English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / French → Turkish / Walking

Walking translate Turkish

189 parallel translation
Pour retrouver Levi, l'Ours qui marche.
- Levi Walking Bear'i almak için.
- L'Ours qui marche.
- Walking Bear.
Lomax, Levi, l'Ours qui marche.
Lomax, bu Levi Walking Bear.
"Walking My Baby"!
Walk My Baby.
Je regardais "Walking My Baby".
"Walking My Baby" yi izliyordum.
"Walking My Baby" dure 1 heure et 45 minutes.
Walking My Baby'nın akış süresi bir saat 45 dakikadır.
Attendez, je vais chercher "Walking My Baby".
Yani... Şey, bir dakika. Walking My Baby'yi bulacağım.
{ c : $ 88FF00 } { y : bi } We're walking in the air
Havada yürüyoruz,
{ c : $ 88FF00 } { y : bi } We're walking in the air,
Havada yürüyoruz,
Ces 2 secondes de silence, c'était le Mime Marceau dans "A contre-vent".
Bu 2 saniyelik sessizlik, Marcel Marceau'nun yeni hiti Walking In The Wind'di.
On n'en trouve qu'à la rivière Little Walking.
Bu taş sadece, "Küçük Gezinti Nehrinde" vardır.
La rivière Little Walking part d'ici.
Küçük Gezinti nehri buradan başlar.
They're walking in.
İçeri giriyorlar.
Je suis mon chemin sans aucun souci.
Walking down the street, not a worry in sight.
Va-t-il se souvenir de "Walking on Sushine"?
Peki Seymour yine "Walking on Sunshine" söylemeyi hatırlayacak mı?
Pourquoi tu chantes "Walking on sunshine"?
Ne oldu, Seymour? Gün ışığında mı yürüyorsun?
C'est tant mieux. "Walking on Sunshine", c'est naze.
Ama bu iyi bir şey. "Walking on Sunshine" çok sıkıcıydı.
En descendant la grand-rue Tout le monde s'en va chanter
Walking down to Main Street Everybody's gonna sing
" We're walking in the air
- Onlara doğru, onlara doğru...
Et vous savez que j'ai toujours adoré chanter These Boots Are Made for Walking, avec ma petite chorégraphie.
Neyse, "These Boots Are Made For Walking" i nasıl söylediğimi bilirsiniz, özel dansımla birlikte.
"Walking on sunshine"?
"Walking on sunshine" mı?
"l'm walking on sunshine"
# I'm walking on sunshine #
Très beau walking spinner!
Güzel bir topaç hareketi.
Vous êtes ici pour la presse. Seulement je n'achète pas votre geste digne de "Dead man walking".
Ortağının senin sattığını sanmasını bilmek.
Je me sens comme un zombie.
( Ç.N : Brooke'nun'Dead Man Walking'filmine yaptığ atıf. )
We'll start out walking and learn to run
# Yürüyerek başladık ve koşmayı öğrendik #
We'll start out walking and learn To run
# Yürüyerek başladık ve koşmayı öğrendik #
Family Guy Believe It Or Not, Joe's Walking On Air
Family Guy İster inan ister inanma, Joe yürüyor Çeviri :
Eh bien, je t'ai entendu arriver- -
Well, I heard you walking by... Senin geçtiğini duydum..
Quelqu'a foiré, m'a vendu and now you guys are walking around investigating it like the Keystone Kops.
Beni ele verdi ve işleri berbat etti. Şimdi de siz etrafta gezinip soruşturma yapıyorsunuz.
STILL WALKING
BİTMEYEN YÜRÜYÜŞ
Torchwood - 2x07 Dead Man Walking
Sezon-2 Bölüm-7 "Dead Man Walking"
# When I saw old Carmen and the Devil walking side by side
# When I saw old Carmen and the Devil walking side by side
You can say what you want l'm not walking out
* İstediğini söyle, gitmiyorum hiçbir yere *
On va faire un mashup d'Halo et Walking On Sunshine.
"Halo" ve "Walking on Sunshine" şarkılarını birleştireceğiz.
l'm walking on sunshine
* Yürüyorum güneş ışığında *
She's walking down the street
* Kız yürüyor sokakta *
Walking With Mister Lee Circle sera en hommage à M. Lee Allen, le plus grand saxophoniste qu'ait produit cette ville.
Bu şehrin çıkardığı en iyi tenor saksafoncusunun.
- Walking Tall?
Walking Tall vardı.
Précédemment dans "The Walking Dead"...
Walking Dead'in önceki bölümlerinde...
I was walking down the street just a-having a think
Sokakta yürüyordum ve düşündüm.
Bienvenue à Walking with Dinosaurs.
"Dinozorlarla Gezinti" ye hoş geldiniz!
Brian était si... excité de m'emmener à Walking with Dinosaurs hier soir.
Brian beni "Dinozorlarla Yaşam" programına götüreceği için çok heyecanlıydı.
Jane, l'équipe de Walking with Dinosaurs a envoyé une vidéo du spectacle d'hier soir.
- Jane "Dinozorlarla Yaşam" programı ekibi dün geceki gösteriden bazı görüntüler gönderdi.
Précédemment...
The Walking Dead'in önceki bölümlerinde...
Right on walking on down the line
* Sürekli gelmeye devam ettiğini *
Quelqu'un a déjà fait "Walking on sunshine"?
"Gün Işığında Yürümek" i söyleyen oldu mu?
Tu as eu le temps de lire mon histoire sur Walking Dead?
Walking Dead hayran kurgumu okuma fırsatı buldun mu?
Dans la précédente saison de The Walking Dead...
The Walking Dead'in geçen sezonunda olanlar...
"Walking My Baby"?
Walking My Baby.
Start walking!
æ æ Yürümeye başlayın! æ

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]