Translate.vc / Portuguese → Turkish / Blade
Blade translate Turkish
332 parallel translation
Aquele é Blade. Ele comanda o terceiro mundo da Ala 2.
O Blade. 2. hücre bloğunun en alt seviyesini yönetir.
- E Blade cuida de Graham.
- Ne tür bir anlaşma?
Que cavalo!
Graham'i de Blade izlesin.
Brigadas especiais da Polícia, as UNIDADES BLADE RUNNER, tinham ordens para abater qualquer Replicante, quando detectassem um.
KESKİN NİŞANCI BİRİMLERİ adı verilen özel polis ekipleri dünya sınırlarına giren bütün kopyaları öldürmekle görevlendirilmişti.
Ele diz você Blade Runner.
Diyor ki siz "Keskin Nişancı".
Preciso da magia do velho Blade Runner.
O eski nişancıya ihtiyacım var. Senin büyün gerek.
Sou Deckard. Blade Runner. 26354.
Ben Deckard, keskin nişancı 26354.
Newton Windsor Blade.
( Crockett ) Newton Windsor Blade.
O facto de o governo esperar que as pessoas tenham uma vida decente e continuem a pagar impostos é algo que ainda me ultrapassa.
( Blade ) Devlet Ne Zamana Kadar Bekler? Kurşun Herkese Değene Kadar ve Herkes Vergisini Ödeyene Kadar.
Newton Blade, Ricardo Cooper.
Newton Blade, Ricardo Cooper.
O Newton Blade manda cumprimentos.
Newton Blade'a Dünyanın En İyisini Gönderiyor..
Que tal ligares ao Blade?
Neden Blade'i Kontrol Etmiyorsun?
Com que então são amigos do Newton Blade.
Yani Senin Arkadaşların Newton Blade de mi?
O Blade disse-nos que tu conheces os tipos da distribuição.
( Tubbs ) Blade Sana Söyler.. ( Tubbs ) Fuller Brush Yolunu Biliyormusun?
Amigos do Newton Blade. - Olá, Frank Sacco.
Newton Blade'in Arkadaşları Nasıl Gidiyor?
Decidi reabrir a vigilância em Newton Blade.
Bu, Newton Blade dosyasını.. yeniden açmaya karar verdim.
Blade.
Blade.
- Blade!
- Blade!
Karg, Blade sigam-me.
Karg, Blade beni izleyin.
É mais provável que caia desta cerca que eu deste cavalo.
Ben Blade'den düşmeden önce sen sandalyenden düşeceksin.
Conseguimos um beijo, Blade.
Öpücüğümüzü aldık, Blade.
Esqueces-te duma coisa, "Blade", não estás no Japão.
Bir şeyi unutuyorsun, Blade. Burası Japonya değil!
Então, "Blade", o que vamos jantar hoje?
Başkan Blade bu akşam yemekte ne var?
A Sonya Blade tem de estar no torneio.
Sonya Blade mutlaka o turnuvada olmalı.
É isso mesmo, Blade... vem ao Papá.
Bu Blade... Babana gel.
Sonya Blade!
Sonya Blade!
" Blade Co.
Blade Co.
A morte é a única saída, Major Briggs, Sonya Blade.
Ölüm, buradan tek çıkış yolu binbaşı Briggs, Sonya Blade.
Esta é a Sonya Blade.
Bu Sonya Blade.
O chefe deles era o Blade.
Liderleri, "Blade" di.
O nosso campeão, Blade Fowler, joga pelos Corvette.
Son şampiyon Blade Towler, spor araba için yarışıyor.
Foi o Blade que te atirou a bola.
Blade'di. Sana, basketbol topunu atan oydu. Ben değildim.
Não podes meter-te com o Blade e os Doghouse Boys.
Blade ve Doghouse Boys ile dalaşmamalısın.
Blade!
Blade...
Não nos chegam já os problemas que temos com Blade?
Blade'le başımız yeterince dertte değil mi?
O Blade, eu e mais alguns tentamos impedir que ela chegue às ruas.
Blade, ben, bir kaç kişi daha bunun daha fazla sokağa yayılmasını önlemeye çalışıyoruz.
Tenho uma entrega para o Frost e o Blade vem atrás de mim!
Frost için bir servisim var ve bir süre önce Blade'le karşılaştım.
Frost, é por causa do Blade.
Frost, bu Blade'le ilgili.
O Blade estava à minha espera.
Blade orada beni bekliyordu.
Queres o Blade vivo?
Onu canlı mı istiyorsun?
Pensando bem, Blade devo-te um "favor".
Düşündüm de Blade sana bir tane borcum var.
Se quisermos ser preciosistas, até te devo dois.
Aslında teknik olarak Blade iki tane var.
Esqueçam-no e apanhem o Blade!
Sizi lanet sersemler!
O Diácono quer apanhá-lo vivo!
Dick Blade'i canlı istiyor!
A mãe do Blade foi atacada por um vampiro quando estava grávida.
Blade'in annesi hamile olduğu sırada bir vampirin saldırısına uğramıştı.
No Blade, não tenho tanta certeza.
Fakat Blade için emin değilim.
Blade, leva-a daqui, sim?
Blade, kızı buradan çıkarır mısın?
É o Blade, o Diurno!
Bu Gündüz Gezen! Bu o!
Já conhece o Blade.
Blade'le yeni tanıştın.
- Quero o Blade.
- Ben Blade'i istiyorum.
- Parabéns, Blade!
Tebrikler Blade.