Translate.vc / Portuguese → Turkish / Adria
Adria translate Turkish
96 parallel translation
"Quando?" fremem os jovens que viram, ainda ontem de S.Justo, rir Glauco da Adria...
"Ne zaman?" dün San Giusto'yu görünce ürperen gençler o yemyeşil Adriyatik'in üzerinden gülümseyecekler.
E os sobreviventes?
Adria'nın tanıtımıyla ben onu kötü bir Joan of Arc'a benzetiyorum...
O nome dela era Adria.
Adı Adria'ydı.
Adria.
Adria.
E...
- Ve? - Adria...
Adria. Disse-lhe que era o nome da minha mãe...
Annemin adı olduğunu söyledim.
Adria? Sou eu.
Adria benim.
Devias ter agarrado a Adria, não a mim.
Adria'yı yakalamış olman gerekirdi, beni değil.
e a Adria.
Bu Adria.
Bem, acredites ou nao, sei como te sentes. A Adria era tua filha,
İnan ya da inanma, nasıl hissettiğini biliyorum.
- e mesmo que ela fosse...
Adria senin kızındı ve o her ne olursa olsun...
Bem, com a Adria.
- Adria ile ilgili.
Adria.
Adria?
Adria!
Adria!
- Adria, ouve-me... - Desculpa Mae.
- Adria, beni dinle...
Adria, ouve-me.
Adria, beni dinle.
Quer dizer, a Adria, não é?
Adria'dan bahsediyorsun, değil mi?
Se você puder transformar apenas um deles... O poder da Adria será enormemente diminuído.
Eeğr birini bile döndürebilirsen, Adria'nın gücü oldukça azalacak.
Eu percebi, enquanto a Adria falava, que a versão em Antigo da palavra também significa "verdade", em dialetos mais antigos.
Adria konuşurken farkettim, Eskiler, kelimenin bir anlamı da eski lehçelerde Gerçeklik'tir.
Onde está Adria?
Adria nerede?
Bem, no que me diz respeito, quanto maior a distância entre nós e Adria, melhor.
Hiç olmazsa Aria ile aramızda artık daha fazla mesafe var.
Adria? Quero que pare com isso agora mesmo!
Adria, şimdi durmanı istiyorum!
Adria encontrou uma forma de contornar este problema.
Adria sorunu çözmüştü.
Adria sabe disso.
Adria bunu biliyor.
Adria deve-lhe ter feito qualquer coisa.
Adria ona bir şey yapmış olmalı
Enfraquecido-o ao ponto - da Adria conseguir fazer isto.
Adria'nın bunu yapabileceği şekilde onu zayıflatmış olabilir
Pode ser exactamente o que a Adria está à espera.
Tam da Adria'nın umduğu şey olabilir.
Lembram-se no planeta, quando eu e a Adria estávamos a lutar?
Adria ve benim savaştığımız gezegeni hatırlıyor musunuz? - Evet.
E a Adria podia ver através de mim, - Então como conseguiu enganá-la?
- Ve Adria benim içimi gördüyse, sen nasıl onu kandırmayı başardın?
Fiz com que a Adria acreditasse que ele tinha sucumbido à vontade dela.
- Adria'nın Daniel'ın pes ettiğini düşünmesini sağladım. - Merlin?
Sabia que o dispositivo podia ser usado para destruir os Antigos, então disse-lhe que a terminaria.
Adria cihazın Eskileri yok etmek için kullanılabileceğini biliyor, o yüzden bende cihazı onun için bitirebileceğimi söyledim.
Não podia deixar a arma cair nas mãos dela, então ele e o Merlin elaboraram um plano para enganar Adria, para que pensasse que ele tinha sucumbido ao poder dela.
Merlin'in tamamlanmamış silahının da onun eline düşmesine izin veremezdi. O yüzden Daniel ve Merlin, Adria'nın Daniel'ı onun gücüne karşı pes ettiğini düşünmesini sağlayacak bir plan yaptılar.
Aparentemente, desta vez, para que ela usasse contra os Antigos.
Görünen o ki, bu sefer Adria silahı Eskilere karşı kullanacak. Merlin?
O Daniel disse que foi ele que o protegeu da influência da Adria e permitiu convencê-la a transformá-lo num Prelado.
Daniel'in söylediğine göre, Adria'nın etkisinden korunmasını ve ve Adria'nın onu rahip yapmasına ikna etmesinin nedeni de buydu.
Se Adria conseguiu realmente fazer uma lavagem ao cérebro do Daniel, então...
Tabii ki Adria bir şekilde Daniel'in beynini yıkamayı başardıysa...
Será demasiado tarde para executar o plano e a Adria terá a arma do Merlin.
Biraz daha beklersek planı gerçekleştirmek için çok geç olacak ve Adria da Merlin'in silahını ele geçirecek.
Adria saberá como fazê-lo.
Adria bir yolunu bulacaktır.
Bem, não podia simplesmente vir ter convosco, a Adria poderia desconfiar.
Size öylece çıkıp gelemezdim. Adria kuşkulanabilirdi.
Sabe Teal'c, quanto mais tempo ficar eu aqui, mais desconfiada ficará a Adria.
Gittiğimden beri, Teal'c, Adria'nın nasıl bir şeye dönüşeceği iyice kuşkulu bir hal almaya başladı.
Porque é que a Adria não suspeita da suas acções?
Niçin Adria hareketlerinden şüphelenmedi?
E regressarem em segurança enquanto a Adria a detona.
Daha sonra Adria'nın cihazı çalıştırması için güvenli bir yere geçmek için.
Adria está a trabalhar no duro pela causa, o que me dá a oportunidade perfeita para roubar a nave e levar a arma.
Adria bu hedef için dışarıda daha çok çalışıyordu, onlardan silahla beraber bir gemi çalarak benim ayrılmam için mükemel bir fırsattı.
Mas talvez seja a única que saiba o quanto perigosa e poderosa é Adria.
Ama belki Adria'nın ne kadar güçlü ve tehlikeli olduğunu bilen tek kişi benim.
Adria vai notar a minha ausência e vai desconfiar. Então enviar o resto do SG-1 para roubar o dispositivo, foi a minha única alternativa naquela altura.
Adria yokluğumu farkedip kuşkulanacak ve SG1'in kalanını... şu anda benim tek seçeneğim olan aygıtı almaya yollayacaktı.
Adria deve ter antecipado o meu plano.
Adria planımı tahmin etmiş olmalı.
E a Adria?
Adria'dan ne haber?
Adria?
Adria.
Não foi a Adria que te enviou informações na forma de sonho para nos atrair para o planeta onde o Santo Graal estava escondido?
Adria, bizi Kan Kasesi'nin gizlendiği gezegenin cazibesine kapılalım diye, rüya formunda bilgi yollamadı mı?
Isto é a Adria a dizer-nos onde ir para nos poder emboscar.
Nereye gideceğimizi söyleyen Adria, bu yüzden bizi tek tek avlayabilir.
Adria está certa.
Adria haklı, Ejderha son test.
E a Adria?
- Adria ne olacak?