Translate.vc / Portuguese → Turkish / Chancellor
Chancellor translate Turkish
20 parallel translation
O que acha disso chanceler?
Siz ne dersiniz, Chancellor?
- Leva isto ao Lorde Chanceler.
- Lordum... - Bunu Lord Chancellor'a götür.
Chanceler Metternich... devido à sua enfermidade, Herr Beethoven solicita que eu fale por ele.
Chancellor Metternich rahatsızlığı nedeniyle Bay Beethoven kendisi adına benim konuşmamı rica etti.
Chanceler, o que é...
Chancellor, ne...
- O Cruzamento de Chancellor.
- Başkan geçidi.
Estavam a escavar junto da mansão do Chancellor.
Chancellor malikanesi etrafında mevzileniyorlar.
A OESTE DO CRUZAMENTO DE CHANCELLOR 11º CORPO DO GENERAL OLIVER HOWARD, U.S.A.
CHANCELLOR GEÇİDİNİN BATISI TÜMGENERAL OLİVER E. HOWARD'IN 11. KOLORDUSU
Como se atreve ele a pedir outra vez a Chancelaria não me interessa quantos lugares Hitle tem, ele nunca será Chanceler enquanto eu for vivo.
Bu ne cürret! Chanccellorship için tekrar talepte bulunuyor! Hitler ne kadar koltuk sayısı olduğu umrumda değil, Ben Yaşadığım sürece asla Chancellor olamayacak.
Olha, eu não quero saber se ele conhece o Chancellor... O preço ainda são 9 milhões, não negociáveis.
Bak, başbakanı tanıması umurumda değil fiyat hâlâ dokuz milyon, pazarlıksız.
A execução foi suspensa. Ordens da Chancelaria.
Lord Chancellor'ın emriyle idam cezası.
E é por isso que sempre que faço sexo sem protecção, lhe chamo, "apanhar um John Chancellor."
Bu yüzden, ne zaman korunmasız seks yapsam buna "bir John Chancellor almak" diyorum.
Eu e o Chancellor já nos conhecemos há muito.
Başbakan ve ben çok eskiden tanışırız.
A Sra. Chanceler está à sua espera, por favor.
Bayan Chancellor bekliyor. Lütfen.
O Chancellor Hitler teve que sair mais cedo hoje, pelo que não lhe será possível congratular os vencedores.
Başbakan Hitler, bugün erken ayrılmak zorunda kaldı. Kazananları tebrik edemeyecek.
Diga ao Chancellor para congratular todos os medalhados de ouro ou não congratula nenhum.
Başbakana deyin ki ya altın madalya alanların hepsini kutlar, ya da hiçbirini kutlamaz.
O Chancellor alemão, Adolf Hitler, toma o seu lugar para ver as provas.
Almanya Başbakanı Adolf Hitler, izlemek için yerini aldı.
No mundo dos espetáculos hípicos, ele é conhecido como The Chancellor.
Şov dünyasında bu çocuk, Başvezir olarak tanınıyor.
A entrar na arena, o número 848, The Chancellor, montado por Emma Bailey, propriedade do Red Bucket.
848 numara Başvezir, arenaya giriyor. Binicisi Emma Bailey, sahibi Kırmızı Kova.
E em primeiro lugar, o número 848, The Chancellor, montado por Emma Bailey, proprietário Red Bucket!
Ve birinci sırada, 848 numara, Başvezir, binicisi Emma Bailey, sahibi Kırmızı Kova!
Você como Deão do Sacro Colégio e eu como como Vice-Chancellor da Cúria, - somos obrigados pelas leis canônicas... - Sim!
Kilise hukukuna göre, Papa Innocent için düzenlenecek dokuz ayini gerçekleştirecek dokuz kardinali seçmek Kardinaller Kurulu'nun başı olarak senin ve Papalık Mahkemesinin baş yardımcısı olarak benim görevim.