Translate.vc / Portuguese → Turkish / Avery
Avery translate Turkish
1,976 parallel translation
- Vou falar com a Catherine Avery.
Catherine Avery'yle konuşacağım.
Avery... Estou dentro ou fora? - O quê?
Avery kovuldum mu kovulmadım mı?
- Estou a tentar explicar...
- Açıklamaya çalışıyorum. Avery, git buradan!
- Drª. Avery, podia...
Doktor Avery, acaba...
Não ficou nada decidido. Não deixávamos o Hunt sair.
Üstelik Avery'nin Hunt'ı kovmasına izin vermeyecektik.
O Avery tem os seus próprios planos.
Avery'nin derdi kendisi.
O Avery tem o poder.
Avery güç gösterisinde bulunuyor.
Verdade? - Avery...
Yok artık.
- O que foi?
- Avery. - Ne var?
Fui mãe solteira durante 28 anos. O pai do Jackson fugiu sabe-se lá para onde porque não aguentou a pressão de ser um Avery.
Jackson'ın babası Avery olmanın baskısına dayanamadığından Tanrı bilir nerelere gittiğinden beri 28 yıldır bekâr bir anneyim.
Hospital Harper Avery?
Harper Avery Hastanesi mi?
Dr. Avery, sei que estão a pensar em elevar o perfil do hospital.
İşte başlıyoruz. Doktor Avery. Hastane profilini yükseltmeyi düşündüğünü biliyorum.
O Avery disse que não tinha dinheiro.
Ama Avery paranızın kalmadığını söylemişti.
Avery, podes fazer as honras?
Avery, sen buyur.
Eu disse : 'O Avery é muito novo.'
"Avery çok genç" dedim.
Recomendações do Dr. Avery para o paciente com queimaduras.
Yanık hastanız için Doktor Avery'nin önerisi.
Ele estava com o Jackson ontem.
Avery dün bakmıştı ona.
Diz ao Avery que está muito bom.
Avery'ye tamam de.
Vais ter de perguntar ao Dr. Avery.
Doktor Avery'ye sormanız lazım.
- Estou com o Dr. Avery.
Bugün Doktor Avery'yleyim. Bırak.
Aqui é o Dr. Avery.
Evet, ben Doktor Avery.
Sou o Dr. Avery.
Ben Doktor Avery.
- Com licença, Dr. Avery?
- Affedersiniz. Doktor Avery?
Depois, é só uma operação padrão de lábio leporino, e sei que tu e o Dr. Avery podem fazer a dormir.
Ondan sonrası sadece standart bir yarık dudak onarımı. Ki eminim bunu Doktor Avery'le gözü kapalı yaparsınız.
- O Avery quer desculpar-se.
Evet, Avery özür dilemek istiyor.
- Avery, depressa!
Avery, acele et!
Onde estão o Hunt e o Avery?
Hunt ve Avery nerede?
Avery...
Avery!
- Avery, volta para aqui!
- Avery, buraya gel çabuk!
Parece que o Avery está a ficar amarelo.
Avery korkak tavuğun teki bence.
Avery, não temos dinheiro para essa operação.
Avery, ameliyat icin paramiz yok. Beni dinle.
Avery, tens mais um paciente.
- Avery, senin icin bir hastam daha var.
Avery, olha.
Avery, bak.
Eu precisava mostrar-te uma coisa.
Avery, bir seye dikkat cekmelisin.
Espera aqui pelo Sr. Avery.
Bay Avery'i burada bekleyin.
Este é o Lou Avery, da Lancer Fitzgerald.
Bu Dancer Fitzgerald'dan Lou Avery.
- Dr. Hunt! Drª. Avery, fique calada enquanto trabalhamos.
- Dr. Avery, biz burada çalışırken sizden biraz sessiz olmanızı isteyeceğim.
A Bailey fechou-o porque os sinais vitais caíram, ou porque a Catherine Avery estava a gritar na galeria?
Bailey hayati değerleri kötüleştiği için mi kapadı yoksa Catherine Avery galeride bağırdığı için mi?
É o Avery, não é?
- Avery'di, değil mi?
Drª. Avery, se tem algum problema com...
- Dr. Avery, bunlarla sorununuz varsa...
- Olá. - Olá. Espero que este tapete vermelho seja da tua casa, Avery.
Umarım bu kırmızı halı olayı evde sürekli yaptığın bir şeydir, Avery.
Temos de unir forças, para o Derek não ganhar o dinheiro do Avery.
Derek'in Avery'nin parasını kazanmaması için güçlerimizi birleştirmeliyiz.
Eu sou o Dr. Jackson Avery.
Ben Dr. Jackson Avery.
- Os paramédicos, Avery?
- Sağlık görevlileri nerede Avery?
Avery, não temos dinheiro para essa operação.
Avery, ameliyat için paramız yok. Beni dinle.
- Avery, já chega.
- Avery, yeter.
Avery...
Avery.
Dr. Avery, a Drª.
Doktor Avery, Doktor Robbins kalvaryum greftini halledecek.
Ela é professora de crianças.
- Anaokulunda ögretmenlik yapiyor. - Avery, kurallari ben koymuyorum.
O Avery apostou a fazenda.
Avery parti için çiftliğini ortaya koymuş.
Ela é professora de crianças.
- Anaokulunda öğretmenlik yapıyor. - Avery, kuralları ben koymuyorum.