Translate.vc / Portuguese → Turkish / Charley
Charley translate Turkish
933 parallel translation
Talvez estivesse no salão de bilhar do Charley.
Belki Charley'nin yerinde bilardo oynuyordum.
- Olá.
- Selam Charley.
Com certeza, está à minha espera no "Charley's"
- Kesinlikle beni "Charlie's" de bekliyor.
Tenha calma, Charley.
Sakin ol Charley.
Quanto tem aqui, Charley?
Burada ne kadar var Charley?
Como conseguiu isto, Charley?
Bunu nereden buldun Charley?
O Charley pode processar-nos.
Charley'nin bizi dava etmesini istemeyiz.
Quando foi preso pela última vez?
En son nerede hapis yattın Charley?
O problema é o Charley.
Her şeyi Charley yaptı.
Lewis, o Charley deixa-o andar com a arma.
Dinle Lewis, Charley silahı sana taşıttı.
Dava-os ao Charley.
Charley'e verdi.
- Ele disse que era quase tudo falso.
- Charley, çoğu sahte dedi.
Lewis, onde mora o Charley?
Charley nerede oturuyor Lewis?
- Venha cá, Charley.
- Buraya Charley.
Venha, Charley.
Sen de Charley.
- Por aqui, Charley.
- Bu taraftan Charley.
E por uma estranha coincidência, no apartamento do Charley.
Hem de garip bir tesadüf sonucu Charley'nin dairesindeydi.
Onde arranjou isto, Charley?
Bunu nereden buldun Charley?
Você é nervoso, Charley.
Çok heveslisin Charley.
Onde arranjou isto, Charley?
Bunları nereden buldun Charley?
Charley, porque andas cabisbaixo?
Charley, başını niye eğiyorsun?
Você é um bom ladrão, Charley.
Sen iyi bir hırsızsın Charley.
- Onde arranjou isto, Charley?
- Bunu nereden buldun Charley?
Tenha cuidado, Charley.
Dikkatli ol Charley.
Charley, eu podia contar-lhe histórias que o fariam chorar.
Charley, seni ağlatacak hikayeler anlatabilirim.
Charley, que tempo demora para tirar as calças?
Charley pantolonunu değiştirmen ne kadar sürer?
Charley, assaltou também o apartamento da Sra. Zaza?
Zaza adlı hanımın dairesini de sen soydun, değil mi Charley?
- Aqui está o seu namorado, Charley.
- Erkek arkadaşın geldi Charley.
Jim, vê esta folha sobre o Charley.
Jim, Charley'yle ilgili şu döküme bir bak.
- Então não fez isto, Charley?
- Demek sen yapmadın Charley?
Estas são as suas impressões digitais.
Bunlar senin parmak izlerin Charley.
Que belo historial.
Minik tatlı bir liste Charley.
Charley, assaltou este apartamento?
Charley, bu daireyi soydun mu?
Muito bem, Charley, levante-se e brilhe.
Pekala Charley, kalk bakalım.
Estava a pensar quando é que o faria, Charley.
Ne zaman yapacağını merak ediyordum Charley.
Se cozinhares melhor do que o Cultus Charley.
Cultus Charley'den iyi yemek yapabiliyorsan gel.
- Olá, Charley.
- Merhaba Charley.
Que aconteceu as bolachas que fizeste no rancho, Charley?
Çiftlikte yaptigin kurabiyelere ne oldu Charley?
Como cozinheiro, Charley, aposto que és especialista em tijolos.
Bir aºçi olarak, eminim çok iyi kerpiç tugla yaparsin.
O Charley usa polvora em vez de café.
Charley kahve yerine barut kullanir.
Nao parece incomodar o Charley.
Charley pek takmiº görünmüyor.
O Charley nao é idiota.
Charley aptal degil.
O Charley bebe chá.
Charley çay içer.
- Charley, traz um cobertor.
- Charley bir battaniye getir.
- Assustado, Charley?
- Korkunç bir yer mi Charley?
Charley, avisa a Sra. Isham que estarei fora alguns dias.
Bay Isham'a birkaç gün buralarda olmayacagimi ilet.
Charley, vivem nesta regiao há cerca de 1.000 anos.
Charley, sen çok uzun zamandir bu civarda yaºiyorsun.
Cultus Charley, pensamos que talvez estejas a ir longe demais.
Cultus Charley. Belki de biraz fazla ileri gittin.
Nao posso parar o Charley.
Ben Charley'i durduramam.
Charley, conta-as.
Charley, sen say.
- Charley, Spike pela sua esquerda.
- Charley, Spike soluna geçin.