Translate.vc / Portuguese → Turkish / Cartoon
Cartoon translate Turkish
44 parallel translation
Um cartoon indignou Churchill.
Tek bir karikatür Curchill için fazlaydı bile :
"Foi vista num jantar discreto no Calamari, com um velho pinga-amor... Jessica Rabbit, mulher da estrela Maroon Cartoon, Roger Rabbit".
Roger Tavşan'ın eşi Jessica Tavşan, ünlü çapkınla birlikte görüldü.
Se não vou protagonizar este cartoon, é melhor começar o filme.
Bu çizgi filmde başrol oynamayacaksam, filmi başlatalım.
Onde está cartoon?
Karikatürist nerede?
E, em troca, foi amado pelo mundo, excepto em 1938, quando foi criticado pelo cartoon controverso, "Super-Homens Nazis São Superiores."
1938'de "Nazi Süper Adamlar Bizden Üstündür" adlı tartışmalı çizgi filmi yüzünden eleştirilmesi dışında dünya da onu sevdi.
Vi uma vez um cartoon político.
Eski bir siyasi karikatür gördüm.
Tu gostas de um cartoon.
Sen çizgi film karakterinden hoşlanıyordun.
Cartoon? !
Çizgi film!
Por 20 bananas, dá-nos provas em como Johnny Chimpo é o chulo por trás do bordel do Cartoon Network.
20 muza delilleri verecek. Sempo John'un Çizgi Film Ağı genelevinin pezevengi olduğuna dair.
Porque tenho aqui os registos dentários, a certidão de óbito... e um cartoon político de um jornal mexicano de renome.
Çünkü burada onun diş kayıtları, ölüm sertifikası ve Meksika basınından politik karikatürü var.
É como ter o Cartoon com essas pessoas.
Bu insanlarla olmak "Nick at Night" programına çıkmak gibi bir şey
Um maldito cartoon?
Çizgi film mi?
E Mr. Cartoon Network nós temos que ir para o ensaio amanhã exactamente ás 9.
Ve sen Bay Micky Mouse... sabah saat tam 9.00 da provalar için hareket etmeliyiz.
Vender um bolo de aniversário com um cartoon do Mickey Mouse
Mickey Mouse'lu bir doğum günü pastası satmanın cezası :
Colocam vídeos como o cartoon do George Bush, gatos com duas línguas.
Bağlantı bu. İnsanların George Bush çizgi filmi gibi ilginç şeyleri gönderdikleri, çift dilli kediler filan gibi.
Passa no Adult Swim do Cartoon Network.
Cartoon Network'ün Adult Swim kuşağında baba.
Melinda Gates. Ziggy do Cartoon Ziggy.
"Ziggy" çizgi filminden Ziggy.
Graysmith, não tem esse "cartoon" para terminar?
Graysmith, senin şu karikatürü bitirmen gerekmiyor mu?
Precisamos do "cartoon".
Karikatüre ihtiyacımız var.
Em Janeiro, na verdade. E chamar-se-ão "Cartoon New Years".
Ocakta aslında, ve yeni yıl karikatürleri adı verilecek.
Foi a mais vista na Cartoon e o episódio da Guerra das Estrelas duplicou a audiência.
Cartoon Network'de en çok izlenen çizgi dizi ve Yıldız Savaşları bölümü ikiye katladı.
Ouvi um rumor acerca de um novo "cartoon", e o tipo que o fez, vai ser difícil de vencer.
Yeni sayı hakkında dedikodular duydum, sanırım yeni çocuk yarışmada biraz zorlayabilir.
Ouvi falar sobre o novo "cartoon" dele : Ramón, O Cavaleiro Extravagante. "
Yeni sayının adını duyar gibiyim, Büyük Savaşçı Ramon :
Tenho de saber o que o Charles está a preparar para o "cartoon" do Ramón.
Charles'dan Ramon'un sayısı için ne yapacağını öğrenmeliyim.
Por favor, diz-me que hoje serás a estrela do meu "cartoon".
Lütfen, benim bugünkü sayımın yıldızı olacağını söyle.
Uma amiga mandou-lhe um cartoon do Garfield.
Arkadaşı ona bir Garfield karikatürü göndermiş.
FELIZ DIA DE SÃO VALENTIM DA PARTE DE SETH MacFARLANE'S CAVALCADE OF CARTOON COMEDY
"Seth MacFarlane'nin Çizgi Film Komedi Geçidi Sevgililer Gününüzü Kutlar"
Este cartoon é muito bom.
Bu çizgi film rahatsız edici şekilde ateşli.
Trabalhas para a CNN ou para o Cartoon News Nework?
CNN'de çalışmıyor musun? Yoksa orası çizgi film kanalı mı?
Passa no Adult Swim do Cartoon Network.
Cartoon Network'ün Yetişkin Kanalı baba.
Uma sociedade dedicada a promulgar as mensagens filosóficas e políticas contidas no cartoon de 1981 a 83, onde figurava He-Man.
1981-83 yıllarındaki He-man çizgi filmine konu olan felsefî ve siyasi mesajları yaymaya adanmış bir dernek bu.
É como estar num cartoon mau que nunca mais acaba.
Bir Cathy * çizgi filmi gibiydi. Bitmek bilmedi.
Um tipo de cartoon japonês.
Japon çizgi filmlerindeki gibi.
A Lily tem estado a babar pela vida sexual da Robin, como um cartoon de um mendigo quando vê uma tarte a arrefecer no parapeito da janela.
Evsizlerin, lokantanın camında gördüğü yemeklere sulandığı gibi Lily de Robin'in seks hayatına sulanıyor.
Na semana passada, um de nossos jornais fechou por ter publicado um cartoon pro-Liber8.
Geçen hafta yayınlarımızdan biri Liber8 yandaşı bir karikatür bastığı için kapatıldı.
- Jay, vê só este cartoon.
- Jay, şu karikatüre baksana.
Eu quase que só fico em casa e vejo o Spice Channel e o Cartoon Network, então se vocês alguma vez quiserem vir...
Genelde evde oturup, yemek kanallari.. ve çizgi film izlerim... Eger gelmek isterseniz...
- Primeiro, a palavra "cartoon" significa uma forma de arte.
Bir kere "Çizgi film" kelimesi, bu sanatı aşağılıyor.
Torná-lo objeto de um cartoon satírico?
Adamı hicivsel bir karikatüre konu mu edecektin?
Há um cartoon famoso do The New Yorker que diz : "Na Internet, ninguém sabe se és um cão."
The New Yorker'daki ünlü bir karikatürde "İnternette köpek olduğunu kimse bilmez." yazar.
Como quando pensaste que o hotel não tinha Cartoon Network.
Otelde Cartoon Network'ün olmadığını düşündüğün zamanki gibi.
Eu gosto do cartoon sobre o esquilo gordo.
Şişko sincaplı karikatür kısmını beğendim.
Hey tu hó "Cartoon Network"
Sen, Micky Mouse Kılıklı!
Eu sou o Balwaan. E não o Cartoon Network.
İsmim Balwaan, Micky Mouse değil.