Translate.vc / French → Turkish / Ssa
Ssa translate Turkish
2,347 parallel translation
Ceci dit, il n'aurait pas pu sauver Martin Stafford même en essayant.
Ve bununla birlikte, Martin Stafford'un hayatını kurtarmaya çalışsa bile başaramayacağını biliyorum.
Et si un enfant a été désobéissant, ils le mettent dans un sac et l'emmènent en Espagne.
Ama çocuklar yaramazlık yapmışsa çuvala koyup İspanya'ya götürüyorlar.
Si on essayait de piquer ma nana, je serais un homme.
Biri kadınımı almaya çalışsa ben vermem.
On va avoir la SSA sur le dos.
Şu İnsan Hakları Derneği'yle başımızı belaya sokacaksın.
Ce n'était pas exceptionnel.
Bir projeye başlamışsa alışılmadık sayılmazdı.
Je vous contacterai.
Bu uzun bir hikaye mi? - Hayır. - Bir kıssa mı?
S'il pense sa notoriété volée, il pourrait vouloir se venger.
eğer onun ünvanı çalınmışsa, intikam istemiş olabilir. Pardon.
Vous avez la moindre tâche sur vous, et vous pouvez être sûr que vos patients vont serrer les jambes et allez chez le Dr Chin.
En ufak bir olaya adın karışsa, iddiaya girerim ki, bir sürü hastan bacaklarını kapatıp, Dr. Chin'ın ofisine yürürler. Tamam.
"Le juge peut exclure un résultat de test " s'il y a violation de la procédure. "
Eğer test yöntemlerinde hata yapılmışsa Yargıç, uyuşturucu testini kabul etmeyebilir.
Sauf s'il n'a pas mangé, bu ou bougé, c'est impossible qu'il ait été là comme il le dit.
Eğer ki hiç bir şey yememiş, hiçbir şey içmemiş, kısacası hiç kımıldamamışsa, o gece bize söylediği gibi o otel odasında olmasının imkanı yok.
Si le numéro deux n'est pas corrompu, j'aurais remplacé un bon juré par un mauvais.
Ya 2 numaralı jüri satın alınmamışsa? İyi bir jüriyi kötü bir yedek jüri ile değiştirmiş olurum.
Son regard te disait plutôt "t'es nul".
Eğer sana bir bakış atmışsa, bu "berbatsın" bakışıdır.
Quelqu'un a dû se laisser emporter, mais ça m'étonnerait que le SARV recrute ses membres au Kerala.
- O heyecan içinde birisi kendini kaybetmiş. Fakat bu piyade eri Kerela'da askere alınmışsa bu beni çok şaşırtır, hayrete düşürür.
Si Clovis conspire avec les Séparatistes, tu ne devrais pas te retrouver près de lui.
Clovis bir ayrılıkçı komplosuna karışmışsa olman gereken son yer onun yanı.
- Oui, très bien.
Taze sıkıImışsa daha iyi olur.
- Je vous répète que si elle a fait quelque chose de mal, elle l'ignore.
Fena bir şey yapmışsa bile bundan tamamen bihaber.
Si elle est contaminée, il faut lui extraire cet organisme.
Ona da bulaşmışsa organizmayı vücudundan çıkarmalıyız.
Vous avez peut-être été contaminé.
Walter, ya sana da o kurtçuklardan bulaşmışsa?
Si Merlin se trompe, il en assumera les conséquences.
Merlin'in söyledikleri yanlışsa, sonuçlarına katlanması gerekecek.
Mais si elle a changé de camp, il n'y a rien qui indique ce qu'elle a pu faire.
Fakat eğer yoldan çıkmışsa, ne zarar vermiş olabileceğini bilmiyoruz.
Derrière ça, il y en a un qui doit avoir un sacré complexe.
Bunu kim yollamışsa, Zodiac katiline kafayı takmış. Sana iyi şanslar.
" Si une maison rouge est en briques rouges, et une maison bleue, en briques bleues, en quoi est faite une serre?
"Eğer kırmızı bir ev kırmızı tuğlalardan, ve mavi bir ev mavi tuğlalardan yapılmışsa, yeşil bir ev neyden yapılmıştır?"
S'il utilisait l'air, il aurait mis cette bouche près du sol.
Eğer sıcak gaz kullanmışsa, zeminden buraya taşımış olmalı.
Et si mon père se trompait sur la magie?
Ya babamın büyü hakkında düşündükleri yanlışsa?
D'accord, écoute, si c'est elle qui a contracté l'assurance alors, à coup sûr, elle est coupable.
Eğer sigortayı kadın yaptırmışsa kadının suçlu olduğunu düşüneceğim. Ama kadının bu sabaha kadar bunlardan haberinin olduğunu bile sanmıyorum.
Si Justin Porter a travaillé sur cet ordinateur, il a dû laisser un indice qui nous mènera à lui.
Justin Porter Summer'ın bilgisayarında çalışmışsa mutlaka arkasında bir şey bırakmıştır. Bu bize onun yerini bulmamızda yardımcı olabilir.
Donc, le concepteur ne devait pas juste être brillant, mais aussi... ne pas attendre la gloire.
Bu yüzden bunu her kim tasarlamışsa sadece zeki değil aynı zamanda şan şöhretle işi olmayan biriymiş.
Si ce n'est pas le bon sort, ça va transformer Arthur en crapaud.
Eğer bunu kullanırsam ve yanlışsa, Arthur kurbağaya dönüşecek.
Si l'appendice était conservé dans le formol et rincé avant l'opération, il aurait pu être conservé depuis des années.
Eğer apandis ameliyat öncesi özel sıvıyla korumaya alınmışsa bozulmadan, yıllarca o haliyle muhafaza edilebilir.
Et que si elle est rouge faut la laisser tranquille Elle peut m'appeler sur mon cellulaire
Ama kızarmışsa, başına dert olmam Cep telefonumdan aranmalıyım
Parfois la mort est... violente, emplie de colère, de peur ou de toute autre émotion forte. Comme si l'esprit était resté.
Eğer ölüm, şiddet ya da öfke ya da korku ya da herhangi bir güçlü hisle kuşanmışsa bu ruhun gitmediği anlamına gelir.
- Si de la boue tombe dessus?
Tabii çamura bulanmamışsa.
Si ce vaisseau est conçu logiquement, vous arriverez dans un hangar, ni vus ni connus.
Düşman gemisini tasarlayan kişi aklı başında bir iş yapmışsa sizi ışınlayacağım yer, kargo bölmesi olmalı. Gözlerden ırak bir yer.
S'il a fait le coup, je lui file l'oscar.
Eğer bu adam bunu yapmışsa, bence akademi ödülünü alır.
Et alors?
- Bakmışsa ne olmuş?
Bon... Si c'était intentionnel, pourquoi pas.
Kasıtlı olarak yapılmışsa buna işkence diyebilirdik, evet.
Celui qui a créé l'humanité, ne trouverait aucune trace d'humanité ici.
İnsanlığı her kim yaratmışsa, burada insanlık bulamayacak.
Si elle avait une ceinture explosive?
Ya üzerine dinamit falan bağlamışsa?
Vous devriez avoir plus de bon sens.
Kraliçe hata yapmışsa bunu gençliğine vermek mümkündür.
Donc, si le tir mortel provient du second tireur placé ici sur le toi on devrait avoir un total de trois balles.
Balistik, kovanların otel odasındaki silaha ait olduğunu doğruladı. Yani öldürücü atışı çatıdaki başka bir nişancı yapmışsa o zaman üç mermi olması gerekir.
Et peut-être aussi physiquement, si Hillary a son mot à dire.
Evet Hillary'nin onunla bir işi kalmışsa belki fiziksel olarak da öyledir.
De tout ce qui est arrivé. Tu vas devoir vivre avec ça, seule.
Ne yaşanmışsa artık bununla yaşayacaksın.
Et s'il a été ouvert en tant que compte international, il le restera.
Hesap uluslararası bir banka üzerinden açılmışsa hiç bulamayabiliriz de.
Même s'il a fait une erreur, pourquoi est-ce qu'il n'aurait pas d'enfant?
Bir hata yapmışsa bile, niye bir çocuğu olmasın?
Il est poursuivi alors que son fils a été violé.
Neden oğlu tacize uğramışsa devlet Bay Ruiz'i dava ediyor?
Dans l'état où je l'ai vu, ça ne m'étonnerait pas qu'il fasse une bêtise.
Onu öyle kötü gördüm ki aptalca bir şey yapmışsa şaşırmam.
Si c'est changé avant que Bill Bob ne s'endorme c'est comme s'il n'y en avait pas.
Billy Bob uyumadan önce konulmamışsa hiç konulmamasıyla aynı şeydir.
Si c'est faux?
- Ama ya yanlışsa? - Parolayı gir.
- Si c'est faux?
- Ya yanlışsa? - Kapat şu çeneni.
Contre vents et marées
Her ne kadar hayallerin sekteye uğramışsa da
Grâce à la musique gratuite et les procès des amis des Grammy's.
Müzik işinde pek para yok. Grammy törenine katılan herkes dava açmışsa daha da kötü.