English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Portuguese → Turkish / Bayram

Bayram translate Turkish

3,864 parallel translation
O Dia do Presidente era sempre divertido.
Başkan Bayramı her zaman eğlenceliydi.
Declaramos-te o rei do Dia do Presidente.
Seni, Başkan Bayramı'nın kralı ilan ediyoruz.
E depois sentávamo-nos no sofá, víamos a nossa série preferida, "Beverly Hills 90210", e comíamos a nossa refeição do Dia do Presidente.
Sonra arkamıza yaslanıp favori dizimiz Beverly Hills 90210'u izler ve Başkan Bayramı yemeğimizi yerdik.
* O Dia do Presidente Foi muito divertido *
# Başkan Bayramı çok eğlenceliydi #
Outro dos nossos feriados preferidos era o Dia da Marmota.
Bir diğer favorimiz Köstebek Bayramı'ydı.
E depois relaxávamos a ver "90210" e a comer a nossa refeição especial do Dia da Marmota.
Sonra 90210'u izler ve özel Köstebek Bayramı yemeğimizi yerdik.
* O Dia da Marmota Foi muito divertido *
# Köstebek Bayramı çok eğlenceliydi #
O Dia da Marmota foi fantástico!
Köstebek Bayramı harikaydı.
No Dia da Árvore enchíamos a sala com pequenas árvores verdadeiras e pendurávamos doces nos ramos para o Jimmy.
Ağaç Bayramı'nda, oturma odasını gerçek yaşayan ağaçlarla doldururduk ve dallarına Jimmy için hediyeler asardık.
O Burt usava o seu fato do Dia da Árvore e o Jimmy não sabia que era ele.
Burt Ağaç Bayramı kostümünü giyerdi ve Jimmy onun babası olduğunu bilmezdi.
Feliz Dia da Árvore.
Tamam, Çadırcı Baba. Ağaç Bayramı'nız kutlu olsun.
E comíamos a nossa refeição tradicional do Dia da Árvore, sopa quente de xarope de ácer.
Sonra geleneksel Ağaç Bayramı yemeğimizi yerdik. Sıcak akçaağaç şurubu çorbası.
E depois, para terminar o feriado, o Burt cantava uma canção especial composta unicamente para a ocasião.
Bayramın sonunda da, Burt, o güne özel bestelediği şarkısını söylerdi.
* O Dia da Árvore Foi muito divertido *
# Ağaç Bayramı çok eğlenceliydi #
O Dia da Árvore foi fantástico!
Ağaç Bayramı harikaydı.
Não queríamos festejar o feriado sem eles.
Onlarsız bayram kutlayamıyorduk.
Mas no Dia da Árvore, nasciam.
Ama Ağaç Bayramı'nda, yetişirlerdi.
Então, estão a dizer-me que queimam árvores no Dia da Árvore?
# Aynen # Yani, Ağaç Bayramı'nda ağaçları mı yakıyorsunuz?
Não! Arrancamo-las no Dia da Árvore.
Hayır, Ağaç Bayramı'nda onları dışarı koyuyoruz.
No espírito da véspera do Dia da Árvore, esperamos pelo momento certo, corremos para o parque da Porter Street e arrancamos umas arvorezinhas.
Ağaç Bayramı arifesinde Porter Street Parkı'na gizlice girip fidanları çalmak için doğru anı kolluyoruz.
Todos os anos, no Dia da Árvore, ia àquele parque com os escoteiros para plantar plátanos.
Her sene Ağaç Bayramı'nda, izci birliğimle o parka fidan dikmeye giderdik.
Vocês não respeitam o Dia da Árvore!
Siz Ağaç Bayramı'na saygı duymuyorsunuz.
É óbvio que não está a captar o espírito do Dia da Árvore.
Kesinlikle Ağaç Bayramı'nın heyecanını kaçırıyor.
Porque isso é uma tradição, não uma maneira maluca de passar um feriado.
Çünkü o bir gelenek bir bayramı kutlamak için uydurulmuş saçma bir yol değil.
Vê se levas a Hope para nossa casa às 5 : 00, para ela poder acordar na floresta do Dia da Árvore.
Sen Hope'u saat beşte bizim eve getir. O da yarın Ağaç Bayramı ormanında uyansın.
Não sabem de que se trata o Dia da Árvore?
Ağaç Bayramı'nın gerçek anlamını bilmiyor musunuz?
Eu posso contar-vos de que se trata o Dia da Árvore.
Size Ağaç Bayramı'nın gerçek anlamını anlatabilirim.
Morton propôs que se criasse um feriado para plantar árvores, o chamado Dia da Árvore.
4 Ocak 1872'de Morton, Ağaç Bayramı denilecek olan bir ağaç dikme bayramı önerdi.
No primeiro Dia da Árvore plantaram-se mais de mil árvores no Nebraska e hoje em dia essas pequenas árvores formaram um bosque.
Ağaç Bayramı'nın ilk gününde, Nebraska'ya, bir milyonun üzerinde ağaç dikildi ve bugün o küçük fidanlar, bir koruluk haline geldiler.
É disso que se trata o Dia da Árvore, e agora que a árvore dos Chance está interligada com a árvore dos Collins, talvez o melhor seja esta tradição crescer junta.
Ağaç Bayramı'nın gerçek anlamı işte bu. Chance ağacı, Collins ağacıyla dallarını birleştirdi. Belki de en iyi fikir, geleneklerin de beraber büyümesidir.
- Sou o fantasma do Dia da Árvore.
Ben, Ağaç Bayramı'nın hayaletiyim.
- O Dia da Árvore tem um fantasma?
Ağaç Bayramı'nın kendi hayaleti mi var?
- Não, também faço o Dia da Bandeira, Dia do Trabalhador, o 26 de dezembro, o Dia do Perdão, uma data de feriados.
Hayır, ayrıca Bayrak Bayramı, İşçi Bayramı, Boks Bayramı, Kefaret Bayramı ve birkaç tanesinin daha hayaletiyim.
Estou aqui para te mostrar uma visão do Dia da Árvore no passado, no presente e no futuro.
Peki o zaman. Sana Ağaç Bayramı'nın dününü, bugününü ve yarınını göstermeye geldim.
E a melhor parte é que nenhuma criança da cidade estará mais feliz do que o nosso filho no Dia da Árvore.
En iyi kısmı da Ağaç Bayramı'nda, bizim oğlumuzdan başka hiçbir çocuk bu kadar mutlu olamayacak.
E há também o Dia do Presidente, o Dia da Bandeira, o Dia de Colombo. Sim!
Başkan Bayramı var, Bayrak Bayramı var, Colombus Günü var.
Era Dia da Árvore em casa da tua avó e estavas ansiosa por contar a todos das árvores que tinhas plantado.
Nana'nın eviydi, Ağaç Bayramı'ydı ve sen de herkese yeni ağaçlarından bahsediyordun.
Este feriado parece estúpido sem a presença de uma criança.
Etrafta çocuk yokken bu bayram çok aptalca geliyor.
Arruinaste o Dia da Árvore deles.
Onların Ağaç Bayramı'nı mahvettin.
- Bem-vinda ao Dia da Árvore do futuro.
Ağaç Bayramı'nın geleceğine hoşgeldin.
Eu sei que parece um absurdo, mas fui visitada pelo fantasma do Dia da Árvore do passado, presente e futuro. Eu vi o " Mr.
Saçma göründüğünü biliyorum ama "Ağaç Bayramı'nın Hayaleti'yle Dün, Bugün ve Yarın" tarafından ziyaret edildim.
Ele fez-me ver que estava errada quanto ao Dia da Árvore.
Ağaç Bayramı hakkında yanıldığımı gösterdi.
Talvez tenha sido um milagre do Dia da Árvore.
Belki de Ağaç Bayramı mucizesiydi.
Vou passar-te o meu fato do Dia da Árvore.
Ağaç Bayramı kostümümü sana bırakıyorum.
Na nossa nova tradição do Dia da Árvore, plantámos árvores da maneira que a Sabrina queria.
Yeni Ağaç Bayramı geleneğimizde Sabrina'nın istediği gibi ağaç diktik.
E celebrado com a Hope revelou ser o melhor Dia da Árvore de sempre.
Hope'la birlikte kutlamak da benim en sevdiğim Ağaç Bayramı'na dönüştü.
Portanto, da nossa família para a vossa... Feliz Dia da Árvore! "Arvemo-nos" para a semana!
Bizim ailemizden, sizin ailenize Ağaç Bayramı'nız kutlu olsun, haftaya ağaçlamak üzere!
A polícia disse que a ambulância apanhou-me aqui no feriado.
Polis bana, İşçi Bayramının olduğu hafta sonu bir ambulansın beni bu iskeleden aldığını söyledi.
Ligaram a pedir para alugar a minha lancha naquele dia... O Rose Gray.
İşçi Bayramı günü bir adam arayıp sürat teknemi kiralamak istediğini söyledi teknenin adı Rose Gray.
O Dia do Presidente foi fantástico!
Başkan Bayramı harikaydı.
O Dia da Árvore era o meu preferido.
Ağaç Bayramı en sevdiğimdi.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]