ile ateşli Dr. Sloan arasındaki seks iddiasını sana söylemeyeceğim.
- Et Sloan.
- ve Sloan.
Karev, avec Sloans.
Karev, Sloan'lasın.
Dr Sloan.
Dr. Sloan.