Translate.vc / Portuguese → Turkish / 1a
1a translate Turkish
110 parallel translation
É-me igual quem governa Freedonia, para mim, será sempre a 1a Dama.
Freedonia'yı kim yönetirse yönetsin siz benim için First Lady'siniz.
Todos os tenentes têm direito a três renúncias na 1a missão.
Her teğmen ilk seferinde üç kez istifa eder.
E ele é 1A?
Ve o 1A'da mıydı?
Nós dois somos 1A. - Com licença, vais?
Her ikimiz de 1A'daydık.
Ganho 35 dólares por semana e fui convocado.
Benim ailem yok. Haftada 35 dolar kazanırım ve askerde 1A sınıfıyım.
Lembro-me da 1a vez que provei alcool. Estava em um baile do governador em Jackson.
Biliyor musunuz, likörlere ilk kez dokunduğum zaman Vali'nin balosundaydık.
- E a 1a. divisão?
- Peki ya 1.
O parágrafo 1A diz claramente...
Paragraf 1A açıkça belirtiyor ki...
Sequência de destruição 1, código 1 - 1A.
İmha sekansı 1, kod 1-1A.
Voz e código 1-1A verificados e correctos.
Sözlü bağlantı ve kod 1-1A doğrulandı.
Sequência de destruição número 2, código 1 - 1A-2B.
İmha sekansı 2, kod 1-1A-2B.
Chamo a minha 1a. testemunha.
İlk tanığı çağırın.
" Informação pessoal - 1A :
Kişisel veri 1A :
" 1A.1 Necessidade de saber.
1A1. Öğrenme ihtiyacı
A 1a Ministra Ulonova falou na TV e disse que, tecnicamente... existe um estado de guerra entre os nossos países.
Başbakan Ulonova televizyonda bir konuşma yaparak iki ülke arasında fiili bir savaş durumu olduğunu belirtti.
A 1a secção veio pela estrada 36.
İlk bölüm, 36 numaralı yoldan gelmiş.
Computador, destruir sequência 1, código 11A.
Bilgisayar, imha onayı 1. Şifre 1-1a.
Reserve um lugar no 009, 1a. classe.
009'a bir kişilik yer ayırın, lütfen.
Três rolos de nylon branco, 18 / 447.
Üç top naylon, beyaz, 1A-447.
Estar à altura do que o meu avô fez na 1a Guerra e o meu pai na 2a.
I. Dünya Savaşı'nda büyükbabamın, İkincide babamın yaptığı gibi.
Lembro-me quando chegaste aqui pela 1a vez.
Buraya ilk geldiğin günü hatırlıyorum.
É o apartamento 1 A. Lá em baixo.
1A nolu daire. Aşağıda.
A 1a. coisa que fiz foi tirar o velho "smoking" da naftalina.
İlk hamlem de, eski smokinimi naftalinlerin arasından almak oldu.
Engatamos o carro em 1a., entalamos o pé dela no acelerador, apertamos-lhe as mãos ao volante, e pomo-la a caminho.
Sonra arabayı vitese takıp ayağını gaz pedalına sıkıştırıp ellerini direksiyona yapıştırıp yoluna göndereceğiz.
Embarque imediato do Voo 710 para Cabo San Lucas, porta 103, só passageiros de 1a.
Cabo San Lucas'a giden 710 sefer sayılı uçak birinci sınıf yolcuları 103 numaralı kapıya.
Pela 1a vez, nossas cameras puderam entrar..... no complexo de treinamento de Duke.
İlk kez, kameralarımızın cesur avcı Creighton Duke'un özel eğitiminin kısa bir bölümünün görüntülemesine izin verildi.
Este relógio que aqui vês foi comprado pelo teu bisavô durante a 1a. Grande Guerra.
Bu saati büyük büyük baban Birinci Dünya Savaşı sırasında almıştı.
1A 2A 3A....
1A 2A 3A....
Pronto, vamos usar a cor vemelha para o grupo 1A.
Tamam, Group 1A için kırmızı rengi kullanalım.
Aceito não ser a 1a... se me disser, com a mesma franqueza... quantas mais existiram.
Başka kaç tane olduğunu bana aynı dürüstlükle söyleyeceksen kendimin ilk olmadığını kabul edeceğim.
1a. Parte AS HOSTES INFERNAIS
Unheavenly Host
1 é A, 8 é H e 5 é E.
1A olur, 8 H, 5 de E.
Aqui está sua passagem de 1a. classe.
İşte biletin. First class.
A 1a. diz : "Na noite seguinte, pergunto se alguém a perdeu."
Birinci olasılık'Onu almak ve bir sonraki geceki müşterilere, beş sterlin kaybeden var mı? 'diye sormak.
Quase causou dupla eliminação e mal conseguiu chegar à 1a base.
Neredeyse iki oyuncunun dışarı çağrılmasıyla sonuçlanacak oyunda ancak ilk kaleye kadar gidebildi.
É num clima de consternação que os Giants jogarão pela 1a vez após o brutal homicídio do batedor-sensação, Juan Primo.
Stick'te üzücü bir gece Juan Primo'nun vahşice öldürülmesinden sonra ilk kez Giants sahaya çıkıyor.
Está atrás da 1a. base?
İlk kalenin arkasında mısın?
- A faca. 1a. edição.
- Bıçak.
Estão a dar-me a 1a. base?
- Ne yapıyorsun? Beni çıkaracak mısın?
Estão a dar-lhe a 1a. base.
- Ona ilk kaleyi veriyorlar.
Ripley, Ellen, Tenente de 1a. classe, no 36706.
Ripley, Ellen, Birinci Sınıf Teğmen. 36706 Numara.
Não, o sr. vai na 1a. classe.
Hayır efendim. Siz birinci sınıftasınız.
Isto é a 1a.
Bu birincisiydi.
Não, mas a anedota resulta melhor contada na 1a.
Birinci tekil şahıs anlatınca daha komik oluyor.
Eles irão em 1a. Classe e após umjantar descansado reúnem-se para combinar a minha destruição total.
First class'ta uçuyor olacaklar, ve uzun bir akşam yemeğinin ardından, toplanıp beni nasıl mahvedeceklerini tartışacaklar.
É na East 42, 1a Avenida de Nova Iorque?
Ya 42. Caddeye ne demeli, New York'un 1. caddesine?
Está numa zona de 4 quarteirões entre as Ruas 42 e 46 e a 1a e a 3a Avenidas.
Kaçağımız 4 blokluk mesafede 42. ve 46. Sokak, 1. ve 3. Cadde arasında.
CRIMES SEXUAIS SR. LOMBARDO.
SEKS SUÇLARI - 1A BAY LOMBARDO
Bala, vamos em 1a classe!
Sonuna kadar birinci sınıf!
Dr. Theo Caulder. 1a entrevista com o Dr. Ethan Powell.
Doktor Theo caulder. Doktor Ethan Powell'la ilk görüşme.
Sr. Ackerman, não parece ter qualquer parente dependente, ou uma ocupação essencial à defesa nacional.
Oraya oturun, Bay Ackerman. Bay Ackerman, Milli Savunmaya gerekli bir mesleğe veya... bakmakla yükümlü olduğunuz herhangi bir akrabaya sahip gözükmüyorsunuz... 1A sınıfında olmamanızla ilgili bir sebep düşünebiliyormusunuz?