English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / French → Turkish / Tangerine

Tangerine translate Turkish

49 parallel translation
Mandarine,
Tangerine, hey
C'est ma Mandarine...
Benim Tangerine'im...
Mandarine, Quand elle danse
Tangerine, ah Bir dans eder
Tu n'avais pas un chien appelé Tangerine?
Senin eskiden de Tangerine adında bir köğeğin yok muydu?
J'avais un chien- - Tangerine. C'est vrai.
Yavru bir kanişim vardı ve okulun son yılllarıydı.Tangerine. Doğru.
Comment une personne pourrait avoir deux chiens- - avec 25 ans d'écart- - qui s'appelle tout les deux Tangerine?
Aynı kişinin 25 yıl arayla adı Tangerine olan iki köpeği nasıl olabilir?
Tangerine?
Tangerine mi?
Et cette Tangerine est noire.
Ve bu Tangerine siyah.
" Place Tangerine dans un bon foyer.
Tangerine'iyi birilerine verin Rahatlayamıyorum.
Deux martinis tangerine, s'il vous plaît.
İki Tangerinis, lütfen.
Puissant, rond... des notes de tangerine... de pêche...
Zengin. Yuvarlak. Narenciye katmanları...
Quel est son nom? Tangerine?
Adı neydi, Tangerine miydi?
C'est tangerine.
Mandalina rengi.
Ma grand-mère tenait un restau à Tangerine, en Floride.
Anneannemin Tangerine, Florida'da bir restoranı vardı.
J'ai pensé aller voir si la maison de ma grand-mère est toujours là. À Tangerine, en Floride.
Tangerine, Florida'ya gidip anneannemin evi hâlâ duruyor mu bakmayı düşünüyorum.
Mon groupe, Blue Tangerine, joue gratuitement.
Grubum, Blue Tangerine, ücretsiz bir konser veriyor.
- La nouvelle démo de Blue Tangerine
- Bu Blue Tangerine'ın yeni demosu.
J'ai besoin de Tangerine et de quelques amuse-bouches.
Tangerine'e ve ektradan birkaç şeye ihtiyacım var.
Tangerine.
- Tangerine.
"Tangerine"?
- "Tangerine" mi?
Surtout cette Tangerine!
Özellikle de Tangerine'nin.
Dans la limo, il y avait une autre fille du nom de Tangerine.
Limuzinde Tangerine adında bir kız daha vardı.
Elle s'appelle Tangerine.
Tangerine isminde.
Et je ne crois pas que ça a fait rire son amie Tangerine non plus.
Ve arkadaşı Tangerine içinde, şaka gibi olmadığını sanıyorum.
On en est où avec la fille disparue, Tangerine?
Kayıp kişiden ne haber var, Tangerine'den?
Il se pourrait qu'on trouve la batterie au même endroit que Tangerine.
Tangerine'i bulacağımız yerde bateriyi de bulabiliriz.
C'est Tangerine, la fille disparue.
Bu kayıp kızımız Tangerine.
Il a écrit une dédicace au bas. "Pour Tangerine".
Tangerine için altına bir not eklemiş.
Oui, car si Tangerine l'a déchiré, ça signifie qu'elle l'a touché.
Evet, çünkü Tangerine yırtsaydı buna dokunduğu anlamına gelirdi.
Nous avons une identité pour Tangerine.
Tangerine'nin kimlik bilgilerine ulaştık.
Commençons par le téléphone de Lex Young et une série de photos de lui avec Tangerine.
Lex Young'ın telefonuyla başlayalım. Ve Tangerine ile çekilmiş fotoğraflarla.
Comme la jeune et douce Tangerine flattant une rock star vieillissante en devenir.
Aynı genç ve tatlı Tangerine gibi. Yaşlanan rock yıldızı heveslisine bir yaltakçı.
Et bien, je pense que les paroles chiffonnées qu'on a trouvé disent que Tangerine, à un moment, s'est peut-être dégonflée et voulu s'affranchir.
Bence, yırtık bulduğumuz şarkı sözlerinde Tangerine'nin bir şekilde dolandırıcılığını ortaya çıkarttığı yazıyordu. Belki gerçekten bir şeyler hissetti.
Qu'en est-il de Tangerine?
- Peki ya Tangerine?
Vous savez, on finira par trouver l'autre fille, Tangerine.
Diğer kız Tangerine'i de bulacağız.
Donc si vous cherchez ce qui est arrivé à Lex et Marcy, vous devriez vous concentrer sur Tangerine et pas sur moi.
Lex ve Marcy'ye ne olduğunu araştırıyorsanız belki de Tangerine'den öğrenirsiniz. Benden değil.
Et elle dit "Comment peux-tu oublier un nom comme Tangerine".
"Tangerine ismini nasıl unutursun?" Dedi.
Écoutez, Tangerine, on a analysé votre ADN.
Bak, Tangerine, DNA'nı inceledik.
Je pense qu'après que Tangerine soit partie, vous vous pointez, et Lex était trop heureux, parce qu'il avait besoin d'aide pour les choeurs.
Tangerine çıktıktan sonra sen geldin. Ve Lex, çok mutluydu. Çünkü arka fonda biraz vokalist yardımı lazımdı.
Mais surtout, Je fais comme si je ne savais pas que mon mari a un rendez-vous hebdomadaire avec la strip-teaseuse Tangerine.
Ama çoğunlukla kocamın Mandalina adlı bir striptizci ile haftalık buluşmalarını bilmiyormuş gibi rol yapıyorum.
Non, en fait, une margarita à la tangerine.
Yok, onun yerine mandalinalı margarita olsun.
Euh, Tangerine Fanta, s'il vous plaît.
- Mandalinalı Fanta lütfen.
et voici Tangerine.
Ve bu da Tangerine.
Tangerine.
Tangerine.
- Tangerine.
Mandalina.
Va pour Tangerine.
Tangerine tamamdır.
C'est ça, Tangerine?
Tangerine bu mu?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]