Translate.vc / Portuguese → Turkish / Aéro
Aéro translate Turkish
44 parallel translation
Wormser é mestre em aérodinâmica.
Wormser bir aero dinamik ustasıdır.
Uma belíssima aerodinâmica, ação silenciosa graças à um sistema de rolamentos.
Güzel, aero-dinamik gövde. Hareketlerin yumuşaklığını sağlayan metal bil yatağı.
Os detalhes estarão a cargo do meu pessoal e dos senhores do Royal Aero Club.
- Çok güzel. Detayları ekibime... ve siz Ulusal Havacılık Klübü centilmenlerine bırakıyorum.
NNão temos combustível que chegue para desacelerar... e, por isso, vamos utilizar uma técnica de aero-travagem.
Aracımızı yavaşlatmaya yetecek kadar yakıtımız yok. Biz de hava freni denen bir tekniği kullanacağız.
Aero-travagem dentro de dois minutos.
Uygulamaya iki dakika var. İki dakika sonra hava freni devrede.
A aero-travagem funcionou?
Hava freni nasıldı?
Estive no 209º das Forças Especiais Aero-Transportadas.
ABD Ordusu, 209. Özel Hava İndirme Birliğindeydim.
Por isso mudei para os computadores e agora a áerodinâmica é mais um passatempo.
Ve böylece bilgisayara geçtim. ve şimdi aero dinamik sadece bir hobi.
Eu ía sugerir que voassemos a Aero-Gym, mas pensei que preferirias um avião com cadeiras.
Jimnastik Air ile uçalım diyecektim aslında ama koltuklu bir yolculuğu tercih edeceğini düşündüm.
É o Aero Jordan.
"Air" Jordan.
Aero J!
Air J!
Detectamos um vírus aero - transportado no Refeitório.
Yemekhane'de, hava yolu ile bulaşabilen bir virüs tespit ettik.
- O Lundquist da Aero International?
- Aero International'dan mı? - Evet.
Traz-nos um aero-transporte.
Havalandır.
Um Aero e um Yorkie, por favor.
Aero ve bir de Yorkie, lütfen.
Asas aero-elásticas.
Aero elastik kanatlar.
Há pressão negativa... e as doenças aero transmissíveis não podem contaminar todo o prédio.
Havadan bulaşan virüsler binanın kalanına yayılmasın diye negatif basınç uygulanıyor.
O que lhe torna ainda mais susceptível a doenças aero transmissíveis.
Havadaki virüslere karşı daha hassas olabilirsin.
Que tal ficarmos com o Aero?
Herro'yu biz alalım mı?
Um coronel com uma graduação de engenharia aero-espacial?
Vay Uzay mühendisliği derecesi olan bir Albay mı?
- Aero...
- Heli...
Ele não é exactamente aerodinâmico.
Deniyorum! Çok aero-dinamik değil.
"Polo" e "Aero".
"Polo" ve "Aero".
- Temos uma lista de passageiros?
Yolcu listesi elimizde mi? Aero México şirketi üç bilet alındığını doğruladı, ama yolcu listesini vermek için resmi bir arama emri istiyorlar, Daha değil.
Estive em Fort Jackson, em 1968, na 101ª Aero-transportadora.
Ben Fort Jackson'daydım. 1968, hava indirme.
Estamos prestes a iniciar uma manobra de aero travagem
Biz yapmak üzeresiniz bir aero-manevra frenleme.
Voo 38, da Aero Moscow.
Uçuş 38, Aero Moscow.
Caças norte-americanos estão neste momento a escoltar o voo 38 da Aero Moscow com destino a Nova Iorque.
ABD savaş uçakları şu anda New York'a uçan Aero Moscow Flight 38 uçağına eşlik ediyor.
Aero-K.
Aero-K.
Sabes, quando vais a um bar, um tipo pergunta o teu nome, e, por diversão, dizes que és uma aero menina chamada Wendy.
Bilirsin hani bir bara gidersin, adam adını sorar ve sen de eğlence olsun diye Wendy adında bir hostes olduğunu söylersin.
Este avião chama-se de plataforma aero-geodésica.
Bu uçağa aero jeodezik platform deniyor.
Não posso criar um rosto. Mas olha isto. Emblema do Beaufort Aero Club.
Bir yüz çıkaramama ama şuna bak.
Evacuação aero-médica.
Yaralı nakli için.
Berílio aero-espacial.
Büyük ölçüde berilyum oksit.
O último sítio que pesquisaram neste computador foi da Aero Sudamerica.
Bilgisayarda son ziyaret edilen site Aero Sudamerica.
Daremos início ao embarque da Aero Sudamerica, voo 691 para o Rio de Janeiro.
Rio de Janeiro'ya kalkacak olan, Aero Sudamerica'nın 691 sefer sayılı uçağına yolcu ön alımı başlamıştır.
- Ou é Aero... Aerotyne?
- Aerotyne ya da her neyse.
Aero...
- Aerotyne.
É uma pena que já tenhamos comprados aqueles bilhetes para o Whirlpool Aero Car.
Bu hâlde "Whirlpool Aero Car" biletlerimiz yanacak.
Está bem, vamos à Whirlpool Aero Car, e depois levamos o Joe de volta para Quahog.
Tamam, Whirlpool Aero Car'a bineceğiz, sonra da Joe'yu Quahog'a götüreceğiz.
Está bem, está bem, Whirlpool Aero Car, depois a caminhada, e depois levamos o Joe de volta.
- Tamam, önce Whirlpool Aero Car sonra Beyaz Su Yürüyüşü ondan sonra da Joe'yu eve götüreceğiz.
O pacote aero em modo desportivo,
Aero paketini de spor moduna alacağım.
Dito isso, este tem um chassis de alumínio e alguns truques aerodinâmicos.
Öte yandan, alüminyum şasisi ve aero üçkağıtları var.