English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / French → Turkish / Vlog

Vlog translate Turkish

34 parallel translation
Trickster a posté un Vlog. Tu dois voir ça.
Hilebaz denen bu herif yeni bir video daha yayınladı.
Et mon blog, mon vlog,
Blog'uma, vlog'uma, parfümüme, moda çizgime ne olacak?
Pour connaître les prochaines dates et voir mes divagations sur mon vlog, ou laissez un message.
Sonraki gösteri tarihleri ve, video bloğumdaki en son çılgınca ve heyacanlı konuşmalar için, ya da istiyorsanız buraya mesaj bırakın.
Son dernier post sur son Vlog en parlait.
Onun son video blog gönderiside bununla ilgiliydi.
C'était une continuation de son très populaire Vlog, ce journal intime en ligne qu'elle entretenait sur sa lutte pour devenir actrice et comment toutes les filles avec qui elle avait commencé avaient abandonné leurs aspirations pour des hommes, ce qui faisait de Judy "La dernière en lice".
Aslında o, onun başlattığı oldukça popüler video bloğunun bir eklentisi, oyuncu olarak iş bulmak ve erkekler için kendi isteklerinden vazgeçmeye başlayan kızlara yardım için bu internet video günlüğünü kullanıyordu ki Judy'de Son Kalan Kadın'dan ayrıldı.
J'étais sur l'ordinateur de Judy, j'ai trouvé un dernier message sur le vlog.
Judy'nin bilgisayarını inceliyordum, ve video blog sitesine son girişini buldum..
Maintenant repassez-moi le vlog de Judy.
Şimdi, tekrar Judy'nin video bloğu, Buzz.
Vous savez ce qui n'est pas visible... sur son vlog?
Onun, son video blog çekiminde gözükmeyen ne biliyor musun?
On ne le voyait donc jamais dans sa chambre sur son vlog.
Bu yüzden, hiç bir videoda yastığı yatak odasında görmedik.
Hier, j'ai parlé de capacité d'écoute sur mon vlog.
Dün gece dinleme kabiliyeti hakkında çalışma yapmıştım.
- C'est pour mon vlogue.
- Vlog'um için.
- Non, c'est un blogue vidéo, un vlogue.
Hayır, bu video blogu. Vlog.
Tu devrais demander à Mandy qu'elle te parle de son Vlog.
Mandyle vlogu hakkında konuşmalısın.
Vlog?
Vlog mu? Evet.
Je sais pas, parfois quand je bouge mon Vlog tape...
Ne zaman hareket etmeye kalksam, vlogum şuraya değiyor...
Il tenait un VLOG.
- VLOG tutuyormuş.
En pensant que ça allait être sa dernière entrée sur son blog.
Sanırım en son VLOG girişi bu olacaktı.
Selon le blog de Pete, vous étiez plutôt bon amis.
Pete'in VLOG'una göre siz oldukça iyi arkadaşmışsınız.
Ecoute, oublie mon VLOG.
İnternet sitemi unut.
C'est un vlog.
Bu bir vlog.
Alors, Alexis, je, um... J'ai trouvé ton vlog, et en plus il super mignon, mmmm
Şimdi Alexis, ben senin vlogunu buldum ve çok da hoş olmasına karşın...
C'est juste un vlog idiot.
Bu sadece saçma bir vlog.
Bienvenue sur mon vlog.
Video bloguma hoş geldiniz.
Et tu es Joe McAlister, le maître du vlog. et @ neithernorrie, qui massacre le monde avec 140 caractères à la minute.
Sen video blog ustası Joe McAlister'sın sen de tek seferde 140 karakterle dünyayı katleden @ neithernorrie'sin.
Je vlog sur les bougies.
Mum vloggerıyım ben.
- On a un truc sur le vlog de Lise.
John, Lise'nin video blogunda bir şey buldu.
Si c'est une vidéo et non un texte, cela s'appelle un vlog, pas un blog.
Biri yazı yerine video paylaşıyorsa, buna blog değil video blogu deniyor.
Votre Honneur, puis-je poster la vidéo de Slider sur mon vlog?
Sayın hakim, Kaypak'ın videosunu bloğuma yükleyebilir miyim?
Avez-vous vu son vlog?
Video bloğunu gördünüz mü?
Hola, shalom, coucou et bienvenue dans Le monde de Ramona, mon vlog qui explore le monde de Ramona, présenté par moi, Ramona!
Hola, shalom, nasılsınız? Ramona'nın dünyasına hoş geldiniz. Ramona'nın hayatını anlatan vlogum.
S'il vous plaît me dire que vous ne regardez pas votre propre vlog.
Lütfen kendi video bloğunu izlemediğini söyle.
Je vais lancer un vlog et voir où ça m'entraîne.
Video blogumu açıp nereye varacağını göreceğim.
Salut, c'est Emily Stevens, et c'est mon vlog.
Merhaba, ben Emily Stevens, ve şuan vlogumu izliyorsunuz.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]