Translate.vc / Portuguese → Turkish / Amiga
Amiga translate Turkish
22,866 parallel translation
Obviamente, o meu agradecimento mais sincero vai para alguém que é a minha melhor amiga, minha amante e a quem agora tenho a honra de chamar "minha mulher".
Ama elbette en içten teşekkürüm, en sıcak teşekkürüm en iyi arkadaşım olan kişiye aşkıma ve artık, bunu söylemekten onur duyuyorum, karıma.
Arranjaste outra amiga do peito para o meu lugar...
Sanırım başka bir "eğlencelik Beth" e geçmiştin, sanki fahişe değiştirir gibi.
Sabes quem era? A verdade é que, ela é minha amiga, e ela é como se...
Kim vardı biliyor musunuz, işin aslı kendisi arkadaşımdır ve dünden beri...
Só a estás a defender porque ela é a tua melhor amiga e estão basicamente ligadas pelo quadril, então...
En iyi arkadaşın olduğu için savunuyorsun. İkiniz ayrılmaz ikilisiniz.
És tão amiga dela.
Çok iyi bir arkadaştın.
Tu eras a minha melhor amiga, April...
Sen benim en iyi arkadaşımdın April.
Sou boa nisto! " É hora de patinar no gelo, amiga.
"Bu işte çok iyiyim."
Achei que estava a ser uma boa amiga, e juro que estava.
İyi bir şey yaptığımı sandım. İyi bir arkadaş olmaya çalıştım. Yemin ederim kötü bir niyetim yoktu.
E falando como minha amiga?
Arkadaşım olarak konuşursan?
Sim. Estou a organizar um pequeno convívio para uma amiga.
Bir arkadaş için ufak bir buluşma ayarladık.
Olá, amiga.
Merhaba dostum.
Estou aqui porque sou tua amiga, tontinha. O que aconteceu?
- O zaman neden sen yardım ediyorsun o masanın altında duruyor?
Vejo que encontraste a minha amiga.
Bakıyorum da arkadaşımı bulmuşsun.
A minha amiga baldou-se.
Arkadaşım beni ekti.
"Foi aqui que me mostraste que és uma amiga leal" "mesmo quando não tive a coragem de ser eu mesmo."
"Tam burada, bana sadık bir arkadaş olduğunu, kendim olamadığımda bile yanımda olduğunu gösterdin."
Ela também era minha amiga!
O benim de arkadaşım.
O estacionamento está preparado para a sua amiga.
Arkadaşın için park yeri ayarlandı.
Talvez a tua amiga seja uma galdéria mentirosa.
Belki arkadaşın Andrea yalancı bir sürtüktür.
Pois era, amiga.
Evet dostum.
Que eu tenho uma amiga.
Kız arkadaşım olması.
Só para que saibas, a tua melhor amiga é uma cabra psicopata.
Bilgin olsun, kankan psikozlu kaltağın teki.
Ela estava ali sentada e eu deixei-a tornar-se minha amiga.
Şurada oturuyordu ve arkadaşım olmasına izin verdim.
És amiga da minha sobrinha, da Alison.
Yeğenimin, yani Alison'ın arkadaşısın.
Conhecias a minha irmã Jessica, a mãe da Alison, por isso, deves ser amiga da Alison.
Alison'ın annesini, yani kız kardeşim Jessica'yı tanıyordun o yüzden Alison'ın arkadaşı olmalısın.
Eu vi-te aqui e pensei em vir saber da tua amiga.
Seni dışardan gördüm ve arkadaşını sorayım dedim.
É um favor a uma amiga.
- Bir arkadaşıma iyilik.
Sim. Pareceu-me que precisavas de uma amiga.
Bir arkadaşa ihtiyacın var gibiydi.
- Quem é a tua amiga?
Arkadaşın kim?
A amiga da Libby clama que ela foi levada por uma criatura mutante com olhos verdes.
Libby'nin arkadaşı yeşil gözlü bir yaratık tarafından kaçırıldığını söylemiş.
A amiga correu atrás deles e ela encontrou a Libby, só que ela não era mais a Libby porque agora ela era também uma mutante de olhos verdes.
Arkadaşı arkalarından gitmiş ve Libby'i bulmuş ama o artık Libby değilmiş, o da yeşil gözlü bir yaratık olmuş.
Ela e a amiga estavam em visita vindas de Tucson.
O ve arkadaşı Tucson'dan geliyorlarmış.
A única testemunha que eu tenho é a amiga.
Tek görgü tanığımız arkadaşı.
Pondo de lado o facto de que Rob, o bombeiro anda a montar a bibliotecária, e eu ser amiga da esposa grávida dele, agora tenho duas testemunhas a dizer que viram... O quê?
İtfaiyeci Rob'un kütüphaneciyi becerdiği gerçeğini görmezden gelirsek ve benim de hamile karısı ile arkadaş olduğumu, iki tanıkta ne gördüklerini söylüyorlar?
Disse que acabou de ver a amiga a andar no bosque.
Arkadaşını ormanda yürürken görmüş.
Achei que fosses minha amiga.
- Gail, dostuz sanıyordum.
- Adios, amiga.
Görüşürüz, hanımefendi.
Dormi com o namorado da minha melhor amiga.
En yakın arkadaşımın sevgilisiyle yattım.
Eu jamais faria isso a uma amiga.
Bir arkadaşa böyle bir şey hiçbir zaman yapmam.
Eu era tua amiga.
Dinle, bir zamanlar senin arkadaşındım,
Por favor, deixa-me ser tua amiga de novo.
Lütfen izin ver yeniden arkadaşın olayım.
Já disse ao Enzo que não sei como ajudar a vossa amiga.
Enzo'ya çoktan söyledim arkadaşına yardım edecek bir yol bilmiyorum.
Engraçado ouvir isso de um tipo que está a salvar uma amiga.
Arkadaşının hayatını kurtarmak için yırtınan birinden bunları duymak komik gerçekten.
Porque eu não vou ler um livro infantil, pela milionésima vez, enquanto a minha melhor amiga está em apuros.
Çünkü ben en iyi arkadaşımın hayatı tehlikedeyken kızlara milyonuncu kez Bir Geyik Kek Yerse hikayesini okuyamam.
Fui egoísta em não querer que a minha melhor amiga morresse?
En iyi arkadaşımın ölmemesini istemek bencillik miydi?
Eu era melhor amiga dela antes ser vampira.
Vampir olmadan önce onun en iyi arkadaşı bendim.
Então faz o que fazes melhor e foge daqui para eu poder concentrar-me na minha amiga.
En iyi yaptığın işi yap ve beni yalnız bırak, ben de arkadaşıma odaklanabileyim.
E tu só tens que focar-te em mim, a tua amiga.
Bana, yani arkadaşına odaklanmalısın, Bonnie.
O fantástico Xerife cowboy de Mystic Falls. Ou podias acalmar esses teus sentimentos sobre vampiros até a tua amiga acordar.
Mystic Falls'un vahşi şerifi ya da arkadaşın düzelene kadar, vampirlere olan nefretini bir kenara bırak.
Quando eu olho para ti, vejo um parasita presunçoso e egoísta onde a minha amiga Elena devia estar.
Sana baktığımda kendini beğenmiş bir parazit görüyorum, Elena'nın bir türlü göremediği..
As meninas tinham ido à festa de aniversário de uma amiga, e a Lizzie roubou o saquinho-prenda à Josie.
Kızlar arkadaşlarının doğum günü partisine gittiler ve Lizzie, Josie'nin hediye çantasını aldı.
A Jenny era a minha melhor amiga no 7º ano.
Jenny, yedinci sınıftayken en iyi arkadaşımdı.