Translate.vc / Portuguese → Turkish / Bridget
Bridget translate Turkish
1,207 parallel translation
BRIDGET JONES SOLTEIRONA
BRIDGET JONES EVDE KALMIŞ KIZ
- Não sejas tola, Bridget.
- Aptallaşma.
Bridget.
Bridget.
Sem dúvida, Bridget.
Doğru Bridget.
Linda Bridget!
Güzel Bridget!
Bridget Jones!
Bridget Jones!
- Bridget Jones?
- Bridget Jones?
- Bridget!
- Bridget!
Bridget Jones.
Bridget Jones.
Bridget Jones, pode vir.
Bridget Jones, gel şimdi.
Na verdade, é Bridget.
Bridget, aslında.
Se estás tão obcecado com a Bridget Jones, por que não te casas com ela?
Bridget Jones'a bu kadar kafayı taktıysan neden onunla evlenmiyorsun?
Bridget...
Bridget...
Não, Bridget, ouve... não estás a perceber.
Hayır, Bridget, dinle... her şeyi çok yanlış anladın.
- Tu, Bridget.
- Sen, Bridget.
Foi bom ver-te, Bridget.
Seni görmek çok güzel, Bridget.
- Olá, Bridget.
- Selam, Bridget.
VAI BRIDGET VAI
HADİ BRIDGET HADİ
Olá, Bridget.
Selam, Bridget.
Bridget, não foi a proposta mais romântica que alguma vez ouvi.
Bridget, bu duyduğum en romantik teklif değildi.
- Bridget.
- Bridget.
Bridget Jones, queres casar comigo?
Bridget Jones, benimle evlenir misin?
A Bridget Jones estragou tudo pela última vez.
Bridget Jones son olarak işleri karıştırdı.
Bridget Bennett, Nutricionista e Dietista
- Tamam kilo ve boy ölçelim önce.
Ao telefone : Bridget Bennett, Nutricionista Matriculada - Olá, Morgan.
- Selam Morgan nasılsın?
Chama-se Bridget Elkins.
İsmi Bridget Elkins.
Não há nenhuma Bridget.
Bridget yok.
A Bridget?
Bridget'i mi?
Só eu e a Bridget.
Sadece ben ve Bridget.
Olá, fala Bridget Elkins.
Selam, ben Bridget Elkins.
- A Bridget é inteligente.
- Bridget, zeki bir kız.
- A Bridget está?
Bridget evde mi?
Vou para o aeroporto. Se não vir a Bridget... Está na escola.
Aslında, havaalanına doğru gidiyordum ve onu göremezsem...
Escola profissional, mas ela foi a melhor aluna.
İki Yıllık. Ama Bridget, lisede birinciydi.
- Ele tem de ver a Bridget.
Bridget'i görmesi gerek.
- Sim, procuro Bridget Elkins.
Bridget Elkins'i arıyordum.
- Bridget?
- Bridget mi?
Ainda tem essa oportunidade, Bridget.
Senin hala bu şansın var, Bridget.
Obrigado por verificar os contratos. Você está triste por causa da Bridget.
anlaşma için asğol briget için mi üzgünsün?
Eu não dava atenção suficiente para a Bridget.
Evde bile. Bridget'in evi. Onun yanına taşındım.
A ironia é que Bridget adorava planos.
lronik olan planları kaybetti.
Você amava a Bridget?
Sen Bridget'ı sevdin mi?
Bridget?
Bridget?
Ainda não esqueci a Bridget.
Unutmadım... Bridget'ı.
A primeira a sair foi a Bridget.
Kapıdan ilk çıkanımız Bridget oldu.
A Bridget gostava de comandar.
Bridget kontrol sahibi olmayı severdi.
E a Tibby e a Bridget também.
Tibby ve Bridget de gelecekler.
- Vim ver a Bridget.
Bridget'i görmeye geldim.
Há algum problema com ela?
Şimdi nerede biliyor musunuz? Bridget'in başı belada mı?
Não terias conhecido a Bridget.
Bridget ile asla tanışamazdın.
A Bridget.
Bridget'i.