1940 translate Turkish

Os modelos de 1940 são mais suaves.

Ama 1940 modeller daha hızlı gidiyor.

Às 12h30 de 17 de Junho, de 1940, a França depôs as armas.

17 Haziran 1940, saat 12 : 30'da... Fransa teslim oldu.

'Em memória a John Montgomery Murdoch, meu camarada... de duas guerras, morto em ação em outubro de 1940'.

1940 Ekimindeki hava saldırısında ölen iki büyük savaştaki yoldaş ve arkadaşım JOHN MONTGOMERY MURDOCH'ın anısına.

Martinica, no Verão de 1940, pouco depois da rendição da França.

Martinik adası, 1940 yazı, Fransa'nın işgalinden hemen sonra.

Libertado por bom comportamento em Maio de 1940. - Foi tudo o que consegui.

1940 Mayısında iyi halden serbest bırakılmış. " Bu kadar bulabildim.

O assalto à Fábrica de Chapéus Prentiss foi a 20 de Julho de 1940.

Fabrika soygunu 20 Temmuz 1940'ta gerçekleşti.

Pagámos em 1940, como fizemos com a Fábrica de Chapéus Prentiss.

Prentiss'e 1940'ta bir ödeme yaptık.

" Incêndio na estalagem a 20 de Julho de 1940, às 02h53.

Rehabilitasyon Merkezi yangınına... " 20 Temmuz 1940, geceyarısı 2 : 53'te müdahale edilmiştir.

Em 1940.

- 1940.

Alguém achou um alfinete de uma pessoa da turma de 1940.

Adamlarım bir rozet bulmuş. Üzerinde isim ve 1940 yazılı.

Sim, entrei no partido em 1940 e o deixei em 1950.

1940'da üye oldum, 1950'de üyelikten istifa ettim.

Em 1940, conheceu o casal Macabee, professores?

1940'larda Bay ve Bayan Macabee'lerle tanıştınız mı?

São os mesmos Macabees que conheceu em 1940?

1940'ta tanıdığınız kişiler mi?

Depois perdi-te a pista, creio que em 1940.

Sanırım 1940'ta izinizi kaybetmiştik.

Hoje, 24 de Junho de 1940, às 19h15, a França rendeu-se à Alemanha.

Burası BBC radyosu, Londra. Bugün, 24 Haziran 1940 ve saat 19 : 15 Fransa Almanya'ya teslim oldu.

O meu marido foi morto na Bélgica em 1940.

- Lütfen. Kocam 1940'da, Belçika'da öldürüldü.

Em 1940, comecei a ser açoitado de um lado para o outro.

1940 yılında birdenbire sallanmaya başladım.

JUNHO

HAZİRAN 1940

A Inglaterra está sob ameaça desde 1940.

İngiltere 1940'tan beri tehdit altında.

Quero dizer, do grupo de 1940.

Yani 1940 takımından.

Nascida a 15 de Abril de 1940, em Flexburg, Moselle.

Doğum tarihi : 15 Nisan 1940. Doğum yeri : Flexburg / Moselle.

Foi uma testemunha que disse ter visto o carro... um modelo descapotável preto, ano 40 ou 41... rumo a Wilshire e a Santa Mónica, nada mais se sabe a respeito...

Kayıp kızkardeşlerle ilgili olarak, şu ana kadar, Hudson'ların Wilshire ve Santa Monica üzerinden, batıya doğru yol alan, 1940 veya 41 model, siyah spor arabasını... gördüğü söylenen bir tanık dışında hiçbir bilgi alınmamıştır.

Um lingote de 1940 da fundição de Weigenhaler em Essen.

Essen, Weigenhaler'da 1 940'da dökülmüş bir parça.

DIVISÃO PANZER NIBELUNGA 1940 - 1965

Panzer Tümeni NlBELUNGEN 1940-1965

Ele esteve de 1940 a 1943 na Alemanha, primeiro na Wehrmacht... e, finalmente, no Quartel-General Principal em Berlim.

1940'tan 1943'e kadar Almanya'daydı. Önce Wehrmacht'ta... sonra da Berlin'deki Genel Karargah'ta.

A Guerra de 40!

1940 savaşı!

MAIO DE 1940 A MAIO DE 1941

Mayıs 1940

Em Junho de 1940, Hitler não pensava em invadir a Inglaterra.

Haziran 1940'ta, Hitler İngiltere'nin işgalini henüz düşünmemişti.

Setembro de 1940.

Eylül 1940.

Enquanto a Inglaterra estava só de Setembro de 1940 a Maio de 1941, 40 mil pessoas morreram nos raides. Metade eram londrinos.

İngiltere eylül 1940 - mayıs 1941 arasında tek başına direnirken, yarısı Londralı yaklaşık 40.000 kişi saldırılarda hayatını kaybetti.

29 de Dezembro de 1940.

29 Aralık, 1940.

A 10 de Dezembro de 1940, duas divisões da Commonwealth do General Wavell atacaram o grande exército italiano no Norte de África.

10 Aralık 1940'ta, General Wawell komutasındaki iki Britanya birliği, Kuzey Afrika'da İtalyan ordusuna saldırdı.

Quando deixei o Japão no início dos anos 40, havia racionamento, os preços eram elevados, os estudantes nas escolas ou universidades faziam treino militar praticamente todos os dias.

Japonya'yı terkettiğim 1940 yılı başlarında, ihtiyaçlar karneye bağlanmıştı. Fiyatlar yüksekti. Liselerde ve üniversitelerde her gün askeri talim yapılıyordu.

A guerra com a China arrastou-se até 1940, mas os japoneses queriam terminá-la sem perder a dignidade.

Çin savaşı 1940'lara kadar sürüncemede kaldı. Japon generaller daha fazla zayiat vermemek için savaşı bitirmek istiyordu.

As vitórias de Hitler sobre a Holanda e a França em Maio de 1940 e a supostamente iminente derrotada Grã-Bretanha, deixaram os generais japoneses sedentos por mais.

Fakat Hitler'in Hollanda ve Fransa zaferleri ve İngiltere'nin vaki görünen mağlubiyeti ağızlarını sulandırmaya yetti.

Hitler, em Julho de 1940, volta da França em triunfo, encontrava-se no auge do seu poder.

Hitler temmuz 1940'da Fransa zaferinden dönerken gücünün doruğundaydı.

Ainda estavam incompletas no Verão de 1940.

1940 yazında hazırlıklar henüz tamamlanmamıştı.

Hitler convidou o conselheiro mais próximo de Stalin, Molotov, para se deslocar a Berlim em Novembro de 1940, para ajudar, no seu entender, a clarear a situação.

Hitler, Stalin'in en yakın danışmanı Molotov'u kendi deyimiyle "durumu açıklığa kavuşturmak üzere" kasım 1940'ta Berlin'e davet etti.

Mas Hitler defendeu, e com alguma razão, nesse Inverno de 1940, que a Inglaterra, ainda que não estando derrotada, não era uma ameaça.

Ancak 1940 kışındaki hava şartlarını ve henüz mağlup edemese de Britanya'nın durumunu gerekçe gösterdi.

- Maio de 1940

- Mayıs, 1940

Aquilo que hoje são uns mostrengos abandonados, em Maio de 1940, estas fortificações da Linha Maginot eram a primeira linha de defesa da França contra a Alemanha.

1940 Mayısında Maginot hattını oluşturan bu tabyalar Fransızlar'ın Almanlar'a karşı ana savunma hattını teşkil ediyordu.

- Junho de 1940

- Haziran 1940

Só então os franceses começaram a prolongar a Linha até o mar, mas, em Maio de 1940, a obra estava longe de ter terminado.

Geç de olsa, Fransızlar hattı denize doğru uzatmaya başladı. Ama, 1940'ta hala planlarının gerisindeydiler.

Já com 68 anos no início de 1940, tinha uma folha de serviços de tal modo exemplar que ninguém sonhava em pedir-lhe para ceder lugar a outro mais novo.

68 yaşında hala görevde olması bir rekordu ve hiç kimse görevini bırakabileceğini hayal dahi edemiyordu.

Gamelin tinha cem divisões nessa frente, em Maio de 1940, para mais de dez divisões da Força Expedicionária Britânica.

1940 Mayıs'ında Gamelin'in cephede hazır yüz tümeni ve bunlara ilaveten on tümenden oluşan İngiliz kuvveti mevcuttu.

Foi em 1940.

1940'taydı.

Detido em 1940 por "Suspeita" ;

" 1940, Şüphe üzerine tutuklandı.

1940, 1941, 1942.

1940, 1941, 1942.

26 de Maio de 1940.

26 Mayıs, 1940.

Berlim, Setembro de 1940.

1940 yılı eylül ayında...

Hitler queria atacar a Rússia logo no Outono de 1940 e deixou-se convencer, só por essa vez,

Hitler Rusya'ya 1940'ların sonbaharında saldırmak istiyordu.