Translate.vc / French → Turkish / Yaniv
Yaniv translate Turkish
44 parallel translation
Qu'en penses-tu, Yaniv? On demande un ravitaillement... ou survivrons-nous?
Yiyecek isteyecek miyiz yoksa bir sonraki dağıtımı mı bekliyeceğiz?
Yaniv, tu veux dire quelques mots?
Yaniv, son bir kaç söz söylemek ister misin?
Yaniv!
Yaniv!
Yaniv, sers-nous encore de ce Sashkimi.
Yaniv, bana biraz daha ver lütfen!
Yaniv. Tu ne quitteras pas l'armée, que tu le veuilles ou non.
İster beğen, ister beğenme ama, burdan gidemeyeceksin,
Comment va Yaniv?
- VeYaniv?
Le 13 août 2007, une des photos de Taniv est apparue dans le New York Sun.
13 Ağustos 2007'de The New York Sun'da Yaniv'in fotoğraflarından biri yayımlandı.
Trois mois plus tard, Taniv a reçu une toile de sa photo par la poste.
Üç ay sonra Yaniv fotoğrafının bir resmini postayla aldı.
Puis-je t'appeler Taniv plutôt que M. Schulman?
Ressam. Sana Bay Schulman yerine Yaniv desem olur mu?
Taniv partage un bureau avec deux cinéastes.
Yaniv ofisini iki film yapımcısıyla paylaşıyor.
Alex Yaniv Schulman, c'est le nev d'abby?
Alex Yaniv Schulman Abby'nin Nev'i midir?
J'ai pensé que ça pourrait te remonter le moral
Yaniv Schulman'dan meganfaccio'ya.
- Salut Taniv, c'est Angela.
- Selam, Yaniv. Ben Angela.
- Taniv.
- Yaniv.
C'est Taniv, chérie.
Yaniv, canım.
Je suis Taniv.
Ben Yaniv.
Quelqu'un devrait t'aider.
Biri sana yardım etmeli. Yaniv! Asla sana vermeyecek.
Yaniv!
Burada yardıma ihtiyaç var.
Je rentre chez moi, Yaniv.
Ben eve gidiyorum Yaniv.
Tu cherches quoi, Yaniv?
Sen ne bakıyorsun Yaniv?
Je raconterai à Yaniv ce que tu as fait, et il te foutra en l'air! Cassie!
Yaniv'e ne yaptığını söyleyeceğim ve senin ebeni sikecek!
Trois thés. Yaniv, les thés, vas-y.
- Yaniv, çaylar, hadi.
Je ne sais pas, Yaniv. C'est pas à propos de ça.
Bilmiyorum Yaniv.
Yaniv.
Yaniv.
Yaniv!
Yaniv? !
C'est qui ce Yaniv?
Yaniv de kim?
C'était Yaniv.
Tutuklanan Yaniv'di.
Yaniv Bodnar a été arrêté à Berlin.
Yaniv Bodnar, Berlin'de tutuklandı.
Dis-moi, Yaniv...
Söyle bana, Yaniv...
Allez, Yaniv.
Haydi, Yaniv.
En utilisant un alias, Yaniv embarqué dans l'avion pour Rome, et Bodnar est resté aux États-Unis.
Sahte isimler kullanarak, Yaniv, Roma'ya giden uçağa biniyor ve Bodnar Amerika'da kalıyor.
Les Marshals fédéraux interrogent Yaniv.
Federal görevliler Yaniv'i sorguluyor.
Tu ne connais pas toute l'histoire. Yaniv?
- Tüm hikayeyi bilmiyorsun.
Le frère d'Ilan.
- Yaniv? Ilan'ın kardeşi.
En utilisant un alias, Yaniv a embarqué dans un avion pour Rome et Bodnar est resté aux U.S.A
Yaniv, takma bir isim kullanarak Roma uçağına bindi ve Bodnar, Birleşik Devletler'de kaldı.
Oublie un peu Yaniv.
Yaniv'i unut.
Il n'abandonnera jamais Ilan.
Yaniv asla Ilan'ı ele vermez.
Tu t'es servi de Yaniv.
Yaniv'i kullandın.
Que répondez-vous au fait qu'un groupe extrémiste israélien a revendiqué les meurtres, son leader, Yaniv Levi, restant en liberté, sans surveillance aucune de vos forces de sécurité?
İsrailli radikal grubun cinayetleri üstlenmesi lideri Yaniv Levi'nin serbest kalması ve güvenlik güçleri tarafından takip edilmemesi konusunda nasıl cevap verirsiniz?
La police hollandaise, suivant des informations anonymes, a fouillé un appartement à Utrecht aujourd'hui, pour y trouver le corps de l'activiste israélien Yaniv Levi.
Hollanda polisi gizli bir kaynaktan edindiği bilgiye dayanarak bugün erken saatlerde Utrecht'te bir eve baskın düzenledi ve İsrailli eylemci olarak bilinen Yaniv Levi'nin cesedine ulaştı.
Yaniv Levi.
- Yaniv Levi.
Yaniv Levi est un chien d'attaque israélien... ils lui ont juste retiré la laisse.
Yaniv Levi, İsrail'in saldırı köpeğidir ve kendisinin tasmasını öylece çözüvermişler.
Sir, Yaniv a perdu son bras.
Komutan, Yaniv elini kaybetti.