Translate.vc / Portuguese → Turkish / 4400
4400 translate Turkish
574 parallel translation
O 4400 Com o ciclo de lavagem duas vezes mais rápido?
4400 nolu modelin iki durulama ayarı var, değil mi?
Anteriormente no "The 4400"
4400'de önceki bölümlerde...
Apesar dos protestos nacionais, a HOMESEC recusa-se a divulgar os nomes, ou o paradeiro dos 4400, a viver nos Estados Unidos.
Yurt çapındaki protestolara rağmen İç Güvenlik, isimleri veya Amerika'da yaşayan 4400 üyelerinin adreslerini yayınlamayı reddediyor.
Estou a falar do, Mr. Jordan Collier, que recentemente quebrou o muro de silêncio do governo e revelou-se como um, dos 4400.
Anlattığım kişi, Bay Jordan Collier geçenlerde, Hükümet'in sessizlik duvarını çiğneyerek kötü şöhrete sahip, 4400'lerden biri olduğunu afişe eden kişi.
Porque se é o Knox, isso significa que temos, um serial killer dos 4400, nas nossas mãos, e se isso não é um cenário pessimista de certeza que serve como um.
Çünkü, eğer Knox yapmışsa 4400 tane seri katilimiz var demektir. En kötü senaryo bu da değilse, cehennemden bir senaryo geleceği kesin.
Alguns de vós podem-me reconhecer, e se o fizerem, sabem que sou um dos 4400, como voçês.
Benim adım Jordan Collier. Bazılarınız beni tanıyor olabilirsiniz. Eğer tanıyorsanız, benim de sizler gibi 4400'den biri olduğumu biliyorsunuz.
Detecto um romance a nascer entre os 4400?
4400 üyeleri arasında filizlenen bir romantizm mi seziyorum?
Mas de cada vez que sabem que sou um dos 4400... o emprego de subito vai por água abaixo.
Ama ne zaman 4400'den olduğumu öğrenseler, işler birdenbire yok oluyor.
Para os 4400.
- 4400 için olan.
A onda de violência que envolve os 4400, continua com fontes que nos dizem que a HOMESEC está a investigar uma possivel conexão entre os crimes das docas e um dos retornados.
"4400'ün de içinde bulunduğu şiddet devam ediyor." "Kaynaklarımız, Friday Harbor cinayetleriyle kimliği açıklanmayan bir 4400 üyesi arasındaki olası ilişkinin, İç Güvenlik tarafından bu gece sorgulandığını söyledi."
Sinceramente, eu prefiro falar consigo. Em primeiro lugar, deixe-me que lhe diga já desde o inicio que qualquer informação, que me forneça sobre os 4400 nunca vai ser ligada a si. Óptimo.
- Aslında, seninle konuşmayı tercih ederim.
Quero que as reportagens da Barbara Yates sobre os 4400 parem. Que quer dizer com parar?
- Barbara Yates'in, 4400'le ilgili haberlerinin durmasını istiyorum. - "Durmak" derken?
Um documento que contém, todos os nomes e moradas dos 4400, apareceu na Internet, e encontra-se disponivel em mais de 20 sites.
"Tüm 4400 üyelerinin isimleri ve açık adreslerinin olduğu liste İnternet'e düşmüş durumda ve şimdiden 20 sitede yayınlanmakta."
O teu sobrinho é um dos retornados.
Bu yüzden dönmek istiyorsun çünkü, yeğenin 4400'ün arasında.
A Polícia deteve um dos 4.400.
Polis, 4400'den birini tutuyor.
- Sabem que é um dos 4.400?
- 4400'den biri olduğunu biliyorlar mı?
Haverá centenas de processos envolvendo os 4.400.
4400'ü içeren yüzlerce dava olacağını bildiğini sanmıyorum.
Os pontos assinalam os locais onde os americanos dos 4.400 viviam.
Kırmızı noktalar, 4400'den Amerikalı olanların nerede yaşadıklarını gösteriyor.
- Segundo a imprensa, são "os 4.400".
- Basına göre değil, onlar "4400".
Eis onde estão os 4.400 agora, duas semanas após a libertação.
Bırakılmalarından 2 hafta sonra 4400 kişinin bulunduğu yer burası.
O pessoal... Todos dizem que ele é um deles. Dos 4.400.
Çalışanlar herkes diyor ki, o 4400 kişiden biriymiş.
O meu sobrinho é um dos 4.400, como você.
Yeğenim, 4400'den biri, aynı sizin gibi.
"A Ameaça dos 4.400?" Conheço este.
4400 Tehlike mi? Bu adamı biliyorum.
Anteriormente em "The 4400".
4400'de önceki bölümlerde...
Fala-se muito em DC sobre voltar a pôr os 4.400 de quarentena.
Sana söylüyorum, Tom. Washington'da, 4400'ü yeniden karantinaya tıkmak için dedikodular dönüyor.
- É mais um dos 4.400?
- Siz de 4400'den misiniz?
Comparei o meu perfil com os membros dos 4.400 da área de Seattle e arredores e fiquei com 37 nomes.
- Buraya kadar tamam. Tamam. Bu profili, Seattle çevresi ve içindeki 4400 üyeleriyle karşılaştırdım ve karşıma 37 sonuç geldi.
A esposa do vigilante morto do parque Bradley, Carl Morrissey, revelou que o marido era um dos controversos 4.400.
"Grace Morrissey ; öldürülen Bradley Parkı Kahramanı Carl Morrissey'in karısı kocasının, tartışma konusu olan 4400'den biri olduğunu açıkladı."
Apesar dos imensos protestos, a HOMESEC recusa-se a divulgar os nomes e o paradeiro dos 4400, que residem nos Estados Unidos.
Yurt çapındaki protestolara rağmen İç Güvenlik, isimleri veya Amerika'da yaşayan 4400 üyelerinin adreslerini yayınlamayı reddediyor.
Publicar os nomes e moradas dos 4400 é um crime, Barbara!
4400'ün isimlerinin ve adreslerinin yayınlanması... Bu bir suç, Barbara!
Cada uma para um dos 4400, cuja morada era pública.
Bir gün içinde 3 farklı bombalama. Evet. Bütün hedefler, adresleri halka açıklanan 4400 üyelerine ait.
Tenciono criar abrigos, para qualquer um dos 4400, que necessite deles.
Ülkede ihtiyacı olan bütün 4400'ler için güvenli bir cennet sunma niyetindeyim.
Eles pensam que a vossa divisão, necessita de investigar a fundo os "4400".
Bölümünüzün 4400'ü sorgulamada biraz agresif olması gerektiğini düşünüyor gibiydiler.
"Lyttel deve ter acesso, a todos os casos que envolvam os 4400, " a todas as reuniões. " " Permissão de acompanhar todos os agentes de terreno, a seu pedido. "
Bütün 4400'lerin dava dosyalarını yeniden gözden geçirme yetkisi bütün toplantı ve brifing oturumlarına giriş izni uygun bulduğunuz saha ajanlarına izin verebilme...
"O melhor modo de colocarmos, um fim a esta violência " é arranjarmos um local para os 4400. " Um local seguro, para eles e para nós.
Bu şiddet eylemlerini engellemenin en kolay yolu 4400'ü, tehlikeden uzak bir yere koymaktır onlar ve bizim için güvenli bir yere.
- "Garanto-vos que existem entre os 4400..."
- Aynen, 4400'ün sığınacak yer bulma şansları...
Ela não quer saber de nós, nem que a nossa irmã, tenha sido assassinada por um dos 4400.
Kız kardeşimizin, 4400 piç kurusundan biri tarafından öldürülmesi umurunda bile değil.
- Sobre os 4400?
- 4400 hakkında mı? Hayır.
Calo-me com os 4400, e este envelope desaparece?
4400 hakkında konuşmayacağım ve bu zarf gözden ırak bir yerlere mi gidecek?
Calar-me, não vai fazer os 4400 desaparecer das noticias.
Beni susturmak, 4400'ün manşetlerden silinmesini sağlamayacak.
- Agrupar os 4400 no mesmo local?
4400'lerin aynı yerde bulunması. Tam bir hedefsiniz.
Serão os 4400 tão assustadores para as pessoas?
Bugüne kadar. 4400'ler, bu kadar korkutucu insanlar mı?
Vocês, são dois bons agentes. Mas foi um erro... deixar duas pessoas com os óbvios conflitos de interesse que têm, a trabalhar com os 4400.
İkiniz de iyi ajanlarsınız, fakat iki kişinin bu kadar bariz yakınlıkları olduğu 4400'ün soruşturulmalarında yer almalarına izin verilmesi, bir hatadır.
Nós conhecemos os 4400 melhor que ninguém. Por isso trabalhamos nestes casos.
Buradaki de aynı şey. 4400'leri, ülkedeki diğer ajanlardan daha iyi tanıyoruz.
Mas o passe grátis acabou na noite que os 4400, apareceram junto ao lago.
Fakat gezintisi, 4400'ün gölün kenarında görüldüğü gece sona erdi.
Não tenho nenhum plano.
Yapacağım bir şey yok ama birisi, 4400'ün yüzü olmalıydı.
Mas alguém tinha de colocar um rosto humano, nos 4400 já fomos ostracizados o suficiente, por pessoas como voçê
Senin gibi insanlar tarafından yeterince şeytana benzetildik.
Quero que se retrate no que respeita, aos 4400.
Washington, senin kelleni istiyor.
Não vai acontecer.
- 4400 konusunda çekilmeni istiyorum.
Estou satisfeito de ouvir isso.
Öncelikle, hemen şunu söyleyeyim 4400 ile ilgili vereceğiniz hiçbir bilginin sizden geldiği bilinmeyecek.
Anteriormente em Os 4400 :
4400'de önceki bölümlerde...