English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Portuguese → Turkish / Bullseye

Bullseye translate Turkish

56 parallel translation
Vira-me, Bala... para eu conseguir ver.
Döndür beni de görebileyim, Bullseye.
O Bala, a montada do Woody também cá está.
Bu benim! - Bullseye, Woody'nin atı.
Bom trabalho, Bala.
Aferin, Bullseye.
Vai rápido como o vento, Bala!
Rüzgar gibi git, Bullseye!
Conseguirão o Woody e o Bala aterrarem em segurança?
Woody ve Bullseye sağ salim karşıya geçebilecekler mi?
Bala, corre, corre!
Hey, Bullseye. Git getir!
Isso tem piada, Bala!
Bu çok komik, Bullseye.
Bala, vai-te embora daqui!
Bullseye.
Está bem, pronto!
Bullseye. Tamam.
Pronto, upa upa!
Pekâlâ, Bullseye. Hoppala!
Bala, pára com isso!
Bullseye. Kes şunu. Kes şunu.
Bala, está quieto!
Kes şunu, Bullseye. Kes şunu.
Material protector feito à medida.
Köpük yalıtımlı kutunun içinde gidiyorsun, Bullseye.
Vai veloz como o vento, Bala!
Rüzgar gibi koş, Bullseye!
Bala, fazemos novamente parte de uma família!
Bullseye, yine bir ailenin parçası olduk!
Pensa no Demolidor n.º 181 Sou o mercenário, tu a Elektra.
Daredevil 181.bölümü düşün. Ben Bullseye'ım sen de Elektra.
Chama o Mercenário.
Bana Bullseye'ı bulun.
Se cruzar o caminho dele, acabará como o Natchios, morto por algum maníaco que nem o Mercenário, e ele não vai parar por aí.
Onun karşısına çıkarsan, sonun Natchios gibi olur... Bullseye gibi bir manyak işini bitirir- - o kadarla da kalmaz.
Foi um assassino contratado chamado Mercenário.
Bullseye adındaki bir kiralık katildi.
O Mercenário.
Bullseye.
- O Mercenário falhou.
- Bullseye başaramadı.
Bullseye Lights.
Bullseye Lights.
Centro do alvo!
Bullseye.
Fica de olho nele!
- Bullseye, şunu gözetle, oğlum. - Gözetle.
Centro do alvo!
Bullseye. Buraya.
Aqui!
Bullseye!
Centro do alvo.
Bullseye.
Centro do alvo.
Bullseye!
Centro do Alvo, volta aqui.
Bullseye. Buraya dön.
Bullseye.
Ok takımı.
Will Bullseye.
Gerçek bir ok takımı.
Um verdadeiro alvo ( bullseye ).
Gerçek bir ok takımı.
Cavalga como o vento.
Rüzgar gibi koş, Bullseye.
Ganhámos o jackpot.
- Turnayı gözünden vurduk, Bullseye.
Não, Bullseye, tens de ficar.
Hayır, Bullseye. Sen burada kalmalısın.
Via ficar tudo bem.
Her şey yoluna girecek, Bullseye.
Também tenho saudades do Woody.
Evet, Bullseye. Ben de Woody'i özledim.
ela adora o seu amigo Bullseye.
Hayvanları sever ama en çok sevdiği, en yakın arkadaşı Bullseye'dır.
A outra está registada para uma empresa chamada "Bullseye Paintball."
Diğeri "Bullseye Paintball" isimli bir şirket adına kayıtlı.
Adivinha onde fica o Bullseye Paintball?
Tahmin edin Bullseye Paintball nerede?
E pode apostar que o molho marinado de cacto do Burt Bullseye vai acabar com qualquer vestígio de "sabor a galinha" que possa haver.
Ve Burt's Bullseye marka kaktüs suyu marinesinin "tadı tavuk gibi" denmesini tamamen engelleyeceğine bahse girebilirsiniz.
Bala.
Bullseye!
Desaparece!
Bullseye, git, git.
Andy, Andy, Andy!
Bullseye, böyle yapma. - Sadece Andy... - Andy, Andy, Andy.
O meu leal corcel Bala?
Sadık atım Bullseye neredeymiş?
Estás comigo, Bala?
Bullseye, benimle misin?
Vá lá, Bala!
Hadi, Bullseye!
Centro do alvo!
Bullseye!
Vem cá, Centro do Alvo.
Gel, Bullseye.
Bullseye! ( Em cheio )
Tam isabet.
Não.
Hayır, Bullseye.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]