Translate.vc / French → Turkish / Tania
Tania translate Turkish
242 parallel translation
J'aurais joué avec Grisha et Tania.
Grisha ve Tania ile oynayabilirdim.
Ceci est de la part de Tania, et ceci de Grisha.
Bu Tania'dan. Bu Grisha'dan.
Dans deux heures, je serai de retour. Moi, je vais attendre chez la mère Tarte avec Tania.
Ma Tarte'de, Tania'nın yanında olacağım.
Bon! He! Préviens Tania, hein!
Tania'ya da söyle.
La vérité, Tania. Et combien que tu l'as vendu?
- Sen mi ele verdin?
Tania... Tu diras aux amis de s'occuper de lui...
Tania, senin Inès'i teselli etmen gerekecek.
Tania a été enterrée sans honneurs, derrière le village, sous un bouleau.
Tanya köyün dışında bir huş ağacının altına bir şeref payesi olmadan gömüldü.
Et bientôt sont arrivés ceux pour qui Tania a déblayé la voie vers l'Ouest, durant les longues nuits de décembre.
Sonra batıya doğru yürüyenler geldi, Tanya o karanlık Aralık gecesinde hayatını tehlikeye atmıştı.
- Pas encore.
- Bugün olmaz Tania.
Il est avec Tania!
Yanında Tania var.
Elle s'est approchée... et elle m'a dit : "Tu viens te promener?"
"Merhaba Tania, küçük bir yürüyüşe çıkalım mı?" dedi.
Tania Romanova ne vient jamais?
Söylesene, kızımız Romanova hiç bu odaya gelir mi?
Tania est la seule qui soit admise là.
Romanova olmalı. Buraya izni olan bir tek o var.
On m'appelle Tania.
Arkadaşlarım Tania der.
Il faut comparer les plans de Tania à ceux de votre architecte.
Tania'nın planıyla senin mimarın planını karşılaştıralım.
Je sais.
Ben de öyle duydum. - Tania! - Evet?
Tania.
Tania!
Réveillez-vous ou je vous laisse ici, vous m'entendez?
Tania, uyan yoksa seni bırakacağım, duyuyor musun?
Il faut suivre le plan de Nash.
Tania! Bu Nash'ın kaçış yolu. Anlıyor musun?
Voici Tania.
Bu Tania.
Tania pleure.
Tanya üzgün.
Tu sais, Tania Degano?
Tania Degano yu hatırladın mı?
Quand je pense à l'horreur de Porpoise Spit, je pense à Tania Degano et aux idiotes avec qui elle traînait.
Bir ara Porpoise Spit'in ne iğrenç olduğunu düşünürken Tania Degano ve onun bazı aptallarla takıldığı zamanları düşünüyorum.
Lune de miel avec Tania.
- Tania'nın balayı için geldiler.
Ton verre tu te le fous au cul.
Şimdi güzelce iç ve kıcının üzerine otur Tania.
Gricha, va chercher Tania.
Hadi sen biraz dışarda oyna.
Cadeaux de Tania et Gricha!
Bir sürü hediye getirdim. Grisha'yı gördüm.
Tania sait lire et elle apprend à lire à Gricha.
Çok büyümüş. - Hatta okuma yazma bile öğrenmiş.
Dolly a emmené Gricha et Tania à une fête.
Dolly, Grincha için bir parti veriyormuş.
Tania était déguisée en marquise.
Fransız Markisi kılığına girecekmiş.
C'est la vérité, Tanya.
gerçekten Tania.
C'est comment, déjà?
Tania, adın neydi?
Regardez, c'est Tania!
Baksana Tanya.
Tania?
Tanya mı?
Le corps de Tania Riley, 6 ans, 4e victime d'une série de meurtres, a été découvert la nuit dernière dans le Queens.
Seri cinayetlerin 4. kurbanı olan Tania Riley'nin cesedi dün gece Queens'te bulundu.
" J'envoie la foudre en toi, Tanya.
İçine sıcak oklar atarım Tania.
- C'est moi, Tania.
Benim, Tania.
Tania Asher, je bosse pour le groupe.
Ben Tania. Grupla çalışıyorum.
Ténia, c'est ça?
Adın Tania, değil mi?
Tania est un peu ma fille
Tania öz kızım gibidir.
Que s'est-il passé, Tania?
Ne oldu, Tania?
Au sujet de Tania
Konu Tania.
Les Allemands jettent tout dans la bataille
Dinle, Tania. Almanlar ellerinden geleni ardına koymuyorlar.
- Reste là-dedans
- Boruya gir, Tania!
Tu vas me trouver un grand morceau de verre
Tania, büyük bir cam parçası bul.
Ton amie Tania tu l'as vue?
Arkadaşın Tania'yı gördün mü?
Tu as parlé à Tania pour moi?
Benim için Tania'yla konuştun mu?
Tiens, Tania!
Merhaba, Tania.
Tania!
- Hayır, ben - - Tania!
Tania...
Tanya
- "Attente"
- Tania, misafirimiz var.