English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Portuguese → Turkish / Blossom

Blossom translate Turkish

128 parallel translation
Dra. Blossom Franklin.
Bayan Blossom Franklin.
Isto não é "Student Prince" ou "Blossom Time".
Bu Student Prince ya da Blossom Time değil.
Albert Blossom.
Albert Blossom. - Harika.
Uma foca? Simplesmente não posso ir dizer que ela quis ir ao pólo Norte para ver o marido.
Blossom'a gidip kocasını görmek için Kuzey Kutbu'na gitmesi gerekiyor diyemem.
Detective, sei que conhece o Motel China BIossom.
Dedektif, China Blossom Moteli'ne aşina olduğunuzu biliyorum.
Estamos preparados para concordar que o Motel China BIossom, para todos os efeitos, é um bordel.
Eğer maksat bu ise, China Blossom Moteli'nin... bir genelev olduğunu kabul etmeye hazırız.
Uma vez mais, detective, não ia frequentemente ao Motel China BIossom, quando deveria estar de serviço?
Şimdi, baştan alalım dedektif. Görevde olmanız gereken zamanlarda sık sık... China Blossom Moteli'ne gider miydiniz?
Alguma vez as levou ao Motel China BIossom?
Onları hiç China Blossom Moteli'ne götürdünüz mü?
Se não houvesse dinheiro para sacar e houvesse uma mulher, aproveitava-se das mulheres, não é verdade?
Ortada üzerine yatılacak bir para yoksa, siz de kadınların üzerine yatıyordunuz. Öyle değil mi? Hem de China Blossom Moteli'nde!
- Quero falar do China BIossom...
- Benim sözüm bitmedi. China Blossom...
Há um problema com a série Blossom. Ah! Coitados.
- Blossom setinde bir sorun çıkmış.
- Blossom é à segunda-feira.
- Blossom, pazartesi günleri. - Emin misiniz?
Esta noite, num especial de Blossom.
Bu gece çok özel bir çiçek açıyor.
E está parecida com a Blossom.
Ve çiçek gibi gözüküyor.
O Sr. Blossom já vem.
Bay Blossom hemen gelecek.
- Desculpe. Raymond Blossom.
- Pardon, ben Raymond Blossom.
O hippie no meio é Blossom.
Ortadaki zibidi Raymond Blossom.
Mas Blossom está a subir.
Neyse, Blossom yükseliyor.
O Blossom chateava-nos ao piratear discos de Michael Jackson... mas na semana passada o necrotério ficou cheio de corpos!
Raymond Blossom, Michael Jackson plaklarının sahtelerini yaparken can sıkıyordu ama geçen hafta bir morg dolusu cesetle karşılaştım.
Alguém quer ver o Sr. Blossom.
Bay Blossom'ı görmeye biri geldi.
Raymond Blossom!
Raymond Blossom.
Aqui é Raymond Blossom.
Raymond Blossom.
Ah, esse Raymond Blossom.
O Raymond Blossom.
Cherry Blossom.
Kiraz Çiçeği.
Vamos, Blossom.
Haydi, Kiraz Çiçeği.
Esta semana, o Joey dá à Blossom uma valiosa lição sobre firmeza no amor.
Bu hafta Joey Blossom'a saygısız aşkla ilgili iyi bir ders verir.
Hannah deu-me as chaves. Tu disseste para que eu ficásse no círculo Blossom.
- Blossom Circle'da otururum demiştin.
É a Blossom Dearie.
Blossom Dearie.
Blossom Dearie?
Blossom Dearie mi?
A Florida deixou-me!
Blossom beni terk ediyor.
Florida é o nome da sua esposa?
Blossom? Karınızın mı adı, Blossom?
O que rima com Florida?
Blossom'a ne uyar?
Tudo bem.
Blossom da anladı. Tamamdır.
- Pearblossom Highway.
Pear Blossom Highway. Evet o.
Acalme-se, Lisa. A esta altura, provavelmente, o meu sócio voltou para o BMW cinza dele, estacionado diante do 9321, da Blossom Palms Lane.
Adamım 9321 Blossom Palms Yolu'na park etmiş metalik gri rengindeki BMW'sine çoktan binmiştir.
Vire à direita, para a estrada Old Cherry Blossom.
sen sağdan devam et, Old Cherry Blossom yoluna çıkarsın.
- "Desabrochar Incrível"?
"Leziz Blossom"? ( Lokantanın menüsünden bir yiyecek ) Pardon?
Devíamos pedir um "Desabrochar Incrível".
Bence ortaya bir "Leziz Blossom" söyleyelim.
- Um "Desabrochar"?
Blossom?
Quase que deitei "Desabrochar Incrível" pelo nariz!
Az daha canım "Leziz Blossom" burnumdan geliyordu.
Muito bem, Blossom. ( Powerpuff Girls ).
Tamam, Blossom.
Cherry Blossom, 17.
Uydu takip sistemi ajanların arabasının nerede olduğunu söylemişti?
- Queres dizer, a Blossom?
- Blossomu diyorsun?
Aparentemente, a miúda que jogou no TV Blossom é muito inteligente.
"Blossom" da oynayan ve çok zeki görünen kız kimdi biliyor musunuz?
Raj, não vamos pôr a miúda da TV Blossom na nossa equipa do Campeonato de Física.
Raj, Fizik Bowlingi takımımıza Blossom'dan birini almayacağız.
Viram o suspeito a fugir no quarteirão 400 de Pearl Blossom Avenue.
Şüpheli Pear Blossom Caddesi'nden kaçarken görüldü.
Tem Major Dad, Blossom...
Şu an Major Dad, Blossom var.
Eu, o Imperador Blossom.
İmparator Blossom olurum.
Isso.
BLOSSOM CIRCLE
Pode trazer um "Desabrochar Incrível", por favor?
Ortaya bir "Leziz Blossom" alabilir miyiz?
Perfeito.
- 17 Cherry Blossom.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]