Translate.vc / Portuguese → Turkish / 150
150 translate Turkish
3,068 parallel translation
Não podes chegar a 150 metros de mim.
Bana 150 metreden fazla yaklaşamazsın.
150 metros!
150 metre.
Kingfisher 150.
Kingfisher 150.
Eu tomava nove comprimidos por dia e duas injeções gastava quase 150 dólares por mês em medicamentos, acima do meu seguro.
Günde dokuz hap ve iki sıvı ilaç alıyordum. İlaçlara sigortamın üzerine ayda 150-200 dolar harcıyordum.
Pressão sanguínea 105, 50.
Kan basıncı 150'ye 50.
Por 150, mas quero despir-me se te vais vir nas minhas mamas.
150 olsun ama göğüslerime attıracaksan üstümü çıkarmak istiyorum.
Em Julho de 2004, o advogado Mark Lanier chegou a acordo no processo contra uma das maiores Centrais de Compras dos EUA e os fabricantes de material hospitalar em mais de 150 milhões de dólares.
2004'te, Avukat Mark Lanier ülkenin en büyük satın alma organizasyonlarından birine ve onların tıbbî gereçler üreticilerine karşı 150 milyon dolardan fazla tazminat ödetecek bir dava açtı.
150 dólares.
Yüz elli dolar.
- 150.
- 150 dolar.
Quanto levanta? 150 quilos?
Kaç basıyorsun, 170 mi?
A hipoteca leva-me 300 mil, mando 150 mil aos meus pais, para os ajudar... quanto sobra?
300 bin dolar ev kredisine gidiyor. Aileme geçinebilsinler diye 150 bin yolluyorum.
Gastei 150 no carro, 75 em restaurantes, provavelmente uns 50 em roupa...
150 binini arabaya harcadım. Lokantalara yaklaşık 75 bin ve kıyafete de yaklaşık 50 bin verdim.
150 dólares cada.
Her biri, 150 dolar değerinde. Doğru.
Um morto. E o facto de recuperarem mais de 150 mil dólares até agora.
ÖIü bir adam ve şu ana kadar 150.000 dolardan para bulunmuş olması.
Área, 150 metros quadrados. Uma assoalhada e uma casa de banho. Porcaria de bairro.
45-50 metre, tek oda, tek banyo lanet bir mahallede, maksimum 600 dolar kirası olur.
Os lances começam em 150 dólares.
Artırma 150 dolardan başlar.
Ele está disponível para a semana, Mas ele leva 38 € por dia.
Gelecek hafta müsait, ama günlük 150 dolar istiyor.
Não te vou pagar 38 € Para passeares pela rua.
Sana öyle caddede dur diye 150 dolar ödemiyorum.
Tu fizeste 38 € num dia?
- Bugün 150 dolar mı kazandın?
Quem te disse que te ia pagar 38 € por dia?
- Sana 150 dolar vereceğimi kim söyledi?
Eu não me aproximaria nem a 150 quilômetros de lá.
Bir daha 150 kilometre bile yaklaşmam.
Já tiveste direito às tuas 6 onças.
Belirlenmiş 150 gram tüketimini yaptın.
Também é um processo colocar 150 mil falsos numa conta em menos de duas horas.
Başka neyin yolu yordamı vardır bilir misin? Emanet hesabının birine var olmayan 150 bin dolarlık bir gönderide bulunmak.
A 1.150 graus, 3 horas, é o que demora a desintegrar um cadáver.
2,100 derecede üç saat, cesedin ayrıştığından emin olmak için yeterli.
Acho que tem algo haver com a china à 150 anos.
Bence bu 150 yıllık Cin'le ilgili birşey.
32 mil dólares líquidos de 150 mil dólares bruto?
- Ciddi misin? 32 televizyon kanalına karşı 150 bin dolar mı yani?
Aposto, 150.
Varım, 150 dolar.
Estamos a procurar em todos os hospitais e clínicas num raio de 160 km, em busca de vítimas alvejadas, mas não há nada.
Evet... 150 kilometre içindeki bütün hastane ve kliniklerde... -... kurşun yarası olanları arıyoruz, ama daha bir şey yok.
- Não vou devolver 150 mil dólares.
- 150.000 doları geri vermem.
O Wade disse que a Loretta lhe deu 150 dólares para a levar de volta.
Wade, buraya getirmesi için Loretta'nın kendisine 150 dolar teklif ettiğini söyledi.
Sim, 10 minutos a 170, cheira a biscoitos a fazer.
150 derecede, 10 dakika, fırında kurabiye pişiyormuş gibi kokar her yer.
Estou a cerca de 150 metros a nordeste do teatro.
Opera'dan 150 metre kadar kuzeydoğu.
Tenho 150 % de certezas.
- Yüzde 150
O Hoyt diz-me que dormiste com todas as mulheres bonitas das redondezas.
Evet. Hoyt'un dediğine göre 150 kilometre içindeki bütün kızlarla yatmışsın.
Primeiro, pré-aquece o forno a 150 oc.
Öncelikle fırını 300 dereceye ayarla.
Primeiro, vou pré-aquecer o forno a 150 oc.
Öncelikle fırını 300 dereceye ayarlayacağım.
E ainda veio com uma ideia de por $ 150 extra...
Günün birinde bir fikirle geldi. 150 dolar karşılığında...
150g de anilhas, tem?
150 gram conta var mı sizde?
Estão aqui cento e cinquenta quilos de cocaína boliviana pura.
150 kilo saf Bolivya tozu var burada.
Temos um bastião comunista a 90 milhas da nossa costa.
Efendim, kıyılarımızdan 150 km mesafede bir komünist kalesi var.
A pedra é do período correcto, mas foi recentemente cortada e polida com uma tecnologia que não existia há 150 anos.
Gösterişi eski ama taş yakın zamanda 150 yıl öncesinde olmayan bir teknolojiyle kesilmiş ve parlatılmış.
Não podemos conviver com mísseis nucleares a 90 milhas da nossa costa.
Kıyılarımızın 150 km açığında nükleer füzeler konuşlandırmalarına müsaade edemeyiz.
Apanhámos uns 150 caranguejos...
150 yengeç kadar...
A temperatura média interna passou dos 65ºC e continua a aumentar.
Ortalama iç sıcaklık sadece 150 derece geçti fahrenheit ve yükseliyor.
Encontrei um emprego na Craigslist, ganho $ 150 por hora.
- Selam. Saatine 150 dolar veren Craiglist'te bir iş buldum.
Encontrei um emprego na Craigslist, ganho $ 150 por hora.
Saatine 150 dolar veren Craiglist'te bir iş buldum.
- 150 pelo menos.
- Nereden baksan 150.
Eu disse ao Richie que a tua taxa aumentou, e então vai dar-te 150 dólares.
Ayrıca Richie'ye ücretinin arttığını söyledim. 150 dolar verecek.
É aqui algures.
48 Saat Öncesi ( Ve 150 Yıl ) Burada bir yerlerde biliyorum.
Tens 1 m 50.
150 cm. boyundasın.
Quatro voltas, 242.89 Kilometros.
4 tur, 150.92 mil.