Translate.vc / Portuguese → Turkish / Addy
Addy translate Turkish
387 parallel translation
Addy. vai escrever uma carta longe daqui.
Addy, git, mektup filan götür.
Addy... Obrigado.
Addy teşekkür ederim.
- Vim pedir-te o número da Addy.
- Ben Addy'yi arıyordum.
- Que fizeste à Addy?
- Addy'ye ne yaptın?
Addy!
Addy!
Agora. Addy!
Şimdi, Addy!
Olá. Addy.
Selam, Addy.
Não seio que vê a Addy em ti.
Addy sende ne buluyor bilmiyorum.
Addy.
Addy.
Despacha-te, Addy.
Hadi Addy, gidiyoruz.
- Ela tem razão, Curtis.
- Addy haklı Curtis.
Raymond Lembecke, Addy Monroe, -
Raymond Lembecke, Addy Monroe...
Andy Monroe é a namorada do Lembecke.
Addy Monroe, Raymond'ın kız arkadaşı.
Que estás a fazer, Addy?
Ne oldu ki Addy?
Addy, leva todos para trás.
Addy, herkesi arkada topla.
A Addy é capaz disso.
Addy onlarla başedebilir.
Lamento, Addy.
Özür dilerim Addy.
- É fácil para ti. Tens a Addy.
- Senin için söylemesi kolay, Addy var.
A Addy conhece gente.
Addy'nin tanıdıkları var.
Diz que te vai apresentar.
Addy seni onunla tanıştıracakmış.
- Que disse a Addy sobre a rapariga?
- Addy bu kız hakkında ne dedi?
Por isso, quando a Addy fala em me arranjar uma rapariga fantástica, não há maneira nenhuma neste mundo que isso aconteça cá ao rapaz.
Yani Addy bana müthiş bir kız ayarlamaya çalışıyorsa... bu konuda hiç şansı yok, bir daha hayatta yemem.
- Isso é um sonho, Addy.
- Bu bir hayal Addy.
Addy, carrega o carro.
Sen eşyaları yükle.
Despacha-te, Addy.
Acele et Addy.
Dá-me a arma, Addy.
Silahı ver Addy.
- Só quero estar sozinho com a Addy.
- Addy'le yalnız kalmak istiyorum. - Her şey bitti dostum.
Donald Addie Pfaster.
Donald Addy Faster.
- Sim, Sr. Addy.
Buyrun, Mr. Addy.
Precisava de ouvir a descrição do seu trabalho num tom afro-americano profundo. - Sr. Addy. - Precisamos do Hodgins hoje no laboratório.
Görünüşe göre Angela'ya gereken tek şey iş tanımını derin Afrika-Amerikallı bir ses tonundan duymakmış.
- A Dra. Brennan e o seu assistente Jack...
Dr. Temperance Brennan ve onun asistanı Jack, şey, bişey. Zack Addy.
- Lembra-se do meu assistente, Zack Addy?
Ajan Booth, asistanım Zack Addy'i hatırlıyorsundur?
- Qual é a regra, Sr. Addy?
Kural nedir, Mr. Addy?
Vá dar lustro aos ossos.
Gidip bir kemik cilalayın, Mr. Addy.
Procuro o Zack Addy.
Zack Addy'e bakmıştım.
- Tenho uma encomenda para o Zack Addy.
- Zack Addy'e bir paketim var - O ben oluyoum.
O scanner apanhou-o no sistema de ventilação da estação do Sr. Addy.
Bay Addy'nin havalandırmsındaki tarayıcı tarafından tesbit edildi.
O alarme disparou quando o Sr. Addy cortou um osso humano.
Alarm Bay Addy bir insan kemiğini kestikten hemen sonra çaldı.
Addy, és a melhor cirurgiã que existe.
Addy, sen bu alanda en iyi cerrahsın.
Foi o que disseste sobre ti e a Addy?
Kendin ve Addy için de bunları mı söyledin?
Quando a Addy me disse que vinha para cá, fiquei muito satisfeita.
Addy buraya geleceğini söyleyince kendimi çok iyi hissettim.
O Weiss vai aparecer, Addy, ele aparece sempre.
Weiss gelecek, Addy. Her zaman gelmiştir.
Para Addy?
Addy'ye mi?
Ainda o vejo em Addy de vez em quando.
.. kasabada, Addy'de görüyorum.
Sim, Sr. Addy. Obrigado por me fazer lembrar.
Evet Bay Addy, hatırlattığınız için teşekkür ederim.
Para guerreiro era velho, mas como morreu ele, Sr. Addy?
Bir savaşçı olmak için yaşlı ancak... Nasıl öldü Bay Addy?
- Então ela tinha mais de um cirurgião. Zack Addy.
Ki bu da kurbanın birden fazla estetik cerrahı olduğu anlamına geliyor.
Existo para servir.
Zaack Addy. Hizmet etmek için yaşıyorum.
É cartilagem. Esta é a Sra. Pickering.
Dr. Brennan, Bay Addy... bu bayan Pickering.
- É boa altura para falar com o Sr. Addy?
Bay Addy ile konuşmak için iyi bir zaman mı?
- Não quero o Dr. Hodgins, quero o Sr. Addy.
Dr. Hodgins'e ihtiyacım yok. Bay Addy'e ihtiyacım var.