Translate.vc / Portuguese → Turkish / Buns
Buns translate Turkish
34 parallel translation
Tenho números antigos da Playboy, Oui, Boobs Buns, Gent.
Eski tarih yayınlarım var. Playboy var, Oui, Boobs and Buns ve Gent.
Guarda-ma.
Benim için kapıyı bekle, Big Buns.
Se ceder, vai acabar como júri no concurso do Sr. Nádegas!
Eğer başarısız olursam, yapacağı en iyi şey Bay Tight Buns yarışmasında juri üyeliği olur.
Eu não sei de nada, nem devia... Quer uns "buns" ( rabiosque ), Elaine?
Bildiğimden veya bilmek zorunda olduğumdan değil.
Alguém esteve a fazer o vídeo do Buns of Steel.
Birisi kendi "Buns of Steel *" videosunu yapıyor.
A sua gravação de ginástica Platinum Buns.
Platin Kıç egzersiz kasetiniz.
O Sandy ensinou-me "Hot Cross Buns"!
Sandy bana "Kızıl Haç Topuzu" nu öğretti!
- Bunny Buns.
- Tombik Tavşancık.
- Bunny Buns?
- Tombik Tavşancık mı?
"Vou mudar o nome para Cinder Buns"
" Adımı da Cinder Buns olarak değiştirecem...
Tambem decorei a lojinha Jam Buns.
Ayrıca sadece reçelli çörek satan bir market yapıyorum.
Deitei-as fora sem querer. Não faz mal, Buns.
Kazara onu attım.
Sabes que detesto quando me chamas isso.
Oh, çok güzel, Buns. Biliyorsun ki bana bu şekilde seslenmenden nefret ediyorum.
Não estou nada, palerminha. E não me chames Buns.
Kalmadım, salak şey.
É no quarto filme que ela está na cozinha e...
Pekala, aptal Buns- - Bekle. 4ncüde kadın mutfaktayken...
Não faz mal, eu entendo, Buns.
Pekala... tamamdır. Anladım.
Buns, fiquei entretido com o filme.
Şimdi! Hey, Buns, ben sadece filmle ilgileniyorum.
Cozinhei algo muito especial para ti. Apenas para ti, Buns.
Senin için gerçekten çok özel birşeyler pişirdim.
Deixaram-nos alguns buns.
Bize biraz çörek bırakmışlar.
Temos quatro buns!
Tam dört kahrolası çöreğimiz var!
- Que tipo de buns?
- Hangilerinden?
Para quê mulheres em tons pastel e perfumes de rosa, a servirem-te chá, buns e vinho do Chile? Só para lhes poderes contar como é espetares com três balas na cabeça do meu irmão?
Neden sana çay, kurabiye ve Şili şarabı veren yanındaki soluk renkli ve gül kokulu kadınlara ağabeyimin kafasına üç kurşun sıkarken kendini nasıl hissettiğini anlatmıyorsun?
Só sei que a não ser que me tragas sticky buns, sanduíches gregas e hambúrgueres, eu...
tek bildiğim sen ıslak çörek ve jiro ve hamburger getirmedikçe, ben..
Okay, passa-me issoI've been doing that Buns of Steel your mother taught me.
Pekalâ, değiştirelim.
Bom trabalho no Barnacle Buns, Tom.
- Midye Çörekleriyle iyi iş çıkarmışsın, Tom.
Um cêntimo, dois cêntimos Hot Cross Buns E com o dinheiro que estou a ganhar, posso tratar a minha mãe como ela merece.
Ve kazandığım parayla anneme hak ettiği imkanları sağlayabiliyorum!
Vamos fazer como um camião de pão e haul buns!
Hadi basıp gidelim buradan.
Sr...
Bay Buns.
Fiona, quando eu era nova, fodi com todos os membros da banda cover dos Guns'N'Roses, Buns'N'Roses.
Fiona. Gençlik günlerimde Guns'N'Roses'ýn þarkýlarýný çalan Buns'N'Hoses'ýn tüm üyeleriyle yatmýþtým.
A minha querida Buns já está com os copos.
Bunlar çok zor. Benim tatlı Buns'ım burada başıboş kalmış.
Lance, é a tua vez.
Ve bana Buns deme.
Buns, vou buscar uma sandes.
Hey, Buns?
Buns!
Neden sadece uyandım da bize demiyorsun...
"Hot Cross Buns."
- Hot Cross Buns.