Translate.vc / Portuguese → Turkish / Cache
Cache translate Turkish
41 parallel translation
Conhece alguém na comarca de Cache?
Cache şerifinin bürosunda tanıdığın var mı?
- Disse que é importante.
- Cache'ten.
Primeiro, pensei que era um trojan que alguém implantara, mas a menos que estivesse ligado a uma cache RAM...
Önce virüs sandım ama Ram kaşesine konmadığı sürece- -
- O centro UNIX não conseguia ler as linhas de comando. A placa frontal deixou de comunicar com a cache da memória.
Unix çekirdeği komut satırından komutları okuyamıyormuş çünkü ön bus tampon bellek ile iletişimi kesmiş.
Nenhum nome ainda, mas estou a usar o mainframe do FBI para decodificar o cache da busca.
- Henüz isim yok ama arama belleğinin şifresini çözmek için FBI'ın ana bilgisayarını kullanıyorum.
é muito mais fácil deixar que o tremer do labio de um homem diga que é culpado do que confiar nele para não apagar cache do seu disco rigido.
Bir erkeğin suçlu olduğu üst dudağının seyirmesinden anlaşılır. O yöntem, bilgisayarından silmemiş olmasını ummaktan daha güvenilir.
Cache, dás-me um C?
Hey Cache bana bir Do verirmisin?
Os arquivos de áudio ainda estão - no servidor de cache local.
Ses dosyaları kesin sunucudadır.
Há uma Internet por trás da Internet feita de informações armazenadas em cache.
Önbellekten ibaret olan internetin arkasında bir internet var.
Eu disse a Linda que vamos dobrar o cache dela em Garganta Profunda 2.
Linda'ya Deep Throat 2'de maaşının iki katına çıkacağını söyledim.
Falar com Butchie Peraino sobre o meu cache na continuação.
Devam filmindeki maaşım hakkında Butchie Peraino'yla konuştum.
Vamos limpar a cache, depois eu digo-lhe os melhores lugares cubanos na cidade.
Önce önbelleği temizleyelim, sonra civardaki güzel Küba kulüplerinin yerini söylerim.
Expirou há pouco tempo mas, consegui a cópia da memória cache.
Site bir süre önce kapanmış ama önbellekte bir kopyasını bulabildim.
Passei os dados da cache através da operadora do telemóvel para tentar identificar a torre de telemóveis que foi usada.
Önbelleğe alınan verilerin, hangi baz istasyonu kullanarak gönderildiğini bulmaya çalışıyordum.
O seu histórico de navegação, artigos armazenados na cache, é tudo sobre um determinado agente patogénico.
Onun internet geçmişi önbelleğindekiler hepsi belirli bir patojen üzerinde duruyor.
Ainda existe alguma coisa na cache que alguém tentou apagar.
Ön bellekte birinin silmeye çalıştığı bir şey hâlâ duruyor.
Tens de meter a cache L2 em modo ad hoc.
Ah, ad hoc modunda L2 önbellek koymalısın.
A cache está sempre limpa.
Önbellek her zaman temizlenmiş oluyor.
Ficheiros digitais "cache" escondidos.
Gizli dijital önbellek.
Gilfoyle, temos de construir os mecanismos de cache, agora.
Gilfoyle, önbellek mekanizmasını hemen kurmamız gerek!
Gilfoyle, o mecanismo de cache!
Gilfoyle, önbellek mekanizmaları!
Deve haver um ficheiro digital, um ficheiro "cache".
Bir dijital arşiv, bakabileceğimiz bir önbellek dosyası vardır. NSA'i ara.
Liga à NSA. Não, eu tenho os ficheiros "cache".
Önbellek dosyaları bende.
- Ficheiros digitais "cache" escondidos.
- Gizlenmiş dijital önbellek.
Aqueles que apagou da sua conta mas que se esqueceu de limpar da cache.
Hesabından silmiş olabilirsin.
Não percebo tecnologia porque sou muito velho, por isso o Will que limpe a minha cache todos os dias.
Her gün internet geçmişimi siliyorum.
Invadi o servidor do Kuttler para ver se algo lá diz-nos para onde ele fugiria, limpou o cache, não consigo recuperar nada, mas há um diretório chamado Ravenspur.
Nereye kaçtığını anlayabilmek için Kuttler'ın sunucusuna falan sızdım ama kendisi dosyaları silmiş bu yüzden dosyalara ulaşamıyorum... -... ama Ravenspur kök dizin vardı.
Sem cache, Voilà.
Önbellek tertemiz. İşte bu.
Graças a uma ferramenta chamada Mimikatz, puxa-te todas as palavras-chave e informação de domínio da cache e salva-te aqui.
Mimikatz adlı bir uygulama sayesinde tüm kayıtlı şifrelerini, alan adı bilgilerini buna kaydeder.
Vai buscar-te todas as palavras-chave em cache. Apanha qualquer email, mensagem de texto ou documento.
Tüm kayıtlı şifreleri tüm mailler, mesajlar, belgeler elimize geçecek.
- Sim, disseste que se usasses as calças de treino bastante baixas, esta noite eu veria Londres, França, e depois, sim, veria as tuas cuecas.
- Evet, söyledin. Cuvette'te douche alıp athléteni giydikten sonra cache-colunu ve béretini de takarsın ve valise'in fermoirını birlikte kapatmaya çalışırız.
Sim, há uma lacuna no mapa de pixéis em cache, estamos a perder a sincronização na palete.
Desen haritamızda önbellek kaybı yaşıyoruz dolayısıyla palette senkronizasyon sıkıntısı var.
Ainda temos de resolver o bug da falta de cache do Sev 1 no processo de troca extrarregional?
Pekala, Sev 1'in önbellek dosyalarının bölge dışı takas esnasında kaybolma sorununu çözmeliyiz. Bugün test edilecek, yarın kargolanacak.
A PREPARAR DOWNLOAD DA CACHE
Yerleşik Bellek Onarılıyor % 100 Tamamlandı
Quanto ao telefonema que a Rebecca atendeu antes de sair, eu recuperei parte dele através do cache da memória de uma torre.
Rebecca'nın gitmeden önce aldığı telefonun kaydı....... bir bölümünü yerel telefon kulelerinin birindeki hafızadan kurtardım.
Chamamos-lhe o cache dos dados de Pandora.
Veri zulasına Pandora diyoruz.
Aida, quero que acedas à tua informação "cache".
Aida, bilgi belleğine ulaşmanı istiyorum.
Arranjei-lhe o primeiro contrato e negociei-lhe o último caché de 20 milhões.
İlk büyük çıkışından, son 20 milyon $'lık cirosuna kadar.
- Qual é o caché?
- Ücreti ne kadarmış?
Mas o caché, mais o pessoal, taxas, seguro, o preço da orquestra, os 3 dias e os pequenos caprichos, custam sempre menos do que a Los Angeles, 150 % de margem, e se recusamos a Anne-Marie Jacquet, a margem é de 315 %.
Ama onun ücreti, artı masraflar, sigorta orkestranın ücreti, yevmiyeleri, 3 günlük konaklama... Hepsi dahil Los Angeles Filarmoni'den daha ucuza geliyor. ... % 55 kâr ediyoruz.
"Caché" não é uma palavra comprida.
"Zula" gayet normal bir kelime.