Translate.vc / French → Turkish / Yusuf
Yusuf translate Turkish
750 parallel translation
C'était le dernier jour de la saison de pêche au Sud de la Caspienne. Youssouf et Alyosha devaient rentrer en ville.
Balıkçılık sezonu bitince Yusuf ve Alyosha kasabaya geri dönerler.
FIN
Bizim Takım REDO1 SmokeKnows scarface21 Yusuf Kabadayı
Joseph, Jésus et Marie, aidez mon ami monsieur Bailey.
Yusuf, İsa ve Meryem, arkadaşım Bay Bailey'a yardım edin.
Bonsoir, Joseph, des ennuis?
Merhaba Yusuf, bir sorun mu var?
Simple. Joseph, faites venir Clarence.
Yusuf, Clarence'i çağır.
Je m'en sors bien, Joseph?
Nasıl gidiyor, Yusuf?
Jésus, Marie, Joseph...
- İsa, Meryem ve Yusuf!
Ce sont les ossements de Joseph, qu'on ramène chez lui.
Kendi ülkesinde huzura erecek Yusuf'un kemikleri.
Josiah, nous rentrons à Jérusalem.
Yusuf, Kudüs'e gidiyoruz.
Ben Youssouf vint à Valence pour s'assurer l'aide du peureux Al Kadir avant d'amener sa flotte aux rives d'Espagne.
Korkuyla saklanmış olan Berberi kralı El-Kadir'e yardım etmek üzere... Valencia'ya gelen Ben Yusuf'la birlikte vakit de gelmişti. Büyük ve güçlü ordusunu İspanya kıyılarına çıkarabileceğine emin olmak zorundaydı.
Seigneur Ben Youssouf, quel honneur!
Efendim Ben Yusuf, bu ne büyük bir şeref.
Surtout depuis que Ben Youssouf a débarqué.
Özellikle de tam şimdi, Ben Yusuf kıyılarımıza çıkmışken.
Ben Youssouf nous convie à nous battre à Sagrajas.
Ben Yusuf, bizimle Sagrajas önlerinde savaşmak istiyor.
De Valence, Ben Youssouf peut envahir toute l'Espagne.
Berberiler Valencia'yı ellerinde tuttukları sürece, Ben Yusuf oradan çıkarma yapabilir ve tüm İspanya'yı istila edebilir.
Ils redoutent Ben Youssouf.
Onlar da bizim gibi Ben Yusuf'tan korkuyor.
Quand nous aurons Valence, que Ben Youssouf essaye!
Öncelikle Valencia'yı alalım, sonra da Ben Yusuf almayı denesin.
Nous aurions battu Ben Youssouf... avec un peu plus d'hommes.
Ben Yusuf'u yenebilirdik! Biraz daha adamımız olsaydı kazanabilirdik!
Aidez-le à défendre Valence contre Ben Youssouf.
Valencia'yı Ben Yusuf'a karşı savunmak için lordumun yardımınıza ihtiyacı var.
Je l'ai envoyé en reconnaissance.
Onu, Ben Yusuf'u gözetlemesi için göndermiştim.
La flotte de Ben Youssouf.
Ben Yusuf'un donanması...
Nous rejetterons Ben Youssouf à la mer.
Kimse bizim önümüzde duramaz artık. Ben Yusuf'u denize dökeceğiz!
Joseph, fils de David, ne crains pas de prendre Marie pour épouse.
Ey Yusuf, Meryem'i kendine eş olarak almaktan çekinme.
Et ses frères, Jacques, Joseph, Simon et Jude?
Kardeşleri de Yakup, Yusuf, Simon ve Yahuda değil mi?
Qu'est-ce que Joseph a donc fait? Et Abraham, et Moïse?
Yusuf ne yanlış yapmıştı, ve İbrahim, ve Musa?
Mais pourquoi ne me dis-tu pas... où il est, en ce moment, ton Joseph?
Neden bana şimdi nerede olduğunu söylemiyorsun şu senin Yusuf'un?
Bien sûr, Joseph d'Arimathée!
Tabii ya. Aramatyalı Yusuf!
" les derniers mots de Joseph d'Arimathée 2
" Aramatyalı Yusuf'un son sözleridir.
- Venez au bureau du directeur.
Yusuf, lütfen hemen müdüriyete geliniz.
Youseff Alafa était un traître.
Yusuf Alafa bir haindir.
- Merci. Youseff Alafa.
Yusuf Alafa.
C'est mon chef de la sécurité.
Evet, benim güvenlik şefim. Yusuf?
Merci, Youseff.
Teşekkür ederim, Yusuf.
Youseff Alafa... et le premier secrétaire.
Yusuf Alafa. Ve, tabi, Birinci Katip.
Youseff Alafa l'enfermait là-dedans.
Yusuf Alafa onu hep kilitli tutardı, işte orada.
Je lui ai donné cette tasse.
Bu bardağı Yusuf'a verdim.
Il nous rejoignait à notre pause café et nous racontait des histoires cochonnes.
Oh. Her öğleden sonrası, Yusuf kahve molamızda bize katılır ve bize tekrarlanamayacak hikayeler anlatırdı.
Seuls Youseff Alafa et moi connaissions la combinaison.
Hayır. Yalnızca Yusuf Alafa ve ben şifreyi biliyorduk.
Il a dû être tué par les étudiants révolutionnaires qui l'ont poussé à voler et à tuer Youseff Alafa.
Şey, anlaşıldığı kadarıyla, o şu devrimci öğrenciler tarafından öldürüldü. Onlar onu kasayı soymuş ve Yusuf Alafa'yı öldürmüş gibi gösterdiler.
Le meurtre de Youseff Alafa est une tragédie.
Bu Yusuf Alafa'nın öldürülmesi, Komiser, çok acı verici.
Non seulement vous avez volé mais vous avez tué les deux hommes.
Sen sadece kasayı soymakla kalmadın, Yusuf Alafa ile Rahman Habib'i de öldürdün.
Jésus, Marie, Joseph.
İsa, Meryem ve Yusuf.
Achète avec moi, je m'appelle Yosef.
Benden al, adım Yusuf.
Yosef!
Yusuf!
Moi, Yosef!
Ben Yusuf!
- Attends!
- Bekle Yusuf!
"Fin"
Bizim Takım neco _ z SmokeKnows Yusuf Kabadayı scarface21 REDO1 batigol-7 HaDeS88
FI N
REDO1, scarface21, SmokeKnows, batigol-7, HaDeS88, Yusuf Kabadayı, neco _ z.
Vite, habille-toi!
REDO1, scarface21, Renard Yusuf Kabadayı, SmokeKnows batigol-7 ve neco _ z Çeviri :
Ben Youssouf est votre ennemi.
Düşmanınız, Ben Yusuf.
Youseff...
Oh, Yusuf...
Je vais devoir vous tuer alors.
REDO1, scarface21, HaDeS88 Yusuf Kabadayı, SmokeKnows batigol-7 ve neco _ z Sizi öldürürüm.