Translate.vc / Portuguese → Turkish / Bonús
Bonús translate Turkish
492 parallel translation
Com bônus ou sem ele.
Ikramiye falan da istemiyorum!
Um bónus de 100 libras por viagem, e 4 ou 5 viagens por mês.
Her uçusa yüz paund bonus, ve ayda dört bes uçus.
Ele quer que o conselho aprove um bónus para ele.
Yönetim kurulunun, ona bonus verme işini oylamasını istemiş.
- Um bónus?
- Bonus mu?
Quem aceitar, recebe salario a dobrar e um bonus. De S. Francisco a Xangai e volta, tudo incluído.
Ve size adil ve insaflı davranmak için, hem iki kat ücret veriyoruz, hem de Frisco ve Shanghai'ye yapılacak yolculukta ele geçenlerden pay veriyoruz.
Todos recebem uma semana de paga a mais e tu recebes um bonus, Al.
Herkes bir haftalık ikramiye alacak, sana da prim, Al.
Foi uma espécie de bónus.
Yalnızca bonus olarak ekledim.
Em Petitbonum, na sua tenda Caius Bonus, meditava.
"Ve tatlı bir sabah Alay komutanı, Bonus Belonus, meditasyon yapmaktaydı."
Avé, Caius Bonus,
Selam, ey Bonus Belonus!
Avé.
- Selam Bonus Belonus.
Calígula Minus está pronto, Caius Bonus.
- Caligolaminus artık hazır!
Ave, Caius Bonus. Tenho o segredo da força dos gauleses.
Galyalılar'ın sırrını öğrendim.
Preciso da receita desta poção... e serei Imperador...
İksirin içinde ne olduğunu bulabilirsem, İmparator, Bonus Sezar olabilirim.
"Enquanto Caius Bonus sonha, na aldeia dos gauleses..."
"Bonus Belonus rüyalarıyla başbaşa bırakıp biz Galyalılar'a dönelim."
Apanhamos o druída, ó Caius Bonus.
- Rahibi yakaladık, Ey Bonus Belonus.
Obrigado, ó Caius Bonus.
Teşekkür ederim, Ey yüce Bonus.
Ó Caius Bonus!
- Selam ey Bonus Belonus!
Caius Bonus deseja vê-los.
Bonus Belonus sizi görmek istiyor.
Os mensageiros voltaram, ó Caius Bonus!
- Haberciler döndü!
Avé, Caius Bonus!
- Selam ey Bonus Belonus.
Aqui estou, ó Caius Bonus! Encontrei morangos, ó Caius Bonus.
Ben burdayım ey Bonus Belonus, bakın çilek buldum, Yunanistan'dan dönmekte olan... bir ticari kervana rastladım ve ağırlığınca altın ödeyerek satın aldım!
Ó Caius Bonus, em vez de arriscar a vida de um legionário, precisamos de um ser inofensivo que nos sirva para a experiência.
Ey Bonus Belonus, askerin hayatını tehlikeye atma, iksiri... denemek için sıradan birini kullanalım.
Caius Bonus, não há grande prodigío em levantar essa pedra...
- Ey Bonus Belonus. - Evet? O taşı kaldırmak için güce ihtiyaç yok ki.
Ó Caius Bonus, temos de fazer alguma coisa a estes gauleses.
Ey Bonus Belonus, şu Galyalılar'ın işini halledelim.
O que te aconteceu, ó Caius Bonus?
Ne oldu Bonus Belonus?
É a vossa vez de beber.
Sizin sıranız Bonus Belonus.
Ó Caius Bonus, és esperado na tua tenda, com urgência.
Ey Bonus Belonus, çadırınızda bekleniyorsunuz, acil.
Caius Bonus estava impaciente para obter a receita de uma poção mágica que o tornaria invencível e lhe abria o caminho para o trono imperial.
Sezar, Bonus Belonus bizim sihirli iksirimize sahip olup... yenilmez ve İmparator olmak istiyor..
Segundo, desejo comprar bônus do estado espanhol.
- İkincisi, İspanyol hükümetinden senetleri almak istiyorum
Em bônus espanhóis?
- İspanyol senetlerinde mi?
Ordene a compra de um milhão em bônus espanhóis para o conde do Monte Cristo.
- Monte Kristo Kontu adına İspanyol tahvillerinde bir milyonluk sipariş yapılacak
Mas os bônus espanhóis estão...
- Fakat İspanyol tahvilleri...
lhes diga que a casa Danglars recomenda que se invista em bônus espanhóis.
- İspanyol tahvillerinde Danglars'ın tavsiyelerine yatırım yapmalarını... söyle onlara
O que acontecerá aos bônus espanhóis?
- İspanyol senetleri ne oldu?
Sim, isso. Venda todos os bônus.
- Evet, öyle.Tüm senetleri satın
Por isso teve a magnanimidade de cobrir nossas perdas? Queria comprar os bônus.
- Kayıplarımızı geri ödeyebilecek kadar yüce misin?
Eu te darei um bonus de $ 100,000, pagável dependendo de como voce jogue no campeonato.
Sana nakit olarak 100,000 dolar veriyorum, ne olursa olsun şampiyonanın sonuna kadar oynaman için.
Ficaremos para poder ganhar um bônus quando a levarmos.
Limana geri götürdüğümüzde küçük bir ödül kazanırız.
O calçadão se encheu de sósias de Betty Grable... de todo os EUA vendendo bônus de guerra.
Sahil yolu Amerika'nın dört yanından gelmiş yüzlerce Betty Grable benzeriyle doluydu savaş bonosu satıyorlardı.
E a prova é que todos receberam bônus extras.
Buradaki herkes de prim çekini aldı.
Imagino que a Polícia te dê um belo bônus, por esses livros.
Öyle görünüyor ki polis, bu defterlere karşılık sana yüklü bir ödeme yapacak gibi.
Deve querer dar-nos um aumento.
Muhtemelen bize bonus verecek.
Não porquê?
- KLVZ bonus şarkı!
KLVZ Bonus Tune, a quinquagésima chamada recebe um Porsche novinho em folha.
15 inci arayan bir Porsche kazanıyor!
Tudo o que tens a fazer é sair daqui vivo e o resto é canja.
Tek yapman gereken buradan sağ çıkmayı başarmak ve gerisi bonus.
Vais ter um prémio de 5 dolares.
Ve sana 5 $ bonus vereyim.
- Queremos dinheiro, bônus, promoções.
İstediğimiz para.
E destes bônus? "
Bu hisse senetleri nasıl?
Imagino que estejas atrás de um óptimo bônus de natal este ano, heim?
Bu sene yüklü bir Noel ikramiyesi bekliyorsundur herhalde, değil mi?
Eu gosto disso. O que é que vais fazer com o grande cheque do bônus?
Esas soru, o ikramiyeyle ne yapacağın.
Eu só espero que meu cheque do bônus pague isto.
Umarım Noel ikramiyem bunu karşılar.