English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Portuguese → Turkish / 950

950 translate Turkish

141 parallel translation
50... 950 de troco.
50 Liret. İşte üstü, 950 Liret.
- São provas, Sr. Presidente de que macacos que falam vão dominar a Terra e destruí-la em 3.950.
- Kanıtınız var, Sayın Başkan,... Bir gün konuşan maymunlar Dünya'ya egemen olacaklar ve 3950-küsur yılında Dünya'yı yok edecekler.
- 950 ali atrás.
- 950.
O prémio para o Primeiro é de $ 950.
Birincilik ödülü 950 dolar.
Uma bancada, $ 2,300 e $ 1,000 em custas do tribunal... somando um total de... $ 19,950.
Bir tente için 2.300 dolar, mahkeme masrafları 1.000 dolar... hepsi toplam... 19.950 dolar yapıyor.
De 950 por semana a 470 comunicados na semana passada.
Haftada 950 iken, geçen hafta 470'e düşmüş.
- São 950 dólares.
- Burada 950 $ var.
Altitude : 950 pés.
İrtifa, 950 fit.
Posso conseguir 3950 por cada um.
Ben tanesini 3.950'ye satarım.
"Disparado a 950 metros, Atingido o mastro da ré,"
"950 metrede ateş edildi. Kıç direğine."
Eu faço. WZA-950.
Ben yazayım mı?
Detonou a 950 metros.
" 950 metreden atış yaptık.
Ofereço 950 mil.
Teklifim 950.
Segurança 950.
Güvenlik 950.
– 950 gramas.
- 950 gram.
São $ 109.950, mais o imposto.
Fiyatı 109.950 dolar artı vergi.
950, 1100...
950, 1100.
Se arranjar alguém que dê as outras 3.950 libras.
Tabi eğer birisini kalan £ 3,950'u çip parasından ödemeye ikna ederseniz.
O governo construiu-a nos anos 50 para lançar sobre os beatniks.
Devlet onu 1 950'lerde bitniklere atmak için yapmıştı.
São 950,000 dólares, por favor.
Hepsi 950,000 dolar ediyor.
Quando John Ford se levantou no meio de uma discussão tempestuosa da Guilda dos Realizadores, em 1 950, apresentou-se dizendo
Bu stüdyo sisteminin temelini oluşturuyordu. İzleyiciler desteklemekte asla isteksiz görünmedikleri bu tür filmleri ve eski ustaları sevdiler.
9-5-0.
950.
950 jardas.
850 metre.
Alcance para o Akula 950 jardas e aumentando rapidamente.
Akula ile mesafemiz 870 metre ve hızla açılıyor.
Santidade, o dia 1 7 de Novembro de 1 950 foi escolhido como o mais auspicioso para a vossa subida ao trono.
Efendimiz, 17 Kasım 1950... tahta çıkmanız için en hayırlı gün olarak seçildi - Evet.
950... 900.
950... 900.
Um milhão e 950 à minha esquerda.
Solumdan 1 milyon 950 bin geldi. Sadece ikiniz varsınız.
Só os dois, agora.
1 milyon 950 bin.
Vendido por um milhão e 950 mil dólares.
1 milyon 950 bin dolara satıyorum.
Vendido agora por um milhão e 950 mil dólares.
1 milyon 950 bin dolara satıyorum. Ve...
Calculei que era dos anos'20, ouro 14 quilates... valendo uns $ 950.
1920'lere ait 14-karatlık bir altın takı 950 dolar eder diye düşündüm.
A tua ilha situava-se aqui, cerca de mil quilómetros a sul das Ilhas Cook.
Bu da senin adanın yeri, Cook Adaları'nın yaklaşık 950 kilometre güneyinde.
Pareço aquela actriz dos anos 50 : "Não vás, não vás!"
1 950'lerdeki o aktris gibi hissediyorum : "Gitme ne olur."
Não me consigo lembrar do nome daquela actriz loira dos anos 50 baixinha e em constante sofrimento.
1 950'lerdeki şu sarışın, donuk, kısa boylu ve sürekli acı çeken aktrisin adını hatırlayamıyorum.
Há semanas que me tento lembrar do nome daquela actriz baixa e loira dos anos 50, ou talvez dos 40.
Şu kısa boylu, sarışın aktrisin adını hatırlamaya çalışıyorum. 1 950'ler ya da'40'lardan.
Mais o nosso peso e a bagagem, são 950 kg.
Bizim ağırlığımız artı eşyalar... - Hayır, hayır.
950 km / h, só com uma estimativa idiota e a nossa presença de espírito.
Saatte bin kilometre hızla yalnızca göstergelere ve yeteneklerimize güvenerek.
... no ano de 1 950... ... foi uma época de desespero.
Benim için, 1950 yılında onu bestelediğim zaman en umutsuz dönemdi.
Vê, aparece aqui a uns 1,950 ciclos por segundo.
Bak? Bu saniyedeki devir sayısı 1,950
Eu paguei-lhe 1000 dólares, dê-me apenas 950.
Size 1000 $ ödedim, siz sadece 950 $ verin.
Eu tive 950, e nem sequer tenho os livros.
Ben 950 aldım ve bir test kitabım bile yok.
Espera. 950?
Dur, dur. 950 mi?
Não sei porque é que estás aí a falar com o senhor 950.
Neden 950 alan çocukla konuşuyorsun anlamıyorum.
Mil e sessenta e cinco dollars.
420 480 560 720 840 900 950 1065 Dolar.
- 950.
- 950.
- 79.950.
79.950.
Um milhão e 950 à minha esquerda.
1 milyon 950 bin solumdan geldi.
- O lance é um milhão e 950... - Limpou isto?
Daniel bunu temizledin mi?
Vendido para a senhora à minha esquerda.
Soldaki hanıma 1 milyon 950 bin dolara sattım!
beije-me isso 00 : 41 : 54,051 - - 00 : 41 : 55,950 chupa-me isso chupa-o. me beije o pé.
Ayağımı öp.
950 930.
950 derece.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]