English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Portuguese → Turkish / Assassíno

Assassíno translate Turkish

41 parallel translation
Assassíno... Assassíno...
Çingene kız, o yaptı.
Não posso ajudar um assassíno.
Beni katil eden o Çingene kızın.
Se tem tanta certeza que ela está inocente, deve conhecer o verdadeiro assassíno...
Majesteleri... Kimi koruyorsun söyle?
Um assassíno...
Seninle konuşmak istiyorum.
Se eu juntar um "s" e um "n" posso conseguir fazer daí assassíno.
Evet bir "N" olsa. "Cinayet" olacak.
Descobrir que foi a assassinada... e depois descobrir o assassíno.
Önce kimin öldürüldüğünü, sonra da katilin kim olduğunu bulacağım.
O assassíno julga-se ser alto, e usa um chapéu e uma gabardine.
Katilin uzun boylu olduğu, ve yağmurlukla şapka taktığı sanılıyor.
Podia se dizer que, se fosse o tipo que a polícia quer, o assassíno regressa sempre ao local do crime.
Eğer polislerin aradığı adamsanız, katillerin cinayet mahalline geri döndüğü doğru demektir.
Qualquer um que tenha adquirido uma destas mãos pode ser o assassíno.
Bu elden satın almış herhangi biri katil olabilir..
A cada meia-noite, quando o teu temporizador ficar a zeros, o teu exterior transforma-se num carro assassíno de quatro rodas.
Her gece yarısı, saatin sıfırlandığında donanımın kendini cani bir arabaya göre yeniden ayarlıyor.
Tenho de encontrar o assassíno.
Katili bulmalıyım.
O assassíno não faz a máscara ele próprio, só arranja o material.
Katil maskeyi kendisi yapmadı. Sadece malzemeleri hazırladı.
Não é um anjo, mas também não é um assassíno.
O bir melek değil, ama katil de değil.
Era a sua maneira de fazer com que o assassíno soubesse exactamente onde o encontrar.
Tetikçinin emin olması için izlediği bir yoldu bu. Sammy'nin yerini kesin tespit etmek içindi.
E uma vez que este assassíno costumava trabalhar para nós pareceu que o Angelo estava por detrás da morte de Sammy.
Tetikçi, görünüşe göre, bizim için çalışan bir haindi. Böylece Sammy'nin ölümü arkasında Angelo göze battı.
E quando o Bruno sénior tratou do assassíno não ficou ninguém para contar o que realmente aconteceu excepto o nosso homem no chão com a arma na mão.
Ve zalim şef tetikçiyi yakalayıp vurduktan sonra. Ki gerçekte neler olduğunu tek anlatabilecek kişi oydu. Yatan ölü bir adamla, elinde dumanı tüten bir silah vardı.
Mas que tipo de assassíno, tem o seu filho Bruno júnior, à espera no carro enquanto ele faz o trabalho?
Ancak ne olursa olsun, hangi tetikçi işi yaparken, oğlu Bruno Junior'u arabada bekletebilir ki.
Tu és um assassíno, certo?
Sen bir tetikçisin, değil mi?
- Não, Sra, um assassíno tira uma vida.
Hayır, bayan. Bir tetikçi can alır.
E outras... " "... suspeitaram que eu me tinha tornado num assassíno. "
Diğerleri bir katil olduğumu.
Assassíno.
"Katil"...
Chamaram-nos assassíno.
Bise "Katil" dediler.
- As notícias que o assassíno só mata o lixo da sociedade.
Seri katilimizin sadece toplumun artıklarını temizlediğinin haberini.
O que interessa é que o miúdo está a salvo e o assassíno - morreu numa explosão de gás.
Sonuç olarak çocuk güvende ve katil gaz patlaması sonucu hayatını kaybetti.
Eu queria sair da vida da Murphy mas ela precisa de mim para ajudá-la a apanhar um assassíno.
Murphy'nin hayatından çıkmak istedim ama bana bir katili yakalaması için ihtiyacı var.
Nunca ouvi falar de um assassíno em série cajun.
Daha önce hiç "Cajun" seri katil duymamıştım.
Isso é porque ele é um devorador, não apenas um assassíno em série, ok? Existe uma grande diferença.
Bir seri katil değil, bir yamyam olmasından olsa gerek.
- Quer dizer... Que nasci para ser um assassíno.
Benim... bir katil olarak doğduğum anlamına gelir.
Então, serás o assassíno.
Yani, kiralık katil olacaksın.
ASSASSÍNO
Katil
Ok, ele é um assassíno.
Tamam, bir katil.
O Sparks esteve aqui a desabafar, que podia ser ele o assassíno.
Sparks, cinayetle ilgili aptal bir hikayeyle buradaydı.
Então estás a dizer a coisa é um assassíno em série?
Yani sen bu şeyin bir seri katil olduğunu mu düşünüyorsun?
Porque as pessoas são doentes. E desde quando "viral" foi daquele bebé chimpanzé a cair de uma árvore, a assassíno "Candid Camera" ( programa de TV )?
Bu yayılma olayı ne zaman bebek şempanzenin ağaçtan düşmesinden, kameraya çekilen katile döndü?
Assassíno...
İşte bıçağı.
Talvez não queiras um assassíno no teu quarto.
Şeytanın bana kurduğu bir tuzak o, biliyorum.
Essa cigana que fez de mim um assassíno.
İnanıyorum.
É óbvio que só estava a tentar defender-se do verdadeiro assassíno.
Sessizlik.
Um assassíno?
Bir atış.
Era isso, certo? Um assassíno?
Öyleydi, değil mi?
"Homem de família", Assassíno em série, capturado
Sen olmadığını mı söylüyorsun?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]