Valentino translate Turkish

Les Fairbanks, les Gilbert, les Valentino!

Fairbanks'lar, Gilbert'ler, Valentino'lar!

Valentino disait que pour le tango, il fallait du carrelage. Venez.

Valentino, "Tango için mermer zeminden daha iyisi yoktur." demişti.

- Pas après Valentino.

- Valentino ile aynı yerde olmaz.

Il vous faut un Valentino, un joueur de polo, une vedette.

Sen bir Valentino istiyorsun, polo oynayan, gösterişli birini.

Valentino a dansé dessus.

Valentino burada dans edermiş.

À l'âge d'Harriet, c'était Byron... et puis Valentino...

Harriet'in yaşındayken Byron vardı.

et puis je me suis éprise du laitier.

Sonra sanırım Valentino oldu. Sonra da sütçüye âşık oldum.

Ouvert les veines à la mort de Valentino.

Valentino ölünce bileklerini kesti.

RudoIph VaIentino.

Rudolph Valentino.

Elle vient d'acheter l'ancienne villa de Valentino.

Geçenlerde Valentino'nun olan şu şahane yeri yeri satın aldığını biliyorsun.

Je voudrais un avis masculin sur Rudolph Valentino.

Rudolph Valentino hakkında bir erkek görüşü almak istiyorum.

J'ai travaillé avec Valentino et Ruth et Gehrig...

Johnny Gilbert, Antonio Valentino ve Lois Garret'le çalışmıştım.

Madame Valentino.

Bayan Valentino.

Zani, Ricci et Valentino.

Zani, Ricci ve Valentino.

Dans le milieu, iI est connu sous le nom de Valentino.

Yeraltında Valentino olarak bilinir.

Et quand a-t'elle pour la dernière fois refusé du Dom Perignon en faveur des charmes irrésistibles du Valentino de la coiffure?

Mesela, Dom Peringnon'ı geri çevirip alınmak yok, etkileyici bir İtalyan şarabı istediği oldu mu hiç?

Toute ma vie, j'ai rêvé d'être filiforme pour pouvoir m'habiller Bill Blass ou Valentino.

Hayatım boyunca ince bir bedenim olsun istedim cünkü Bill Blass ya da Valentino kıyafeti giymek istiyordum.

En me faisant sortir, tu te paies le nouveau Valentino.

Ben buradan kurtulacağım, sen de Valentino'dan beri en gözde bekarı kapacaksın.

Machine ne demandait pas ça à Valentino.

Adı neydi, Valentino'ya böyle sorular sormamıştı.

- Valentino!

Valentino.

Extraordinaire, Valentino.

Yol alıyoruz, Valentino.

Il a toujours eu cet air de star de cinéma des années 20, à la Valentino.

Her zaman eski tarz film yıldızları gibi bir görünüşü vardı.. Valentino gibi.

Lui, c'est Valentino et moi c'est Mickey.

Yani o Valentino ve ben Fievel.

Je m'appuiais en arrière et tu m'embrassais comme Rudolph Valentino.

Geriye uzanırdım, sen de beni Rudolph Valentino gibi öperdin.

Valentino, Escada, Oscar de la Renta.

Valentino, Escada, Oscar de la Renta.

Dis donc, toi, c'est un Valentino à 1 200 $.

Krom? Size birşey diyeyim. Bu 1.200 Dolar'lık bir Valentino takımı.

Valentino Couture?

Valentino.

Il a mon penchant pour Valentino et les lunettes Oliver Peoples.

Valentino takımlarına ve Olivır Pupıl gözlüklerine bayılır.

Je suis le Capitaine Valentino Di Pasquale.

Ben Yüzbaşı Valentino Di Pasquale.

Je suis passée voir comment va Valentino s'il s'était remis de ses émotions après le club.

Klüpteki korkunç olaydan sonra Valentinonun nasıl olduğunu görmeye geldim.

Je vais te faire l'amour à te faire oublier Rudolph Valentino.

Seninle öyle bir sevişeceğim ki Rudolph Valentino'yu hatırlamayacaksın bile.

Je vois... Rodolphe Valentin, Jean Vessmuler... Gari Cooper!

Sende Rudolph Valentino Johnny Weismuller Gary Cooper.

Mon Valentino.

Büyük aşığım. Valentinom. Komik Valentinom.

- On dirait Valentino.

- Valentino'ya benziyorsun.

Chez Valentino, au Véniticien.

Valentino Venedik'teki.

Appelé Guido Valentino. Une carrière de criminel.

Guido Valentino olarak bilinir.

- Guido Valentino?

Guido Valentino mu?

Avec des noms comme Vic Gera et Guido Valentino, quoi d'autre?

Vic Gera ve Guido Valentino gibi isimlerle, başka ne olabilir ki?

As-tu piqué le Valentino de Mme Busberger, espèce de coquine?

Bayan Busberger'in Valentinosunu mu aldın, seni yaramaz kız?

Je t'ai vu baver devant la dernière fois, chez Valentino.

Valentino'da bu elbiseye nasıl baktığını görmüştüm.

Maintenant, les gars, je ne peux vous dire si c'est Errol Flynn ou Rudolph Valentino.

Şimdi beyler, yemin ederim Errol Flynn mi yoksa Rudolph Valentino mu çıkaramıyorum

Ce n'est pas négociable! Dites à Valentino que c'est Anthony DiNozzo. C'est un ami.

Valentino'ya, arkadaşı Anthony DiNozzo'nun aradığını söyle.

Valentino's, hein?

Valentino'nun yeri mi?

Écoutez, Valentino, attendez jusqu'à demain.

Bak ne diyeceğim, Çapkın... yarına kadar bekle.

Hauser utilise une "Valentino" fabriquée par Olivetti.

Gazeteci Paul Hauser... Olivetti'nin bir modelini kullanıyor.

S'il sentait l'argent... Valentino.

Eğer para kokusu alıyorsa, tamamdır.

Ici, j'ai du Gucci. Un peu de Valentino.

Burada da Gucci'lerim, Valentino'larım var.

Je porte du Valentino, bon sang!

Valentino giyiyorum, yukarıdakinin aşkına.

"Tout ce qui se trouve dans ce casier te revient, Valentino."

"Dolabımdaki her şey sana kalsın, Valentino."

- Qui est Valentino?

- Valentino da kim?

Vera a trouvé son ami, Valentino.

Vera arkadaşını buldu, Valentino'yu.