Toot translate Turkish

"A des prix defiant toute concurrence."

Toot Schors kadar ucuz değil belki ama sanırım fiyatını uygun bulacaksın.

Toot-toot-toot-toot?

Dıt-dıt-dıt-dıt.

Le signal de ligne occupée c'est toot... toot... toot... toot.

Meşgul sinyali böyle. Dıt... dıt... dıt... dıt.

- Merci, Melle Toot.

- Teşekkür ederim, Bayan Toot.

- Salut, Toot.

Hey, Toot. - Hey, G.

Tu crois qu'on s'en sortira?

Sence hiç buralardan kurtulabilecek miyiz, Toot?

Tu es le seul à qui je puisse parler, tu sais?

Konuşabildiğim tek kişi sensin. Bunu biliyor musun, Toot?

Pourquoi est-ce que tout est si noir?

Neden her şey bu kadar siyah, Toot? Bilmem.

Toot, emmène les petits à la voiture.

Toot, çocukları arabaya bindir.

Debout, Toot.

Ayağa kalk. Haydi, Toot.

Du calme, Toot.

Sessiz ol, Toot.

Difficile de garder son sérieux, quand Toot fait l'andouille.

Toot, idamlık gibi davranırken ciddi görünmek çok zordur.

Toot-a-loo!

Sen burada mıydın?

Voici Toot-Toot.

Bu toot toot.

Souries, Toot-Toot.

Neşelen, toot toot.

Bart satisfait ici une évidente carence émotionnelle.

Bart'ın toot - tootu duygusal olarak tatmin ettiği açık.

Toot toot, regarde.

Toot - toot, bak!

Excusez moi Mme Toot, mais je dois vous parler de mère à mère.

Affedersiniz, bayan Toot fakat sizinle özel olarak konuşmak istiyorum.

Marge, Toot toot et son fils se sont enfuis.

Marge, Toot - toot ve oğlu kaçtı.

Toot toot a emmené Bart au plus haut point de la ville, le nouveau clocher de la plus importante Eglise de Springfield.

Toot - toot, Bart'ı, Springfield'ın en yüksek noktası olan yeni çan kulesine götürdü.

Qui est aussi le fils de Toot toot.

O da Toot toot'un çocuğu.

Toot toot, j'ai quelque chose pour toi.

Toot - toot, sana bir sürprizim var.

# Toot, toot, hey, beep, beep #

Buralarda bir yerde kartvizitim vardı. - Mode'dan mısınız? - Evet.

Je crois que Toot n'a pas pu venir.

Sanırım Toot yetişemedi, ha?

Je crois que Toot a choisi de présenter ses condoléances en buvant.

Toot başsağlığı sunmak yerine, içmeyi tercih eder sanırım.

- Oh, Toot.

- Toot.

Toot n'a pas beaucoup changé.

Toot çok değişmedi, di mi?

Toot n'est pas bien placé pour désigner les coupables.

Toot kimseyi suçlayacak durumda değil.

Toot?

Toot!

Toot boit, tu sais.

Çok içiyor, malum.

Kent Baffler, moi, Toot, Papa Joe et Skip Stockwell, on était la Horde du West Side.

Kent Baffler, ben, Toot, Pope Joe ve Skip Stockwell...

C'était pas Toot?

- Toot değil miydi?

Tu te souviens de ce que Toot disait à propos des habits retrouvés?

Geride bırakılan kıyafetler hakkında Toot'un söylediklerini hatırlıyor musunuz?

Toot pourrait bien nous faire une blague.

Toot bizimle dalga geçiyor olabilirdi.

- Pas concernant Toot.

- Toot ile ilgili bir şey yok.

- Toot Embry.

- Toot Embry.

Tu as vu Toot et ce qui s'est passé.

Toot'u gördün, olanları gördün.

- Le fils de Toot.

- Toot'un oğlunu.

Et Toot?

Ya Toot?

Vous voyez, Caroline, le problème... c'est que mes nouvelles chansons font oompah, oompah, mais souris sauteuses font seulement "toodle-toot", comme ça.

Sorun şu ki Caroline... Yeni şarkılarım tadam tadam diye çalınıyor ama fareler yalnızca tırınım tırınım diye çalıyorlar.

Toodle-toot. Toodle-toot.

Tırınım tırınım.

Et je vous salutey-rooty toot-tooty aussi, mes amis.

Ve sana da mer-haaa-baaa-blaaa-blaaa arkadaşım.

Aussi connu sous le nom de... TOOT.

Diğer adıyla, TOOT.

Ils se sont... télétransportés hors de l'OSS.

TOOT'u kullanarak OSS'den kaçtılar.

Reviens, Pooter Toot!

Geri dön, Pooter Toot!

♪ each time they il toot ♪

* Neşeyle karşılar her melodiyi *

Je le "toot" pour que tu le "boot" références rap

Ben öttüreceğim ki tekmeleyebilesin.

Pourquoi... Pourquoi tu n'irais pas un peu plus cool sur le "toot"?

Neden tekmeleme kısmını rafa kaldırmıyorsun?

On doit tuer ça dans l'œuf "tout de suite".

biz bunu büyümeden engellemeliyiz, "toot sweet."

Tout de suite, et je ne parle pas des bonbons Toot Sweet...

Hemen gel.

# Toot, toot, hey, beep, beep #

Çok parlak.