Translate.vc / French → Turkish / Yasin
Yasin translate Turkish
59 parallel translation
Ton âge!
Yasin! Kac yasindasin?
Les Israéliens retrouvent Cheikh Yassin et Rantisi en plein Gaza.
İsrailliler Gazze'nin göbeğinde Şeyh Yasin'le Rantisi'yi aradı.
Le couple se prénomme Dauta et Yasin Ndele.
Çiftin isimleri, Dauta ve Yasin Ndele.
Je te présente Yacine.
- Bu, Yasin.
Où habitez-vous, Yacine?
Nerede oturuyorsun Yasin?
Dis-moi, Yacine, tu as un travail, actuellement?
Söyle bakalım, Yasin. Şu anda bir işin var mı?
Yacine?
Yasin!
- C'est ta nouvelle amie, Yacine?
Yeni arkadaşın mı, Yasin?
Vous connaissez Yacine?
Yasin'i tanıyor musunuz?
Yacine qui?
Yasin? Yasin kim?
Yacine Chikh.
Yasin Shire.
Il habite ici.
- Yasin Shire? - Burada oturuyor.
Qu'est-ce que tu fais ici?
- Yasin. - Burada ne arıyorsun?
Vous étudiez la théologie?
Yasin, ilahiyat eğitimi aldığını söyledi.
Yacine!
Yasin!
Je suis amoureuse de Dieu, Yacine. Tu le sais, tu comprends?
Ben Tanrı'ya aşığım Yasin, biliyorsun ama anlamıyorsun.
Mais il est pas là, Yacine!
Orada değil Yasin.
Karif Yasin est le seul encore vivant, et il est en détention.
Karif Yasin hayatta kalan tek üye, o da gözaltında.
- Yasin. Ramène-le pour interrogatoire.
- Yasin'i sorgu odasına al.
Karif Yasin?
Karif Yasin?
Le reste de ton groupe est mort.
Örgütteki herkes öldü Yasin.
- Rien de mauvais j'espère, Yasin.
- Hayırdır, Niyazi.
Tu venais dîner à notre table depuis tes 16 ans.
Gelip de masamiza oturdugunda yasin on altiydi.
Les fléchettes, c'est un jeu de comptoir. Tu fréquentes des établissements de beuverie depuis que tu es en âge légal.
Yasin tutmaya basladiğindan beri hayatin alkollü isletmelerde geçti.
Sheikh Yassin, Sheikh Marwan, Hassan Nasrallah. Arafat?
Şeyh Yasin, Şeyh Mervan, Hasan Nasrullah, Arafat.
Putain, mais t'as quel âge?
Su meshur Matt? Yasin kac ulan senin?
Osman Ahmed, Yasin Said.
Osman Ahmed, Yasin Said.
Yasin Said est né au Michigan.
Yasin Said Michigan'da doğmuş.
La nuit dernière, Yasin Said a télephoné à sa mère et a insisté pour qu'elle ne le visite pas demain.
Yasin Said de dün akşam annesini aramış ve yarın ziyarete gelme demiş.
Ça appartient à la cible quatre, Yasin Said.
4 numaralı hedef Yasin Said'e ait.
Comme tous les associés connus de Yasin.
Aynı şekilde Yasin'in tanıdıklarının hepsini.
Regardons dans son ordinateur.
Yasin'in laptopuna bakalım.
Le disque dur de Yasin Said.
Yasin Said'in laptop sabit diski.
Le quatrième, Yasin Said, est toujours recherché, et Mr Travers, le représentant de Samaritain, vient juste d'éteindre Research.
Dördüncü, Yasin Said hâlâ dışarıda. Ve Samaritan temsilcimiz Bay Travers az önce Research'ü kapattı.
Ne tuez pas Yasin Said avant d'avoir accédé au disque dur de son ordinateur.
Laptopunun sabit diskini ele geçirmeden Yasin Said'i öldürmeyin.
_
Yasin Said. Hedef soyutlanıyor.
Yasin Said approche à 180 mètres.
Yasin Said yaklaşıyor. 200 metre uzakta.
Désolé de t'interrompre Yasin.
Kusura bakma yolunu kesiyorum Yasin.
On va devoir retrouver Yasin Said.
Yasin Said'i tekrar yakalamamız gerekiyor.
Il faut qu'on trouve Yasin Said.
- Yasin Said'i bulmalıyız.
SERVICE DE GERIATRIE INTERDIT AUX MOINS DE 75 ANS
YAŞLILAR SALONU 75 YAŞIN ALTINDAKİLER GİREMEZ
L'oncle Yashin venait de Moscou.
Yaşin Amca Mokovalıydı.
1001 PATTES
Altyazılar : Nihat Yasin Emre
On le surnomme "Yachine", comme le goal des Russes.
Ona Yaşin diyoruz, şu Rus kaleci gibi.
Salut, Yachine.
Selam, Yaşin!
Yachine!
Yaşin!
- Quels sont vos liens familiaux?
Nereden akrabaları oluyorsunuz? Yasin.
- Yasin. C'était ma sœur.
Kız kardeşimdi.
Ma critique sur les pizzas à tapé dans l'œil de M. Matt Pittle de Pittle's Vittles, mon blog de cuisine préféré.
Millet. Pizza incelemem Mehmet Yaşin'in Tarifleri bloğunda dikkatini çekmiş. - En sevdiğim yemek blogunda!
Pittle veut qu'on fasse un dîner de 4 heures ce soir.
Yaşin bu akşama benimle akşam yemeği yemek istiyor.
C'est toi qui as écris l'e-mail de Pittle pour que j'abandonne la chambre.
Olamaz! Yaşin'in adını kullanarak bana mail attın sırf odayı sana bırakayım diye.