Translate.vc / Portuguese → Turkish / 490
490 translate Turkish
38 parallel translation
- 490 litros.
- 550 lt.
Louis e Seattle. Este comboio possui lugares reservados... O comboio para Chicago e Seattle partirá...
Bu trende, özel kamaralar yemek vagonları, uyku vagonları vardır 494 493, 492 491 ve 490 numaralarıyla belirtilmişlerdir.
- 490 de centeio.
- 490 tanesi çavdar ekmeğine.
Halt!
Dur! 490 00 : 58 : 12,500 - - 00 : 58 : 16,500 Takım! Dur!
490... 491... 492... 493... 494... 495...
490, 491, 492... 493, 494, 495...
- A ultrapassar 1600, Sr., e continuamos a descer!
- 490'ı geçiyoruz, Efendim ve batmaya devam ediyoruz!
$ 490.633, aproximadamente.
Yaklaşık olarak 490,633 dolar.
Foi uma ideia dele. É a deusa grega da vitória de 490 a.C.
Onun fikri, Yunan mitolojisinde zafer tanrıçası, M.Ö 490.
490 por semana.
Haftada 490.
Agora sim, e devido à vossa perda, vou fazer um desconto de 200...
Artık öyle. Kaybınız yüzünden dostlar sizin için arabanın altına 200, hayır 490 dolarlık taban koruması attıracağım.
490 cavalos de potência e 1.500 Kgs de peso total.
1. 700 kiloluk arabada 425 beygir vardı.
Velocidade 490.
Hızın 490 mil.
- Temperatura do núcleo a 490 graus.
- Çekirdek sıcaklığı 490 derecede.
Já vi acção em 5 campos de batalha, saltei mais de 490 vezes, 23 sobre solo inimigo, sou o que vocês locais chamariam... um cabrão fodido.
5 değişik savaş gördüm. 495 paraşüt atlayışı yaptım. 23'ü düşman bölgesineydi.
Ele não chegou a pensador principal até ter 490, por isso...
Dört yüz doksan yaşına gelinceye dek atölyedeki yerini sağlamlaştıramamış...
- 490? - Sim.
- Dört yüz doksan yaşına kadar mı?
Sim, mas tecnicamente, é chamada de maratona... por causa dos eventos de 490 a.C.
Evet, aslında, teknik olarak maraton deniliyor. Milattan Önce 490 yılından önce olduğu için.
A bomba de gasolina fica a 480 km, o que quer dizer que ele pode chegar a Kenosha em menos de duas horas.
Pekala, o benzinci 490 kilometre uzakta, doğru mu? Yani iki saatten az sürede Kenosha'ya varılabilir.
490 homens deverão formar a Unidade Dragão, aguardando para fazer uma emboscada ao lado esquerdo do acampamento de Cao.
İçimizden 490 kişi Ejderha birliği olacak ve Cao kampının hemen solunda pusuya yatıp bekleyecek.
Outros 490 da Unidade Tigre vão aguardar para fazer uma emboscada ao lado direito
Diğer 490 kişi de Kaplan birliği olacak ve Cao kampının hemen sağında pusuya yatıp bekleyecek.
Donativos : 490,00
Toplanan bağışlar : 490.00
Houve estranhos que nos doaram 490 dólares.
Tanımadığımız insanlar bize 490 dolar mı vermiş?
Vai dar uma volta na tua bicicleta e encontramo-nos mais tarde.
Sen bisikletini sür Ben seni biraz sonra bulurum 00 : 07 : 12,111 - - 00 : 07 : 14,490 Hadi git, hadi hadi
As 10 primeiras companhias farmacêuticas fazem mais dinheiro do que as restantes 490 somadas num total 500.
En güçlü 10 ilaç şirketi Fortune dergisindeki en zengin 500 şirketin, 490'ının toplamından daha çok kazanıyorlar.
Dá 40.893.431 km por mês. Ou 490.721.172 km por ano. Evitados.
Ya da ayda 40.893.431 km yılda 490.721.172 km kazanç sağlıyordu.
E o Virage tem 497.
Virage ise 490 beygir.
490 mil bebés vão nascer hoje.
Bugün tam 490.000 bebek dünyaya gelecek.
- 490?
490 mı?
Estátua de bronze, $ 490... Não.
Bronz heykel, $ 490--Hayır.
Tens de vê-la em nossa casa e tens de manter as calças vestidas. 490!
Bizim evde izlemek zorundasın ve pantolonunu indiremezsin. 490!
Estão no pote 490 mil dólares.
Potta 490.000 dolar var.
O teu número de... 30-490-9172.
- Ne? - Numaran diyorum. - 30-490-9172.
O custo do reboque é 490 pesos e a multa pela infração receberá no domicílio.
Çekilme ücreti 490 pezo. Park cezası da adresinize gönderilecek.
$ 490.
- 490 dolar.
- Kildare Road, 490.
Kildare Yolu No : 490.
Eu irei para muito longe daqui por uns 490 dias.. e depois?
sonra o 419 günü tek tek istiyorum.
Então eu quero viver cada um desses 490 dias.
evlen benimle... hayır... altı ay sonra! yeni bakan bize on dakika verdi!
- Pelo crachá.
00 : 16 : 07,890 - - 00 : 16 : 09,490 Yere yat!