English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Portuguese → Turkish / Boxes

Boxes translate Turkish

126 parallel translation
Estão lado a lado, a passar as boxes.
Pitleri geçerken yan yanalar.
A entrar nas boxes, está agora Scott Stoddard no BRM.
Scott Stoddard, BRM ile pitte.
Aqui temos Stoddard entrando nas boxes muito devagar.
Stoddard çok yavaş bir şekilde pite doğru geliyor.
Vai ficar nas boxes, hoje?
Bugün pit alanında olacak mısın?
Aí está Barlini a entrar nas boxes em resposta à bandeira preta.
Siyah bayrak sinyaline uyan Barlini pite geliyor.
Acabam de passar na frente das boxes, lutando pela liderança, lado a lado.
Pitlerin önünden yan yana geçtiler ve liderlik için savaşıyorlar.
BOXES
KOLTUKALTLARI
O 21 da Gulf-Porsche, pilotado por Johann Ritter, entra nas boxes.
Johann Ritter'in kullandığı 21 numaralı Gulf-porsche, pite girdi.
Os carros no primeiro e no segundo lugar estão nas boxes com dificuldades mecânicas.
Bayanlar ve baylar, 1. ve 2. sıradaki araçlar motor sorunları yüzünden pite girdiler.
Sempre se viu nas boxes das pistas de automóveis de Indianapolis nos 500.
Oldum olası kendini Indianapolis yarış pistinde hayal etmişti.
Vamos ali fazer uma paragem às boxes.
Gidip bir bakıma girelim bari.
Volta às boxes no fim da volta.
Bir sonraki turda padoka inecek.
Toda a gente tem de vir às boxes.
Herkes pite girdi Cole.
Entro nas boxes em primeiro lugar e saio em terceiro.
.Ben ilk durumdaydım.Şimdi ise 2 tur kala üçüncü durumdayım.
Estão nos boxes de largada.
Atlar başlangıç çizgisinde.
- Bem, uma vez que estás vivo, e que não ainda não encostaste às boxes, porque é que não me contas a tua teoria sobre estes gajos, e vamos lá apanhá-los?
Evet! Madem ki hayattasın ve hala tabuta girmedin..... neden bu lanet heriflerle ilgili teorini bana da anlatmıyorsun ki yakalayalım!
Ei... não podes fumar na área das boxes.
Hey... Yarış alanında sigara içmek yasak.
Havia barras de ouro, cofres de depósitos... Ou seja, onde estão os saques à moda antiga?
There used to be bars of gold, safety-deposit boxes... demek istedimki, o eski buyuk ganimetler nerde?
Paragem nas "boxes" para o essencial.
Temel ihtiyaçlar için pit stop..
- Devo tirar os boxes também?
- Boxerımı da çıkarayım mı? - Hayır.
Todos os corredores que podem ver na faixa das boxes agora, estão na fase final de preparação para esta corrida.
Tüm yarışçılar pit alanında son hazırlıklarını tamamlıyor.
Um único segundo a mais nas boxes pode custar um ou dois lugares na corrida.
Ekstra pit stoplar sürücülere sıralamada bir, iki yer kaybettirebilir.
Os três com rápidas paragens nas boxes, pouco mais de 12 segundos.
Üçü de hızlı pit stop yaptılar. Sadece 12 saniye.
Os pilotos aproveitarão a vantagem desta bandeira amarela e entram nas boxes pela última vez nesta corrida e nesta temporada.
Bütün pisti etkileyen kazanın avantajlarından yararlanan sürücüler sezonun son pit stop'una giriyorlar.
- Que tal uma ida às boxes?
- Bi molaya ne dersin?
- Uma passagem rápida pelas boxes?
- Hızlı bir pit molası?
Ida às boxes após duas voltas.
2 arabada aynı anda pite girdi.
O estranho é que, os dois veículos vão na mesma altura às boxes.
Bu çok nâdir olur. 2 arabanında aynı anda pite girmesi çok nâdiren olur.
Michel Vaillant ainda nas boxes.
Vaillants hâlâ pitte.
Bob Cramer sai no seu turno das boxes.
Cramer pitten çıkıyor.
Retorno às boxes do leader Bob Cramer.
Tekrar.
Segundo na classificativa geral, atrás do leader, o Vaillante nº8. Corre Gabrielle Spangenberg que finalmente chega às boxes.
"The leader"'ın arkasında ikinci olarak giden ; Vaillante no. 8.
E é Steve Warson que sai das boxes.
Ve yarışmacı no. 8, Steve Warson.
Abranda e vai em linha recta direito à linha das boxes...
Terminal'in önünde yavaşla!
Vão ter de fingir ser mecânicos. Só os oficiais podem estar nas boxes.
Ama mekanikçiymiş gibi davranmalısınız.
Mas, se eu levantar a mão esquerda ao entrar nas boxes, isso significa que vou parar para abastecer, na volta seguinte.
Ama servise gelirken sol elimi kaldırırsam bu sonraki turda depoyu doldurmak için duracağım anlamına gelir.
"Meu, digo-te, corremos bastante bem durante todo o dia e desenvolvemos um bom impulso" ... viemos às boxes, fizemos-lhe uns acertos e ficou a andar tão depressa que nem se via...
" Evlat gün boyu çok iyi koşturduk, birazcık zorlanma oldu onu içeri soktum, Booger onun içine kriko sopası soktu ve o yakalanmış gibi kaçtı gibi.
Numero 11, Bad Chad, esta nas boxes...
11 numara, Kötü Chad, pit'e giriyor.
Numero 11, Bad Chad, saiu finalmente das boxes.
11 numaralı Kötü Chad sonunda pit'ten çıktı.
Imagine que você está vestindo... uma camisa, boxes meias pretas e nada mais.
Giydiklerini hayal et. bir gömlek, don... siyah çoraplar ve başka birşey yok.
Você, um homem crescido em suas boxes e meias pretas.
Sen donunun ve siyah çoraplarının içinde yetişkin bir adamsın..
Eles estão fora dos seus boxes.
Donunun üzerinden sarkıyor.
BOXES DE ATORDOAMENTO
VURMA KUTULARI
Melhor paragem nas boxes para a Equipa Peyton.
Peyton takımından günün en iyi pit stopu.
Todos ás boxes.
Herkes pit stopa giriyor.
Escute, boxes, estou a fazer manutenção do avião.
Duraklarda ben uçakla ilgilenirim.
Se o carro começar a guinar, tirem o pé do acelerador, diminuam a mudança e vão para as boxes... ou encostem nas barreiras interiores.
Şimdi, eğer biraz olsun bir garipliğe rastlarsanız orada... ayağınızı gaz pedalından çekin, ya da pit-stop bölümüne gelin ve arabayı başlangıç bölgesinde durdurun.
Tragam-nos para as boxes.
Tamam, pit-stopa gelin.
Enquanto todos vão para as boxes, o McQueen assume a liderança!
Herkes pite ayrılırken, McQueen liderliği eline geçirmek üzere pistte kalıyor.
A vossa atenção na área das boxes.
Pittekilerin dikkatine.
A vossa atenção na área das boxes.
yarış lideri :

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]