Translate.vc / Portuguese → Turkish / Chilly
Chilly translate Turkish
22 parallel translation
John Saltitante, Friorento Mclntosh Corcunda de Búfalo o Jim Marca de Bexiga e eu.
John Jumper'i, Chilly Mclntosh'u Buffalo Hump'u Jim Pock Mark'i ve beni.
O Pinguim Congelado?
Chilly Willie mi?
Eu vomito. Fim. Bart, és mesmo como o Chilly, o elfo que não pode amar.
Bütün cinler yeşil ve salak halleriyle dans ediyorlar ; ben kusuyorum, ve son!
E agora televisão a sério.
Bart, kimseyi sevemeyen cin Chilly'nin tıpkısısın sen.
Entendido, milho VaniIa ChiIIi WiIIy.
Anlaşıldı, Milli Vanilli Chilly Willy.
nos queremos Chilly Willy!
Chilly Willy'i istiyoruz.
Como Chilly de bichos e cenouras de lesmas.
¢ İ Şili böcekleri ve pişmiş sümüklüböcekler gibi ¢ İ
Eu não me importava de experimentar o Chili Alerta Vermelho dele.
Oh, bilmiyorum- - "Kırmızı Alarm Chilly" ismini demesinde sakınca görmüyorum.
Aí está ele. Extraterrestre palerma.
Bana Chilly diyorlar çünkü damarlarımda buz akıyor.
Tens de ser mais simpático para a Debbie.
Neden sürekli terliyorum? Üzgünüm, Chilly.
Tenho a certeza que isso sai.
Kesinlikle birilerini öldürdüm. Hey Chilly'nin gerçek bir uzaylı olduğunu farkeden varmı?
- O que estás a fazer?
Chilly bu sabah bizi aradı.
Estás à procura disto?
Chilly ne olduğunu anlattı.
Chilly Willy, sempre com frio, nunca suportou o frio.
Nane molla Willy, hep üşürdün. Soğuğa hiç dayanamazdın.
Relaxa LL, não o Cool J.
Chilly Willy gitti, LL Cool J değil.
Uh, a recolher uma amostra de "chilly" Mark?
Bir üşüme mi geldi, Mark?
- Coragem, Picolino.
- Erkek ol, Chilly Willy.
Chilly Willy.
Hey Chilly Willy.
Ainda bem que não comi fora Chega-me aquele chilly pickle
Çok şükür ki dışarıda yememişim... biber turşusu verirmisin...
Talvez ele esteja a comer "chilly-killies."
Belki bir "jöleli pilicin" tadına bakıyordur.
"A semana passada, durante o passeio cicloturístico em Chilly Hilly, " o condutor de um SUV preto, " chateado porque teve de ir mais devagar por causa dos ciclistas,
Geçen hafta boyunca Chily Hilly yarışındaydım siyah polis aracına sinirlendim çünkü bisikletliler için yavaşlamak zorundaydı.